KİTAP
İnşaat Hukuku Kitabı

MİRASIN REDDİ

~ 21.04.2010 ~
MİRASIN REDDİ
I. Ret beyanı
1. Ret hakkı
MADDE 405-   Yasak ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler.
Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.
YARGI KARARLARI
Ø Dava, rücu'an tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, istem kabul edilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz olunmuştur. Davacı idare, davalıların miras bırakanının yol açtığı haksız eylem sonucunda zarar görenlere yapılan ödemelerin, haksız eylemi gerçekleştirenin mirasçılarına alınmasını istemiştir. Davalılar ise, haksız eylemi gerçekleştiren miras bırakanın terekesinin borca batık olduğunu, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini ileri sürerek istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Yerel mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalılardan Süleyman, Bektaş, Ahmet, Zeynep ve A.Şükrü tarafından temyiz olunmuştur. Türk Medeni Kanunu'nun 605/2. maddesi gereğince; "Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır". Terekenin borca batık olduğunun tespiti ayrı bir dava açılarak istenebileceği gibi, açılmış bir davada savunma olarak da ileri sürülebilir. Açılmış bir davada ileri sürülen bu savunmanın HUMK'nın 222 ve izleyen maddeleri gereğince hadiseler biçiminde incelenip karara bağlanması gerekir. Şu durumda davalıların, terekenin borca batık olduğuna ilişkin olarak gösterdikleri tüm kanıtlar toplanıp savunma doğrultusunda değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir (4. HD. 25.5.2009, 7583/7060).
 
Ø Dava, terekenin borca batık olması sebebiyle hükmen reddi isteğine ilişkindir ( TMK m. 605/2 ). Miras bırakan İhsan, 16.07.2002 tarihinde ölmüş, bu dava 24.08.2004 tarihinde açılmıştır. Red süresi bitmeden, mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine mal eden mirasçı mirası reddedemez ( TMK m. 610/2 ). Red hakkının yitirilmesine ilişkin bu hüküm, sadece normal terekeler hakkında değil, hükmen red durumunda da uygulanır. Onun için bir mirasçı, kesin şekilde mirasa sahip çıkıp, yukarıdaki tasarruflarda bulunduktan sonra hükmü red ileri süremez. Borca batıklık her çeşit delille ispatlanır. Davalı, miras bırakanın ölümünden sonra davacıların, miras bırakana ait evde oturmaya devam ettiklerini, tarlalarını kullandıklarını ileri sürdüğüne göre, taraflardan tesahüple ilgili delillerinin sorulması, mirasçıların mirası kabul anlamına gelen davranışlarının bulunup bulunmadığının tespiti, miras bırakanın taşınır ve taşınmaz mallarının ölüm günündeki değerlerinin, başka bir ifade ile ölüm günü itibarıyla terekenin aktifinin belirlenmesi ve borç miktarına göre ölüm tarihi itibariyle borçlarını karşılamaya yeter miktarda olup olmadığının objektif olarak tespiti ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır (2. HD. 12.5.2009, 6082/9439).
 
Ø Dava Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesine dayalı mirasın hükmen reddine ilişkindir. Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır. Türk Medeni Kanununun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Terekenin borca batık olduğunun tesbiti davalarında dava alacaklılara karşı açılır. Mahkemenin görevi de borç miktarına göre belirlenir (2. HD. 5.3.2009, 17267/3864).
 
Ø Miras bırakanlar Orhan ve Hüsniye 02.08.2006 tarihinde vefat etmiş, mirasçılarından Semih süresi içinde mirası kayıtsız şartsız 10.10.2006 tarihinde reddetmiş ve reddin tesciline karar verilmiştir. Dava, bu reddin iptali isteğine ilişkindir.Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi furüu varsa furüuna, yoksa diğer mirasçılara geçer. ( TMK. 611/1. ) Semih’in mirası reddetmesiyle onun payı altsoyuna geçmiştir. Reddin iptali, bunların mirasçılık hakların etkileyecektir. O halde Semih’in altsoyu olan Mustafa Orhan ve Kemal davaya dahil edilmeden gösterdikleri takdirde delilleri toplanmadan eksik hasım ve eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır (2. HD. 5.5.2008, 19803/6392).
 
Ø Dava, rücuan tazminat talebine ilişkindir. Uyuşmazlık, mirasın reddine ilişkin hükümlerin uygulanıp uygulanamayacağı noktasında toplanmaktadır. Miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır. Hükmi reddin sonuç doğurabilmesi için herhangi bir irade açıklamasına veya dava açılmasına gerek yoktur. Mirası hükmen reddetmiş sayılan kişi, tereke alacaklıları aleyhine husumet yönelterek bu durumun tespitini isteyebileceği gibi bunu defi yoluyla da ileri sürebilir. Dosya kapsamından miras bırakanın menkul ve gayrimenkulu bulunmadığı gibi herhangi bir gelirinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda miras bırakanın ödemeden aczinin açıkça belli olduğunun kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle, mirasın hükmen reddedildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur (HGK. 16.4.2008, 332/336).
 
Ø 2330 sayı Yasa uyarınca ödenen nakdi tazminat, haksız eylem faili öldüğünden mirasçıları olan davalılardan rücuen talep edilmektedir. Davalılar dosyaya sundukları dilekçede "mirası hükmen ret" davası açtıklarını belirtmişlerdir. Davalıların murislerinin borçlarından sorumlu olup olmayacakları Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı belirtilen mirası hükmen ret davası sonucunda belirleneceğinden, anılan davanın sonucu beklenmeli ve varılacak sonuca göre karar verilmelidir (4. HD. 13.12.2007, 2207/15927).
 
Ø Davacı, dava dilekçesinde tereke borca batık olduğundan yasa gereği mirasın reddedilmiş durumda olduğunu ileri sürmüştür. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır. Bu davada görev miras bırakanın borcunun miktarı ve değerine göre tespit olunur. Bu sebeple miras bırakanın borcunun miktarı ve değeri açıklattırılmadan eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. Terekenin borca batık olduğunun tespitine dair davanın alacaklılar hasım gösterilmek suretiyle açılması gerekir (2. HD. 19.10.2006, 6311/14303).
 
Ø Mirastan iskat, mirastan feragat, mirası red, mirastan mahrumiyet mirasçılık belgesi istenmesine engel değildir. Ancak mirasçılık belgesinde bu hususa işaret olunarak mirasçılık sıfatını yitiren kişinin de mirasçılık belgesinde gösterilmesi gerekir. Somut olayda murisin mirasçılık belgesinde bu hususa işaret edilmediği anlaşılmıştır. Mahkemece davacıların davasının kabulü ile muris H'nin hasımsız alınan veraset ilamının iptali ile davalı N'nin H.nin mirasçısı olarak gösterilip mirastan feragat ettiğinin mirasçılık belgesine işaret olunması gerekir (2. HD. 12.10.2006, 5757/13797).
 
Ø Terekenin borca batık olması sebebiyle mirasın hükmen reddine ilişkin davanın alacaklılar hasım gösterilmek suretiyle açılması gerekir. Davanın hasımsız açıldığı görülmekle husumetin alacaklılara yöneltilmesi gösterdiği takdirde delillerin toplanılması ve sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir (2. HD. 18.7.2006, 4726/11238).
 
Ø Dava, öncelikle Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesine dayalı olup, hasımsız olarak açılan hakiki redde ilişkindir. Bu davada, Sulh Hakiminin görevi reddin süresinde olup olmadığını ret edenin mirasçılık sıfatı bulunup bulunmadığını tesbitten ibarettir. Süre şartı ve mirasçılık sıfatının gerçekleşmesi halinde hakimin yapacağı iş, ret beyanını tescil etmekten ibarettir. Bu yasal düzenleme nazara alınmadan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 409/5. maddesi gereğince `davanın açılmamış sayılmasına` karar verilmesi isabetsizdir (2. HD. 5.4.2006, 4442/4872).
 
Ø Borçluların murislerinden kendilerine bağlanan maaşı sahiplenmeleri TMK'nun 605. maddesi uyarınca murisin mirasını reddetmelerine engel teşkil etmez. Zira, murisin herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan almakta olduğu maaşı terekesine dahil değildir (12. HD. 26.12.2005, 23073/26042)
 
Ø Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Mirasın reddi, sulh hukuk mahkemesine sözlü veya yazılı beyanla yapılır. Reddin kayıtsız şartsız olması gerekir. Mirasın reddi hususunda vekaletnamede yetki verilmiş olması yeterlidir. Vekaletnamede murisin açık kimlik bilgilerinin yer almaması sonuca etkili değildir (2. HD.  22.12.2005, 15212/18054).
 
Ø Dava Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesine dayalı olarak açılmıştır. Bu davada süre söz konusu değildir. Her zaman açılabilir (2. HD. 9.11.2005, 17543/15369).
 
Ø Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tesbit edilmesi halinde miras reddedilmiş sayılır. Davada görev miras bırakanın borç miktarı dikkate alınarak belirlenmelidir (2. HD. 20.7.2005, 10358/11711).
 
Ø Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli ise miras reddedilmiş sayılır. ( T.M.K. mad.605/2 ) Açılan dava bu maddeye davalı hükmen red davasıdır. Mirasın hükmen reddi davasında görev borç miktarına göre belirlenir.Dosya kapsamı ile miras bırakanın ölüm tarihi itibariyle 11.603.950.000 TL borcu bulunduğu sabittir. Bu yön gözetilmeden dava dilekçesinin görev yönünden reddi yerine davaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır (2. HD. 6.6.2005, 5873/8660).
 
Ø Miras bırakanın ölüm tarihinden 2 ay 24 gün geçtikten sonra mirasçılar mirası ret iradelerini vekil aracılığı ile açıklamışlardır. Vekaletnamede mirasın reddini içeren yetki yoktur. Ancak mirasın üç aylık sürede reddedildiği de açıktır.Vekaletnamedeki eksiklik dikkate alınarak mirasın reddini de içine alan özel vekaletnamede mahkemeye ibraz edilmiştir. Bu şekilde yetkisiz vekilin yaptığı ret işlemine icazet verilmiştir (2. HD. 22.2.2005, 15954/2593).
Ø Davacıların mirası, kayıtsız şartsız reddettikleri sabittir. İptali istenen veraset ilamında bu yönden bir açıklık yoktur. Mirastan ıskat ve mahrumiyet sebepleri, ya da mirasın reddi veya mirastan feragat sözleşmesi hallerinin bulunması veraset istemeye engel değildir. Iskat, mahrumiyet, ret ve feragatın "hukuki sonuçlarının terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetileceğine" işaret edilmek suretiyle ve bu durumlar yok sayılarak miras paylarını gösterir biçimde hüküm tesis edilmesi gerekmektedir (2. HD. 21.2.2005, 1048/2427).
 
Ø Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesi; ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır." hükmünü getirmiştir. Türk Medeni Kanununun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada söz konusu değildir (2. HD. 21.2.2005, 16676/2398).
 
2. Süre
a. Genel olarak
MADDE 606- Miras, üç ay içinde reddolunabilir.
Bu süre, yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe mirasbırakanın ölümünü öğrendikleri; vasiyetname ile atanmış mirasçılar için mirasbırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlar.
YARGI KARARLARI
Ø Dava Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesine dayalı mirasın hükmen reddine ilişkindir. Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır. Türk Medeni Kanununun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Terekenin borca batık olduğunun tesbiti davalarında dava alacaklılara karşı açılır. Mahkemenin görevi de borç miktarına göre belirlenir (2. HD. 5.3.2009, 17267/3864).
 
Ø Terekenin borca batık olması sebebiyle mirasın hükmen reddine ilişkin davanın alacaklılar hasım gösterilmek suretiyle açılması gerekir. Davanın hasımsız açıldığı görülmekle husumetin alacaklılara yöneltilmesi gösterdiği takdirde delillerin toplanılması ve sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir (2. HD. 18.7.2006, 4726/11238).
 
Ø Miras, üç ay içinde reddolunabilir. Tatil günleri müddete dahildir. Şu kadarki, müddetin son günü tatile tesadüf ederse tatilin ertesi günü hitam bulur. Miras bırakan 24.1.2004 günü vefat etmiştir. 24.4.2004 tarihi Cumartesi'dir. Dava ise 26.4.2004 Pazartesi günü açılmış olup, süresindedir. İşin esasının incelenmesi gerekir (2. HD. 23.1.2006, 15599/92)
 
Ø T.M.K.nun 619. maddesi hükmüne göre mirası reddetmeye hakkı olan her mirasçı terekenin resmi defterinin tutulmasını isteyebilir. Bu isteğin mirasın reddi ile ilgili sürenin işlemeye başladığı günden itibaren bir ay içerisinde ileri sürülmesi gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup hakim tarafından resen gözetilir (2. HD. 21.11.2002, 11190/12820).
 
 
 
 
 
b. Terekenin yazımında
MADDE 607-  Koruma önlemi olarak terekenin yazımı halinde mirası ret süresi, yasal ve atanmış mirasçılar için yazım işleminin sona erdiğinin sulh hakimi tarafından kendilerine bildirilmesiyle başlar.
YARGI KARARLARI
Ø Davaya konu maden sahasının davalıya temliki değil bedelinin muris tarafından ödendiği ileri sürüldüğüne göre; tenkis yada iade bedele ilişkindir. Muris tarafından, bahsedilen Tarhan A.Ş'ye yapılan bir kazandırma bulunmamaktadır. Davalının Tarhan A.Ş'ye devri davalı ve adı geçen şirketi ilgilendiren bir husustur. Dolayısıyla anılan şirketin davada taraf olma ehliyeti bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın davalı yönünden yazılı gerekçelerle reddi doğru değildir. Mahkemece; Türk Kanunu Medenisinin 508 ve 607. madde hükümleri de gözetilerek delillerin hep birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekir (2. HD. 3.10.2005, 10941/17483).
 
3. Ret hakkının geçmesi
MADDE 608_ Mirası reddetmeden ölen mirasçının ret hakkı kendi mirasçılarına geçer.
Bu mirasçılar için ret süresi, kendilerinin mirasbırakanına mirasın geçtiğini öğrendikleri tarihten başlar. Ancak bu süre, kendilerinin mirasbırakanından geçen mirasın reddi için mirasçıya tanınan süre dolmadıkça sona ermez.
Ret sonucunda miras daha önce mirasçı olmayanlara geçerse; bunlar için ret süresi, önceki mirasçılar tarafından mirasın reddedildiğini öğrendikleri tarihten işlemeye başlar.
4. Reddin şekli
MADDE 609- Mirasın reddi, mirasçılar tarafından sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanla yapılır.
Reddin kayıtsız ve şartsız olması gerekir.
Sulh hakimi, sözlü veya yazılı ret beyanını bir tutanakla tespit eder.
Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir.
Tutanağın ve kütüğün nasıl tutulacağı tüzükle düzenlenir.
 
 
YARGI KARARLARI
 
Ø Dava konusu taşınmazın 5 nolu bağımsız bölümünün miras bırakan Halit Plevneli tarafından Sevim Plevneli'ye vasiyet edildiği ve mahkemece vasiyetnamenin tenfizine karar verilerek hükmün kesinleştiği anlaşıldığı halde bu bağımsız bölümün de ortaklığın giderilmesi davasına dahil edilmesi hatalıdır. Mirasçılardan davalı Halit Plevneli'nin mirası reddettiği, Sulh Hukuk Mahkemesinin 1996/132, 292 esas ve karar sayılı ilamıyla mirasın reddi isteminin tesciline karar verildiği anlaşılmaktadır. Adı geçen mirası reddettiğine göre bu durum nazara alınmadan hüküm kurulması hatalıdır (6. HD. 25.9.2001, 7286/7022).
 
II. Ret hakkının düşmesi
MADDE 610-  Yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız şartsız kazanmış olur.
Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez.
Zamanaşımı veya hak düşümü sürelerinin dolmasına engel olmak için dava açılması ve cebri icra takibi yapılması, ret hakkını ortadan kaldırmaz.
YARGI KARARLARI
Ø Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır. Mirasçılar zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilirler. Terekenin hükmen reddi isteğinde görevin genel hükümlere ve değer esasına göre tespit edilmesi, davanın da alacaklı hasım gösterilerek açılması gerekmektedir (2. HD. 12.11.2003).
 
III. Mirasçılardan biri tarafından ret
MADDE 611-  Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer.
Mirası reddeden atanmış mirasçının payı, mirasbırakanın ölüme bağlı tasarrufundan arzusunun başka türlü olduğu anlaşılmadıkça, mirasbırakanın en yakın yasal mirasçılarına kalır.
 
YARGI KARARLARI
 
Ø Dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa tenkis isteklerine ilişkindir. Kendi murisine ait mirası reddeden kişilerin muris muvazaasına dayalı olarak açtıkları davanın dinlenilmesine yasal açıdan olanak bulunmadığının dikkate alınması gerekir (1. HD. 30.6.2009, 3989/7600).
 
Ø Dava konusu taşınmazın 5 nolu bağımsız bölümünün miras bırakan Halit Plevneli tarafından Sevim Plevneli'ye vasiyet edildiği ve mahkemece vasiyetnamenin tenfizine karar verilerek hükmün kesinleştiği anlaşıldığı halde bu bağımsız bölümün de ortaklığın giderilmesi davasına dahil edilmesi hatalıdır. Mirasçılardan davalı Halit Plevneli'nin mirası reddettiği, Sulh Hukuk Mahkemesinin 1996/132, 292 esas ve karar sayılı ilamıyla mirasın reddi isteminin tesciline karar verildiği anlaşılmaktadır. Adı geçen mirası reddettiğine göre bu durum nazara alınmadan hüküm kurulması hatalıdır (6. HD. 25.9.2001, 7286/7022).
IV. En yakın mirasçıların tamamı tarafından ret
1. Genel olarak
MADDE 612-  En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir.
Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir.
YARGI KARARLARI
 
Ø Alacaklı tarafından, borçlu muris M. Hanif hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibin başlatıldığı, takibin kesinleşmesinden sonra 01.04.2002 tarihinde murisin ölümü üzerine, alacaklının takibi veraset belgesine göre mirasçı olarak kalan iki oğluna karşı yönlendirdiği, bunların da mirası reddetmesi üzerine, Mahkemeden aldığı veraset belgesine göre takibi 2. derecede mirasçı olan şikayetçilere yönlendirdiği görülmektedir. Şikayetçilerin, haklarında alınan ve takibe esas teşkil eden mirasçılık belgesinin iptali istemi ile Kırıkhan Sulh Hukuk Mahkemesi’ne açtıkları dava, 11.03.2009 tarihinde sonuçlanmış ve 2008/576 Esas, 2009/134 sayılı karar ile veraset belgesinin iptaline karar verilmiştir. Anılan mahkeme hükmü gereğince şikayetçiler murisin mirasçısı olmadıklarından, alacaklı tarafından takip onlara yönlendirilemez. Zira TMK'nun 612. maddesinin; "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, Sulh Mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir." hükmüne göre miras reddedilmiş olmakla tasfiyeye tabi tutulur. Yoksa 2. derece mirasçılarına yönlendirilemez. Bu durumda mahkemece şikayetin kabulüne karar vermek gerekirken reddi isabetsizdir (12. HD. 22.10.2009, 18622/20602).
 
Ø Davacı vekili davalılardan birinin müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında alacağın tahsilini güçleştirmek amacıyla kendisine ait taşınmazları akrabası olan diğer davalıya muvazaalı olarak sattığını öne sürerek satış işlemlerinin iptalini talep etmiştir. Davalı borçlu mirasçılarının mirası reddetmeleri nedeniyle davacı tarafın isteği üzerine miras şirketine mümessil tayin edilmiştir. Miras Şirketine tayin edilen mümessil terekeyi resmen tasfiye etmekle yükümlüdür. Bu durumda mahkemece davanın reddedilen kısmı yönünden terekenin resmen tasfiyesinin sonucu beklenilmeli, tasfiye sonucunda davacının alacağı karşılanmadığı takdirde davalılar arasındaki yakınlık araştırılmalı, taşınmazların tasarruf tarihindeki gerçek değerleri belirlenerek bu değer tapuda gösterilen bedel ile karşılaştırılmalı, davalı satın aldığı taşınmazları elden çıkarmış olduğundan davacı taraf satın alan bu kişileri davaya dahil etmediği takdirde davacının davasının bedele dönüşeceği düşünülmelidir (17. HD. 27.10.2008, 4477/4910).
 
Ø Yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, Sulh Mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Dava terekenin, Türk Medeni Kanununun 612. maddesinin atfı nedeniyle aynı kanunun 636. maddesi uyarınca iflas kaidelerine göre tasfiyesine ilişkindir. Bu madde uyarınca yapılacak tasfiye ise süreye bağlı değildir (2. HD. 5.5.2008, 7038/6521).
 
Ø Mirasın iflas hükümlerine göre tasfiyesi, borç ödendikten sonra da geriye kalan kısmın red vaki olmamış gibi, hak sahiplerine ödenmesi gerekir. Dava, terekenin iflas kaidelerine göre tasfiyesine ilişkindir. Buradaki tasfiye süreye de bağlı değildir (2. HD. 24.10.2007, 19759/14296).
 
Ø Dava, tapu iptali ve tescil istemidir. MK'nun 612. maddesi hükmüne göre, miras payının devrine ilişkin olarak üçüncü kişilerle yapılan yazılı sözleşmeler, paylaşma sonucunda mirasçıya özgülenen payın alıcıya verilmesini isteme hakkını sağlar (8. HD. 1.10.2007, 5059/5321).
Ø Davaya konu taşınmazların müşterek mülkiyet hükümlerine tabi olmasına davalı Şerife Emine Orhan ( Ülger )'in mahkemeye verdiği 05.03.2002 tarihli dilekçesinde açıkça `davayı tüm sonuçları ile birlikte kabul ettiğini` beyan etmesine ve mahkemenin 23.12.2003 günlü ilk kararını temyiz etmeyerek 18.03.2004 tarihli dilekçesinde de `mahkemece verilen kararı tüm sonuçları ile birlikte kabul ettiğini ve hükmün onanmasını istediğini` bildirmesine ve bu davalı yönünden 23.12.2003 günlü ilk kararın kesinleşmiş olmasına karşın bozma ilamında bu davalı yönünden de hükmün bozulmuş olması yerinde bulunmamıştır (HGK. 24.6.2006, 123/241).
 
Ø Dava, terekenin resmi tasfiyesi isteğine ilişkindir. Dava en yakın mirasçılar tarafından mirasın reddi gereğince mirasın resmen tasfiyesinden ibarettir. Türk Kanunu Medenisinin 550 ve devamı maddeleri gereğince mirasın Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimi tarafından kendiliğinden resmen tasfiyesi gerekir. Bu istek herhangi bir süreye tabi değildir (2. HD. 29.3.2006, 65/108).
 
Ø Terekenin tamamı veya terekeye dahil olan belirli bir mal üzerindeki miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği için yazılı şekilde yapılmış olması yeterli olup resmi şekil şart değildir (2. HD. 12.4.2005, 3247/5875).
Ø Mahkemece muris Nuri'nin terekesinin iflas hükümlerine göre tasfiye edilmesi, tasfiye sonunda arta kalan değerlerin de, miras reddedilmemiş gibi hak sahiplerine verilmesinin düşünülmemesi usul ve yasaya aykırıdır (2. HD. 28.4.2004, 4444/5457).
 
Ø Ölenin en yakın tüm mirasçıları tarafından reddedilen miras, sulh mahkemesince iflas kurallarına göre tasfiye edilir ve artan da yine reddeden mirasçılara verilir. Bu durumda, reddin mahkemece kabulü ve tescile karar vermesi ile artık davalılar murisin borçlarından sorumlu olmayacaklardır (11. HD. 15.12.2003, 4788/11837).
 
Ø Mirasçılar mirası ret etmişlerdir. Bu durumda mirasın iflas hükümlerine göre tasfiyesi, borç ödendikten sonra da geriye kalan kısım ret vaki olmamış gibi hak sahiplerine ödenmesi gerekir. Amaç alacaklıları korumaktadır. Buradaki tasfiye süreye de bağlı bulunmamaktadır. Bu halde tereke üzerinde koruma tedbiri hükümlerinden olarak resmi tasfiyesi istenemez (2. HD. 1.5.2003, 5242/6440).
 
Ø İştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete dönüştürülmesi davası münhasıran Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi kapsamında kalmaktadır. Görev kamu düzeni ile ilgili olup, her aşamada dikkate alınır ve eldeki davalarda da uygulanır. Mirasçılar arasındaki miras payının temliki sözleşmesinin yazılı olması yeterlidir. Yargılamaya katılmayan davalılara isticvap davetiyesi çıkarılması sonucuna göre değerlendirme yapılması gerekir (2. HD. 29.4.2002, 4736/5617).
 
2. Mirasın sağ kalan eşe geçmesi
MADDE 613-  Altsoyun tamamının mirası reddetmesi halinde, bunların payı sağ kalan eşe geçer.
 
YARGI KARARLARI
Ø Mirasbırakan Mevlüt Demirtaş 20.08.2005 tarihinde ölmüş, en yakın mirasçıları Germencik Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 22.12.2005 tarih 2005/493-563 sayılı kararı ile mirası reddetmişlerdir. Bu durumda mirasın iflas hükümlerine göre tasfiyesi, borç ödendikten sonra da geriye kalan kısmın red vaki olmamış gibi, hak sahiplerine ödenmesi gerekir. İstek Türk Medeni Kanununun 612 ve 613. maddelerinin atfı nedeniyle aynı yasanın 636. maddesi hükmü uyarınca terekenin iflas kaidelerine göre tasfiyesine ilişkindir. Buradaki tasfiye süreye de bağlı değildir. Türk Medeni Kanununun 633. madde hükmünün uygulama yeri yoktur (2. HD. 24.10.2007, 19759/14296).
 
Ø Davacının TTK. nun 1301. madde hükmüne dayalı olarak davalılar aleyhine açtığı rücu davası sonucunda, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalılar Hasan ve Azize vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davacı kasko sigortanın TTK.nun 1301. maddesi uyarınca açtığı rücuen tazminat davasıdır. Davalılar araç maliki Yavuz'un anne-baba ve kardeşleridir. Mahkemece, en yakın mirasçılar olan anne ve babanın mirası reddettiği ve Sulh Hukuk Mahkemesince reddin tesciline karar verildiği ancak, terekenin tasfiyesine ilişkin herhangi bir işlem yapılmadığı, terekenin aktifi ve pasif'i ile birlikte borca batık olup olmadığı hususunda herhangi bir yazı verilmediği gerekçesiyle davalı anne ve baba yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içerisinde bulunan Pamukova Sulh Hukuk Mahkemesinin 1998/170-192 sayılı kararında Hasan ve Azize'nin MK.545. maddesi hükmü uyarınca ( Yeni M.K.605 md ) mirası red talebinin kabulüne ve tesciline karar verilmiştir. MK. 552. ve 553. maddeleri gereğince ( Yeni M.K.nun 612 ve 613. md ) ölenin en yakın tüm mirasçıları tarafından reddedilen miras, sulh mahkemesince iflas kurallarına göre tasfiye edilir ve artan da yine reddeden mirasçılara verilir. Bu durumda, reddin mahkemece kabulü ve tescile karar vermesi ile artık davalılar murisin borçlarından sorumlu olmayacaklardır. Ayrıca, davacının, mirasın reddi kararının iptali için dava açmadığı da anlaşılmaktadır. Fakat, davacının tasfiye memuru aleyhine istihkak davası açmak hakkı her zaman mevcut bulunmaktadır. Bu itibarla mahkemece, davalı anne ve baba olan Hasan ve Azize hakkındaki davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar vermek doğru görülmemiştir (11. HD. 15.12.2003, 4788/11837).
 
3. Sonra gelen mirasçılar yararına ret
MADDE 614- Mirasçılar, mirası reddederken, kendilerinden sonra gelen mirasçılardan mirası kabul edip etmeyeceklerinin sorulmasını tasfiyeden önce isteyebilirler.
Bu takdirde ret, sulh hakimi tarafından daha sonra gelen mirasçılara bildirilir; bunlar bir ay içinde mirası kabul etmezlerse reddetmiş sayılırlar.
Bunun üzerine miras, iflas hükümlerine göre tasfiye edilir ve tasfiye sonunda arta kalan değerler, önce gelen mirasçılara verilir.
V. Ret süresinin uzatılması
MADDE 615-  Önemli sebeplerin varlığı halinde sulh hakimi, yasal ve atanmış mirasçılara tanınmış olan ret süresini uzatabilir veya yeni bir süre tanıyabilir.
YARGI KARARLARI
Ø Bir yerin imar-ihya veya zilyetlik yolu ile kazanılabilmesi için yasada belirtilen diğer koşullar yanında taşınmazın niteliği ile kazanılmaya elverişli yerlerden olması gerekir. Somut olayda; oymak suretiyle elde edilen ambarı kapsayan taşınmaz TMK.nun 615. maddesinde yazılı Devletin hüküm ve tasarrufu altında kayalık niteliğinde bulunan bir yerdir. Hemen belirtelim ki, kayalık bir yerin ambar haline getirilmesi TMK.nun 713/1. maddesi karşısında kazanma sağlamayacağı gibi 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca imar-ihya sayılmaz. İmar-ihyadan söz edilebilmesi için anılan maddede nitelikleri belirtilen bir yerin para ve emek sarf edilmek suretiyle kültür arazisi haline getirilmiş olması gerekir. Oyma ile ambar haline getirilme taşınmaza böyle bir nitelik kazandırmaz. Bu nedenle böyle bir yerin ihya yolu ile kazanılması da mümkün bulunmamaktadır (8. HD. 29.3.2004, 1818/2293).
 
Ø Davacı imar ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle 3519 parselin tapu kaydının kısmen iptali ile vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Yapılan işlemin imar ve ihya olgusu olduğu kabul edilse bile bu tarihten taşınmazın idari yoldan Hazine adına tapuya bağlandığı tarihe kadar kazanma süresi ve koşulları da geçmemiştir. Ziraatçi uzman bilirkişinin düzenlediği 29.4.2002 günlü raporda özet olarak uzun yıllardan beri bakımı yapılmayan, yabancı otlarla kaplı bir yer olduğu bildirilmiştir. Toplanan deliller ve dosya içeriğine göre imar ve ihya olgusunun yapıldığı ve bu olgunun tamamlandığı tarihten dava konusu yerin tapuya bağlandığı tarihe kadar kazanma süresi geçmediği gibi taşınmaza kültür arazisi niteliği de kazandırılmamıştır. Tüm bu açıklamalar karşısında dava kanıtlanmamış olmaktadır. Mahkemece bu gerekçe ile davanın reddine karar vermiş olmasında herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir (8. HD. 22.2.2004, 7742/1290).
 
VI. Vasiyetin reddi
MADDE 616- Vasiyet alacaklısının vasiyeti reddetmesi halinde, mirasbırakanın arzusunun başka türlü olduğu tasarruftan anlaşılmadıkça, bu redden vasiyet yükümlüsü yararlanır.
VII. Mirasçıların alacaklılarının korunması
MADDE 617-  Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse; alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde, ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler.
Reddin iptaline karar verilirse, miras resmen tasfiye edilir.
Bu suretle tasfiye edilen mirastan reddeden mirasçının payına bir şey düşerse bundan, önce itiraz eden alacaklıların, daha sonra diğer alacaklıların alacakları ödenir. Arta kalan değerler ise, ret geçerli olsa idi bundan yararlanacak olan mirasçılara verilir.
YARGI KARARLARI
Ø Mirasın reddi kararının iptali davasında görevli mahkeme alacağın tutarına göre belirlenir. Terekeden alacaklı olduğunu ileri süren davacının alacak miktarı belirlenip öncelikle mahkemenin görevi saptanmadan davaya devamla karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir (2. HD. 8.5.2008, 6643/6729).
 
Ø Dava trafik kazası sonucu hastanede verilen tedavi hizmetlerinden doğan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine itirazın iptali talebidir. Davalıların murisine verdiği tedavi hizmetlerinden doğan alacağı bulunduğunu iddia eden davacı şirketçe murisin miraçları olan davalılarca mirasın reddinden itibaren Medeni Kanun'un 617. maddesinde öngörülen sürede iptali başvurusunda bulunulmamış olmasına ve davalılarca terekeye yararlanma amaçlı müdahalede bulunulduğu iddiasının ispat edilmesine göre, davanın reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur (11. HD. 18.1.2007, 10494/423).
 
Ø Davacı, ilama dayalı alacağının tahsili için davalı aleyhine icra takibine geçmiş, borçluya annesinden intikal edecek olan taşınmaza haciz koydurmuş, borçlunun mirası reddetmesi üzerine reddin iptali talebinde bulunmuştur. Malvarlığı borçlarını karşılamaya yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklılar kendilerine yeterli güvence verilmediği takdirde, red tarihinden itibaren altı aylık süre içinde reddin iptali için dava açabilirler. Eldeki davada, red beyanı ile davanın açıldığı tarih arasında altı aylık hak düşürücü süre geçmiştir. Bu durumda davanın reddi gerekir (HGK. 28.6.2006, 464/471).
 
VIII. Ret halinde sorumluluk
MADDE 618-  Ödemeden aciz bir mirasbırakanın mirasını reddeden mirasçılar, onun alacaklılarına karşı, ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olurlar.
Olağan eğitim ve öğrenim giderleriyle adet üzere verilen çeyiz, bu sorumluluğun dışındadır.
İyiniyetli mirasçılar, ancak geri verme zamanındaki zenginleşmeleri ölçüsünde sorumlu olurlar.
 
YARGI KARARLARI
 
Ø Dava, komşuluk hukukuna aykırı davranışın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mülk sahibi bu hakkını kendisi kullanabileceği gibi bu zararın mahkeme aracılığıyla da giderilmesini isteyebilir. Burada esaslı unsur, zarar görmedir. Mahkemece, davalı taşınmazındaki yapının saçağının tecavüzlü olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de buradan akan suların, davacı taşınmazına zarar verip vermediği yönü üzerinde durulmamıştır. Mahkemece belirtilen bu husus gözetilerek yapılacak inceleme sonucunda oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir (14. HD. 19.2.2008, 609/1942)
 
Ø Temlik davacısı çap satın alan kişidir, taşınmazı kesinleşmiş çap sınırlarına göre edinmiştir. Mülkiyet hakkı çap ile sınırlıdır. Basit bir ölçümle davaya konu taşkınlığı öğrenebilecek durumdadır. Öyle ise isteğinde iyiniyetli olduğunu ve temliken tescilin öncelikli koşulunun gerçekleştiği söylenemez (HGK. 22.3.2006, 62/92)
Hits: 30048

SEÇİLMİŞ YARGI KARARLARI

VAKIF-VAKIF ŞERHİ-ŞERHİN KALDIRILMASI-HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE-TAVİZ BEDELİ
İÇTİHADI BİRLEŞTİRME GENEL KURULU E. 2003/1 K. 2004/1 T. 2.4.2004 • VAKIF ŞERHİNİN TAPU SİCİLİNDEN SİLİNMESİ İSTEMİ • VAKIF ŞERHİNİN TAPU SİCİLİNE ...
VAKIF-VAKIF ŞERHİ-ŞERHİN KALDIRILMASI-HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE-TAVİZ BEDELİ
İÇTİHADI BİRLEŞTİRME GENEL KURULU E. 2003/1 K. 2004/1 T. 2.4.2004 • VAKIF ŞERHİNİN TAPU SİCİLİNDEN SİLİNMESİ İSTEMİ • VAKIF ŞERHİNİN TAPU SİCİLİNE ...
KİRA UYARLAMASI
5 YIL DOLMADAN ÖNCE KİRA BEDELİNİN TBK.'NUN 138.MADDESİ UYARINCA UYARLANMASI SURETİYLE ARTTIRILMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR (KİRA UYARLAMASI)  Kira sözleşmesi kiraya ...
KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ ? TAŞINMAZIN ORMAN İÇİ AÇIKLIK NİTELİĞİNDE ORMAN SAYILAN YERLERDEN OLMASI
1937 tarihli 3116 Sayılı Orman Kanunu ( 3116 Sayılı Kanun ), Cumhuriyet döneminin ormanlarla ilgili ilk toplu mevzuatı olarak yürürlüğe girmiştir. Ormanın hukuki tanımı ...
AÇIK / GİZLİ AYIP
Eser sözleşmesi ilişkisinde ayıp, yüklenicinin meydana getirip iş sahibine teslim ettiği eserde bulunan sözleşme ve fenne aykırılıklardır. Başka bir ifadeyle ayıp, ...
ADİL YARGILANMA HAKKI
6100 sayılı Kanun'un 27 nci maddesinde yer bulan “Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile ...
ÖN SÖZLEŞMENİN BOZULMASI İSTENİYORSA ASIL SÖZLEŞME GİBİ BOZMA DAVASI AÇILMALIDIR
Taraflar, öyle durumlarla karşılaşılabilir ki, o hal ve durum içinde asıl sözleşmenin yapılması mümkün olmayabilir. Bu durum fiili bazı nedenlerden kaynaklanmış ...
GEÇERLİ BİR ÖNSÖZLEŞME ANCAK MAHKEME KARARIYLA BOZULABİLİR
“Taraflar, öyle durumlarla karşılaşılabilir ki, o hal ve durum içinde asıl sözleşmenin yapılması mümkün olmayabilir. Bu durum fiili bazı nedenlerden ...
MANEVİ ZARAR (HGK. 16.9.2021, 502/1024)
Manevî zarar, bir kimsenin hukuka aykırı bir fiil yüzünden çektiği bedenî acılarla ruhi elem ve üzüntülerin hepsine birden denir. Manevî zarar, ...
KİRA KAYBI NEDENİYLE GECİKME TAZMİNATI İSTEMİ ? İSKAN RUHSATI
 Kat karşılığı inşaat sözleşmesi; bir yönüyle arsa sahibinin koşullar gerçekleştiğinde sahibi olduğu taşınmazın mülkiyetinin bir kısmını ...
MUVAZAA HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI İPTAL İSTEMİ
Sözleşmeler kural olarak tarafların karşılıklı ve uygun iradeleri ile meydana gelir. Ancak bu irade ile beyan her zaman birbiri ile örtüşmeyebilir. Bu uygunsuzluk hâli ...
TASARRUFUN İPTALİ DAVALARI
        İcra ve İflas Kanunu'nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenle- nen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da ...
EMSAL İNCELEMESİ
  4271 Sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca açılan davalarda değer biçmeye ilişkin hükümler kıyasen uygulanan Kamulaştırma Kanunu'nun kıymet takdir ...
ÖNALIM HAKKI (7. HD. 29.3.2022, 1715/2378).
ÖNALIM HAKKI  (7. HD. 29.3.2022, 1715/2378). Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş ...
ORMAN KADASTROSU
Taşınmazların hukuksal ve geometrik durumlarının tespiti olarak tanımlanan kadastro işlemleri ülkemizde farklı yasalara dayanılarak farklı merciler tarafından ...
YASAL ÖNALIM (7. HD. 21.12.2021, 2652/4101)
Paylı mülkiyette bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını tamamen veya kısmen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlar önalım hakkını ...
DEPREMDE HASAR GÖREN EVİN ONARIM VE GÜÇLENDİRİLMESİ İÇİN KİRACININ İŞYERİNİ TERKETMESİ DAVASI
Dava dilekçesinde, ana yapının depremde hasar gördüğü, bu nedenle gerekli onarım ve güçlendirmenin yapılması gerektiği, davalı kiracının ise dava konusu ...
6306 sayılı Yasa Uygulamasında Ortaklığın Giderilmesi Davası Açılamaz
DANIŞTAY ALTINCI DAİRE Esas No : 2019/17559 Karar No : 2021/11060 DAVACI___________________ : Şehnaz Bor Caddebostan Mah. Plajyolu Sok. No:21 İç Kapı ...
ÇIKAN-ÇIKARILAN KOOPERATİF ÜYESİNE NE KADAR ÖDEME YAPILMALIDIR
Uyuşmazlık; kooperatif üyeliğinden ihracı kesinleşen ortağın, ortak olduğu dönemde doğmuş bulunan gecikme zammı borcunun çıkma payı alacağından mahsup edilip ...
İNANÇLI SÖZLEŞMENİN İSPATI
İNANÇ SÖZLEŞMESİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ • İNANÇ SÖZLEŞMESİNİN ANCAK YAZILI DELİL İLE KANITLANABİLECEĞİ  (14. HD. 8.2.2021, ...
BAŞKASININ ARAZİSİNE YAPI YAPILMASI (4721/m.724) (14. HD. 10.2.2021, 178/787).
  Davacının taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatlardan ziyade arza yönelik tescil isteminde bulunması hususu birlikte değerlendirildiğinde davacının talebinin tapu kaydındaki ...
TEMLİKEN TESCİL (TBK. MD. 184)
YÜKLENİCİ TEMLİKİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ Taşınmaz satışını içeren sözleşmeler resmi şekilde yapılması halinde geçerlidir. Ancak arsa sahibi ...
İMAR PLANLARININ İPTALİ
İzmir İli, Torbalı İlçesi, Pancar Mahallesi, G. Pınarı Mevkii, L18 C01D pafta, 527 parsele ilişkin 1/1000 ölçekli uygulama imar planının Torbalı Belediye Meclisinin ...
İMAR PARA CEZASININ RÜCUEN TAHSİLİ İSTEMİ ? ARSA PAYI KARŞI-LIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ ? ISLAH (15. HD. 17.12.2020, 1033/3253).
Dava; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan ödenen imar para cezasının rücuen tahsili ve maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Somut olay ...
ŞAHSİ HAKLARIN YARIŞMASI, YÜKLENİCİNİN ŞAHSİ HAKKINI DEVRETMESİ,ÖNCEKİ TARİHLİ TEMLİKE DEĞER VERİLMESİ, ALACAĞIN TEMLİKİ (15. HD. 21.12.2020, 1382/3287).
Yüklenici, arsa sahibi ile mevcut kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesiyle kazanacağı şahsi hakkını sözleşmede yasaklanmadığı sürece üçüncü ...
ÖNALIM HAKKINA DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASI * ANAYAPININ YIKILMIŞ OLMASI * KAT MÜLKİYETİNİN SONA ERMESİ
 ÖNALIM HAKKINA DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASI * ANAYAPININ YIKILMIŞ OLMASI * KAT MÜLKİYETİNİN SONA ERMESİ Önalım hakkı, paylı mülkiyet ...
YÜKLENİCİDEN TEMELLÜK EDİLEN KİŞİSEL HAKKIN DAVA EDİLMESİ
  Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri taraflarına karşılıklı haklar ve borçlar yükler. Öncelikle üzerine inşaat yapılacak arsayı ...
PARSELLERİN BİRLEŞTİRİLMESİ-GECİKME TAZMİNATI İSTEMİ
Davacı arsa sahipleri ile davalı yüklenici arasında düzenlenen 26.03.2004 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde, 5722 ada 2 ve 5725 ada 2 numaralı parsellerde ...
TAŞINMAZ MÜLKİYETİNİN KAZANILMASI
  Ayni hakların doğumu için tescil zorunludur. Yenilik doğurucu bir mahiyeti bulunan tescil yapılmadıkça ayni hak, tasarruf edilebilir nitelik taşımayacağı gibi aleniyet ...
ALICININ İYİ NİYETLİ OLMAMASI ? DAİRE KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ ? SÖZLEŞMENİN YÜKLENİCİNİN EDİMİNİ YERİNE GETİRMEMESİ NEDENİYLE GERİYE ETKİLİ OLARAK FESHEDİLMESİ
  Dava, sözleşmenin feshi ile tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Arsa payı karşılığı kat yapım sözleşmeleri, inşaat sözleşmelerinin bir türüdür. ...
YAPI KAYIT BELGESİNİN SAĞLADIĞI YASALLIK
İmara aykırı ve kaçak yapılar için 18.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7143 Sayılı Kanun'un 16. maddesiyle 3194 Sayılı İmar Kanunu'na eklenen ...
SÖZLEŞMEDE HERHANGİ BİR SEBEP GÖSTERİLMEKSİZİN FESİH HAKKININ BULUNMASI
Davacı tarafça acentelik sözleşmesinin davalı tarafından haksız feshedildiği iddiasına dayalı alacak ve tazminat istemine dair olarak açılan işbu davada mahkemece ...
ÖNALIM HAKKININ KULLANILMASINDA DÜRÜSTLÜK KURALI
Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kanuni önalım hakkının, başlıca iki amacının olduğundan bahsedilir. Birincisi, paydaşlar arasına ...
AİLE KONUTU ŞERHİ, İPOTEK, İPOTEĞİN KALDIRILMASI
"Aile konutu" kavramı 743 Sayılı Türk Kanunu Medenisi'nde yer almayıp 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu ( TMK) ile hayatımıza girmiş bulunmaktadır. Anılan Kanun'un 194. ...
İNANÇ SÖZLEŞMESİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASINDA İSPAT
Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa taşınmazın rayiç değerinin tahsili istemlerine ilişkindir. Davacı, dava dışı kişinin taşınmazdaki ...
İCRA MAHKEMESİ KARARLARI
İcra ve iflas dairelerinin işlemlerine karşı yapılan yakınmalarla itirazların incelenmesi icra mahkemesi yargıcı veya yasa gereğince bu görev kendisine verilmiş olan yargıç ...
KAÇAK İNŞAAT/PROJEYE AYKIRI İNŞAAT
İmar Kanunu hükümleri uyarınca inşaat yapım işleri ilgili merciinden alınacak ruhsata tabidir. Yapılacak inşaatın tasdikli ruhsat ve eklerine uygun olması gerekir. Somut ...
İMAR UYGULAMASININ İDARİ YARGI KARARIYLA İPTALİ NEDENİYLE KADASTRAL PARSELİN İHYASI İÇİN AÇILAN TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASI
Dava, imar uygulamasının idari yargı yerinde iptali nedeniyle kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı Hazine vekili; ... ili, ... ...
VAKIF ŞERHİ'NİN TAPU SİCİLİNDEN SİLİNMESİ YA DA TAPU SİCİLİNE YAZILMASINA İLİŞKİN İSTEMLERİ İÇEREN DAVALARDA ON YILLIK HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE Mİ UYGULANACAKTIR
I-) Osmanlı Devletinde Toprak Rejimi Osmanlı Devleti'nin Toprak Rejimine göre; arazinin büyük bir bölümü Devletin malı idi. Kişilerin araziden yararlanması, Devlet ...
TBK. MD. 123'TE YAZILI OLAN EK SÜRE VERİLMEZSE, TBK. MD. 125'TEKİ HAKLAR KULLANILAMAZ
  6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 123. maddesinde ''Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde, taraflardan biri temerrüde düştüğü ...
AKDE TAHAMMÜL SÜRESİ
Taraflar arasında düzenlenen 05.01.2006 tarihli Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı inşaat Sözleşmesine göre mülkiyeti davacıya ait olan ...
İLERİYE ETKİLİ FESİHTE TASFİYE BEDELİNİN HESABI
Dava ve karşı dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl dava sözleşmenin ileriye etkili feshi, eksik iş bedeli, ceza-i şart alacağı, ...
ARSA PAYI KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİN GERİYE ETKİLİ BOZULMASI DAVASINDA TARAF TEŞKİLİ
Mahkemece, 15.07.1998 tarihli sözleşmenin feshedilmemiş olması, bu aşamada tapu iptali tescil istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Arsa payı devri ...
TAPULARIN GEÇ TESLİMİNDEN DOĞAN ZARARIN TAZMİNİ
Davacı yüklenici, davalılar arsa sahibidir. Davacı yüklenici, taraflar arasında imzalanan ... 1. Noterliği'nin 03.07.1995 tarih ve 6948 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat ...
İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA İCRA DAİRESİNİN YETKİLİ OLUP OLMADIĞININ İNCELENMESİ
İtirazın iptali davaları davasında, icra takibine itiraz üzerine duran takibin devam etmesini sağlamak amacı güdülür. Bu davada borçlunun icra takibine yaptığı ...
YÜKLENİCİNİN KUSURU NEDENİYLE SÖZLEŞMENİN FESHİ
Taraflar arasında ilki 14.11.1975 tarihli olmak üzere 22.3.1976 tarihli ve 14.1.1977 tarihli 3 adet sözleşme düzenlenmiştir. Önceki sözleşmeden sonra ek ...
YÜKLENİCİNİN İŞİN YAPILMASINI ZORLAŞTIRAN DURUMLARI İŞ SAHİBİNE BİLDİRME KÜLFETİ
TBK. md. 472’ye göre imalatın muntazaman icrasını tehlikeye koyacak herhangi bir durumun ortaya çıkması halinde yüklenici iş sahibini bundan derhal haberdar etmeye mecbur ...
KAMU DÜZENİNE AYKIRI SÖZLEŞME VE ONUN UYGULAMASI, DÜRÜSTLÜK KURALI GEREKÇESİYLE AYAKTA TUTULAMAZ
 Dava, kat irtifakı kurulu ana yapının ortak yerlerine vaki el atmanın önlenmesi ve projesine uygun hale getirilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüyle ortak ...
TAŞKIN YAPI İDDİASI
TMK'nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de ...
GÖTÜRÜ BEDEL ALACAĞININ HESABI
"Götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hakettiği iş bedelinin saptanması yada iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için ...
AKDİ SORUMLULUĞUN İHLALİ
  TBK. md. 112-125’de borçların ödenmemesinin koşulları ve sonuçları düzenlenmiştir:   Ø Vadesinde yerine getirilmeyen edimler için ifa ...
DANIŞTAY KARARI: YAŞANAN İŞ KAZASINDAN DOLAYI GEREKLİ TEDBİRLERİ ALMAYAN KAMU GÖREVLİLERİ DE SORUMLUDUR
 İtiraz Edilen Karar: Haklarında ön inceleme yapılanların tümü için sorusturma İzni verilmemesine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının ...
MİRASTA TENKİS
 Dava, tenkis isteğine ilişkindir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; miras bırakanın zilyetliğinde bulunan 12 parça tapusuz taşınmazını 24.06.1997 tarihli ...
İNŞAAT RUHSATININ YÜKLENİCİ İÇİN ÖNEMİ
 Davacılar iş sahibi, davalı yüklenicidir. İnşaata ait projelerinin çizim ve onayı, ruhsatlarının alınması vs. yapımla ilgili yasal işler konusunda davacılar 4.1.2000 ...
KARŞILIKSIZ ÇEKLERDE BANKANIN SORUMLULUĞU
Gerek 3167 sayılı Yasanın 3/1. Maddesi ve gerekse 5941 sayılı Çek Kanunu’nun 3/III. Maddesinde muhatap bankanın karşılıksız çeklerde süresinde ibraz edilen her ...
TEMSİLCİDE YANILMA
Aktif husumet: Bir hakkı dava etme yetkisidir. Pasif husumet: Bir hakkın kendisinden istenebilecek durumda olan yani hakka uymakla yükümlü olan kişidir. Bir davada gerek aktif ...
İBK. 11.11.1994, 4/4 MİRASTA SABİT TENKİS ORANI
MİRAS HUKUKUNA İLİŞKİN BAZI TEMEL KAVRAMLAR 1 - Medeni Kanun Sistemi: Medeni Kanunumuz prensip itibariyle vasiyetname düzenleme serbestisini ve tasarruf nisabını kabul etmek suretiyle ...
ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİN PAYLI MÜLKİYETE DÖNÜŞTÜRÜLMESİ
             Bir mirasçı, miras ortaklığından doğan elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteminde ...
MUHTESATIN TESPİTİ
 MUHDESATIN TESPİTİ Davacılar, dava konusu taşınmaz üzerindeki her türlü muhdesatın kendileri tarafından meydana getirildiğini ileri sürerek, adlarına tespitini ...
ARSA PAYI KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMELERİ TÜKETİCİ İŞLEMİ KAPSAMINDA ELE ALINAMAZ
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Her ne kadar dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Yasa'nın 3/l ...
KOOPERATİFÇE VERİLECEK KONUT BULUNMAYAN ORTAĞIN İSTEYEBİLECEĞİ TAZMİNAT
Dava, kendisine verilecek konut bulunmayan ortağın isteyebileceği tazminata ilişkindir. Önce davalı kooperatifçe ortaklara tahsis edilen bağımsız bölümün dava ...
AVUKATIN TEMYİZ DİLEKÇESİNDE MAHKEME ALEYHİNE SÖZLERİ, SAVUNMA DOKUNULMAZLIĞI
1- Ceza Genel Kurulu’nun 14.10.2008 gün ve 170-220 sayılı kararında da belirtildiği üzere; hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin şeref, ...
TAPU KAYITLARININ İDARİ YOLDAN DÜZELTİLMESİNE BAŞVURMADAN DAVA AÇILAMAZ
 Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkin olup 23.07.2014 tarihinde açılmış, mahkemece esastan karar ...
MUHASEBE ÜCRETİ İÇİN YAPILAN İLAMSIZ İCRA-ZAMANAŞIMI
Dava; muhasebe ücretinin tahsili için girişilen ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemenin, '...davacı ve davalı arasındaki hukuki ilişkinin ...
KAT MÜLKİYETİ KURULMASI SURETİYLE ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ
Davacı dava dilekçesinde, 153 ada 14 parsel ve 154 ada 20 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın mümkünse aynen, değilse satış yoluyla giderilmesini ...
ADİ ORTAKLIĞIN FESHİ VE TASFİYE - ADİ ORTAKLIK GELİRLERİ (3. HD. 20.1.2015, 13639/1168)
(6098/m.530,644,630)   Davacılar vekili dilekçesinde; müvekkillerinin murisinin davalı B. M. ve dava dışı arsa sahipleri ile, kat karşılığı inşaat ve gayrimenkul satış ...
KOMŞULUK HUKUKUNA AYKIRILIK NEDENİYLE TAZMİNAT İSTEMİ
 TMK m. 683 deki "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma ...
ÜST SINIR İPOTEĞİNİN PARAYA ÇEVRİLMESİ
TMK'nın 851 ve881. maddelerinde ifadesini bulan azami meblağ ( üst sınır ) ipoteğinde alacağın ulaşacağı miktar önceden belirsiz olduğundan taşınmazın ne miktar ...
SÖZLEŞME DIŞI İŞLERDE FATURA KESİLMEMİŞ OLMASI KDV İSTENMESİNE EN-GEL OLUŞTURMAZ
 Mahkemece davalı tarafından sözleşme bedeli tutarında ( 60.000,00 TL + %18 KDV = 70.800,00 TL ) iş yapıldığı kabul edilmiştir. Oysa davalı aşamalarda verdiği ...
ÖNALIM HAKKINI ENGELLEME
 Davacı vekili, müvekkilinin dava konusu edilen payın ilişkin bulunduğu 1 no'lu parselin paydaşlarından olduğunu, taşınmazın paydaşlarından Z.Ö.'in taşınmazdaki 211/ 7302 ...
SÖZLEŞMENİN İHLALİNDEN MANEVİ ZARAR DOĞMASI
 Uyuşmazlık; davalı avukatın ( vekilin ), davacı müvekkili adına açtığı iki ayrı davayı takip etmeyerek, sözkonusu davaların açılmamış sayılmalarına ...
KISITLININ ORGAN BAĞIŞLAYABİLMESİ İÇİN VASİYE YETKİ VERİLMESİ
 Ereğli (Konya) Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarı üzerine Şengül Yıldırım’ın organ bağışlayabilmesi amacıyla vasisine izin ve yetki verilmesi davasında Ereğli ...
KATILMA ALACAĞINDA ZAMANAŞIMI
 Özet: Katılma alacağı kanundan doğan bir alacak olduğundan, TMK.nın 5. maddesi yollamasıyla Borçlar Kanunu genel hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Kanunda ...
TAPUDA BEYANLAR HANESİNİN ÖNEMİ
 Davacı, paydaşı olduğu 19 parsel numaralı taşınmaz içerisinde bulunan samanlığı davalıların kullandığını belirterek elatmanın önlenmesi isteğinde ...
ŞİKAYET HAKKININ DÜŞÜRÜLMESİ - DURUŞMA LİSTESİ VE SAATİ
 Özet MAHKEMENİN HER DAVA DOSYASI İÇİN DEĞİŞİK SAATLER BELİRLEYEREK DURUŞMALARA DEVAM ETMEK, BÖYLELİKLE TARAFLARA VE VEKİLLERİNE MEŞRU VASITA VE YOLLARDAN ...
YABANCI MAHKEME KARARININ GEREKÇESİZ OLUŞU TENFİZE ENGEL OLUR MU?
 ÖZET: “Yabancı mahkeme kararlarının salt gerekçesinin bulunmamasının kesinleşmiş yabancı mahkeme kararının tenfizine engel olmayacağı ve bu hususun 5718 ...
MİRAS BIRAKANIN ÖDEMEDEN ACZİ AÇIKÇA BELLİ VEYA RESMEN TESPİT EDİLMİŞ İSE MİRAS REDDEDİLMİŞ SAYILIR
 Dava rücuen tazminat isteğine ilişkindir. Davacı vekili, Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memurunun davalıları oğlu YA tarafından silahlı saldırıya ...
TAPU KAYITLARINDA KİMLİK BİLGİLERİNİN DÜZELTİLMESİ-ÇEKİŞMESİZ YARGI-GÖREV
 Dava, tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir.   Bu tür davalarda Tapu Sicil Tüzüğü'nün 25. maddesinde belirtilen ve ...
KOOPERATİFİN, YÖNETİM KURULU ÜYELERİ ALEYHİNE TAZMİNAT DAVASI AÇMASI
 Dava, taşınmaz alımından dolayı kooperatifin uğradığı zararın tazmini istemine ilişkindir. Kooperatif yönetim kurulu eski üyesi olan davalı Çetin Bulut hakkında ...
MUHTESAT AİDİYETİNİN TESPİTİ DAVASINDA MUHTESATIN KAÇAK YAPI OLUP OLMADIĞI SONUCA ETKİLİ DEĞİLDİR
 Dava, taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece muhtesatın kaçak yapı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar ...
TÜKETİCİ KREDİSİ YENİDEN YAPILANDIRILDIĞINDA YENİDEN MASRAF ALINAMAZ
 T.C. ANKARA 7. TÜKETİCİ MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR   ESAS NO : 2010/858 KARAR NO : 2011/309 HAKİM : ....... KATİP : ......... DAVACI : ...
VEKİLİN GÖREVİNİ KÖTÜYE KULLANMASI
 Vekalet sözleşmesi büyük ölçüde tarafların karşılıklı güvenine dayanır. Vekilin borçlarının çoğu bu güven unsurundan, onun ...
MURİS MUVAZAASINDA ZAMANAŞIMI
 Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda zamanaşımı ya da hak düşürücü sürenin uygulanma olanağı bulunmadığı, davanın niteliğine göre bu ...
ÖNALIM(ŞÜFA) BEDELİNİN, OBJEKTİF DEĞER ARTIŞI GEREKÇESİYLE ARTTIRILMASI
   1.     Önalım hakkının tapudaki satış bedeli, harç ve masraflar tutarı üzerinden tanınması gerekir.   2.     ...
VELAYETİN KULLANILMASINDA ÜSTÜNLÜK SÖZ KONUSU DEĞİLDİR
 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 336. maddesinde "Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velayeti birlikte kullanırlar." hükmü mevcuttur. Bu madde ...
KREDİ KARTI ÜYELİK ÜCRETİNİN İADESİNE İLİŞKİN AÇILACAK DAVADA ZAMANAŞIMI
 Davacı, davalı ile kredi kartı üyelik sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşme gereği 2007 yılı içerisinde yıllık üyelik ücreti olarak davalı ...
TARIM ARAZİLERİNİN DAVA YOLUYLA ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ
 TOPRAK KORUMA VE ARAZİ KULLANIMI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN Kanun No. 5578 Kabul Tarihi : 31/1/2007 MADDE 1 – 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve ...
YARGI KARARINA GÖRE TAHSİL EDİLEN KİRA VE FAİZİN VERGİLENDİRİLMESİ
 Kiracıların kira bedellerini ödememeleri nedeniyle açılan davalar sonucu verilen yargı kararlarında, kira bedelinin yanı sıra yasal faiz ödenmesine de karar verilmiş ...
ECRİMİSİLİN TAHAKKUKU, İTİRAZI, İPTALİ
CEZA YARGILAMASINDA SAVUNMA HAKKI
 Sanığın teşekkül halinde uyuşturucu madde ticareti suçundan cezalandırılmasına karar verilen somut olayda, Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ...
ÖNALIM HAKKI NEDİR? NASIL KAZANILIR? NE ZAMAN VE NASIL KULLANILIR? ÖNALIM HAKKINDAN VAZGEÇME ŞEKLE TABİ MİDİR?
 Önalım ( şufa ) hakkı, 4721 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmış bulunan 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinde 658. (sözleşmeden kaynaklanan şufa) ve ...
ÖNALIM (ŞÜFA) HAKKININ DÜRÜSTLÜK KURALLARINA AYKIRI KULLANILMASI
 Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri ...
SANIK YOKSUL İSE ONA AVUKATLIK ÜCRETİ YÜKLETİLEMEZ
 Özet: CEZA YARGILAMA YASASI'MN 150/3. MADDESİ UYARINCA, MAHKEMESİNCE BARO'YA YAZI YAZILARAK SANIĞI SAVUNMAK ÜZERE BİR AVUKATIN GÖREVLENDİRİLMESİ NEDENİYLE, ZORUNLU ...
ARAÇTA ARIZANIN BİR YIL İÇİNDE İKİDEN FAZLA TEKRARLAMASI - ARACIN İADESİ VE SATIŞ BEDELİNİN SATIŞ TARİHİNDEN İTİBAREN FAİZİ İLE TAHSİLİ
 Dava, ayıplı çıkan araç nedeni ile satım sözleşmesinin feshi, aracın iadesi ve satış bedelinin satış tarihinden itibaren faizi ile tahsili istemine ...
RUHSATA TABİ OLDUĞU ANLAŞILAN ESASLI TADİLATIN RUHSATSIZ YAPILMASI
 Dava, Aydın, Merkez, ... Mahallesi, 19 L-IV pafta, ... ada, ... parselde A. K. ve H. F. U. adına kayıtlı binanın 1. katında, davacının işletmecisi olduğu sinema salonunda yapılan ...
HAKKIN KÖTÜYE KULLANILMASI YASAĞI ( Gününde Bitmeyen Yapı Nedeniyle Akdin Feshi )
  Borçlar Kanunu`muzda ( özellikle 106-108. maddelerde) borçlunun kısmi temerrüdünden ve bu hale uygulanacak hükümlerden açıkça ...
YANLIŞ YAZILAN PARSEL NUMARASININ DÜZELTİLMESİ
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden dava konusu 14 parsel sayılı taşınmazın 187.39 m2 ve arsa vasfı ile davacı adına, 13 parsel sayılı taşınmazın ise 210 m2 ve kuyulu ...
BK. MD. 99'DA DÜZENLENEN SORUMSUZLUK ANLAŞMASINA İLİŞKİN YARGITAY KARARLARI
Taraflar arasındaki çekişme, davacının internet şifresi kullanılarak iradesi dışında hesabından havale edilen bu paradan dolayı tarafların sorumluluklarının belirlenmesine ...
ÇEK HESABI AÇMADA BANKANIN SORUMLULUĞU
Dava, çek hesabı açmada kusurlu olduğu iddia edilen bankadan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Çek hesabının açıldığı tarihte ...
GABİN-HATA-HİLE
Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, davacı 575 ada 22 parsel sayılı taşınmazdaki payının temlikinde davalı tarafça hata hileye ...
REKABET YASAĞI SÖZLEŞMESİNE DAYALI CEZAİ ŞART
Uyuşmazlık; davalının müfettiş yardımcılığı görevinin müşterileri tanımasını sağlayacak ve işin esrarına nüfuz ederek iş sahibinde bir zarar meydana getirecek ...
ARAÇTA ÜRETİM HATASI-AYIPLI MALIN YENİSİ İLE DEĞİŞTİRİLMESİ
Dava, tüketici tarafından ithalatçı firma aleyhine açılmış olup; ayıplı malın yenisi ile değiştirilmesi ve manevi tazminat istemlidir. Davacı dava dilekçesinde; ...
ALDATAN EŞİN SEVGİLİSİNİN RESMİ NİKAHLI EŞE MANEVİ TAZMİNAT ÖDEMESİ
Dava, haksız eylem nedeniyle kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı, davalının kendisinin eşiyle, onun evli olduğunu bildiği halde, ...
GEÇİT HAKKI
Davacı, 27 parsel sayılı taşınmazın genel yola bağlantısı bulunmadığını ileri sürerek davalılara ait 28 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı tesisi isteğinde ...
TESPİT DAVASI
İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı ...
BEDELİN BELLİ BİR SÜREDE ÖEDENMEMESİ HALİNDE VADE FARKI ÖDENİR İBARESİ YAZILI FATURA
a ) Fatura: Türk Ticaret Kanunu'nda fatura tanımlanmamıştır. Vergi Usul Kanunun 229. maddesinde yer alan tanımlama ise: "Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında ...
AÇIK FATURAYA İTİRAZ EDİLMEMESİ
FATURAYA İTİRAZ EDİLMEMESİ: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin ...
GİZLİ REKLAM NEDENİYLE VERİLEN PARA CEZASININ İPTALİ
GİZLİ REKLAM NEDENİYLE VERİLEN İDARİ PARA CEZALARININ İPTALİ               Dava, davacı şirkete (Medi Zinde Sağlık Hizmetleri ...
İMAR AF YASASINA DAYANAN TESCİL İSTEMİNİN KOŞULLARI
Ø 2981 SAYILI İMAR AFFI KANUNUNUN 16/SON FIKRASININ UYGULANABİLMESİ İÇİN ÖNCEDEN KAT İRTİFAKI KURULMUŞ VE BU KANUNDAN YARARLANILARAK BAĞIMSIZ BÖLÜM ...
BELEDİYE SINIRLARI İÇİNDEN GEÇEN DEMİRYOLU İLE KESİŞEN KARAYOLU ÜZERİNE ALT ÜST GEÇİT YAPMA İLE DİĞER EMNİYET TEDBİRLERİNİ ALMA GÖREVİ BELEDİYEYE AİTTİR
(15. HD. 14.9.2009, 4410/4671) Davacı, davalı belediyenin sorumluluğunda bulunan Yenice İlçesi, Yeşil Yenice Mahalle Yolunda demiryolu üzerindeki hemzemin geçide otomatik ...
DERNEK ADINA KAYITLI TAŞINMAZDAKİ CAMİİ MİNARESİNE DAVALI TARAFINDAN GSM BAZ İSTASYONU KURULMAK SURETİYLE MÜDAHALE EDİLDİĞİ İDDİASIYLA DERNEK BAZ İSTASYONUNUN KALDIRILMASI AMACIYLA DAVA AÇABİLİR
DERNEK ADINA KAYITLI TAŞINMAZDAKİ CAMİİ MİNARESİNE DAVALI TARAFINDAN GSM BAZ İSTASYONU KURULMAK SURETİYLE MÜDAHALE EDİLDİĞİ İDDİASIYLA DERNEK BAZ İSTASYONUNUN KALDIRILMASI ...
KİRA PARASININ TESPİTİ
  KİRA PARASININ BELİRLENMESİ- ( ANAYASA MAHKEMESİNİN İPTALİ - HAKİMİN YASA KOYUCU GİBİ BOŞLUĞU DOLDURMASI ) (İBK. 18.11.1964, 2/4) 6570 sayılı Yasanın yalnız 2 ve 3. ...
KİRACILIĞIN TESPİTİ VE İSPATI
KİRACILIĞIN İSBATI (1. HD. 18.10.2000, 11696/12553) Kira sözleşmeleri yazılı veya sözlü yapılabileceği, gibi zımni olarak da vücuda getirilebilir. Yeter ki taraflar ...
MUHTESAT
  TAPULAMA YASASI’NIN 40. MADDESİ UYARINCA KÜTÜĞÜN BEYANLAR HANESİNE MUHDESATLA İLGİLİ OLARAK VERİLEN ŞERH, BİR FİİLÎ DURUMUN TESBİTİNDENİBARETTİR. ...
KÂR YOKSUNLUĞU
KAR MAHRUMİYETİ - Sözleşme iş sahibi tarafından bozulmuşsa, sözleşmeyi bozan sözleşmeci –verdiği dışında- ancak olumlu zararını isteyebilir; olumlu zarar kavramı ...
HEKİMİN ÖZEN BORCUNDAN SORUMLULUĞU
HEKİMİN ÖZEN BORCU   Davacı, burnundan rahat nefes alamadığı için muayene olduğu doktor olan davalının önerisi ile 9.11.1995 tarihinde davalı tarafından ameliyat ...
GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA
GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA   Daire:CGK Tarih:2005 Esas No:2005/110 Karar No:2005/159 Kaynak: İlgili Maddeler:TCK 257 İlgili Kavramlar:GÖREVİ İHMAL Ö Z ...
FUTBOL MAÇLARININ ŞİFRELİ YAYIMLANMASI
FUTBOL MAÇLARININ ŞİFRELİ YAYIMLANMASI     Dava, davacı şirketin bazı birinci lig spor klüpleriyle yaptığı sözleşmeler ve Futbol Federasyonundan aldığı ...
YAKINMA HAKKININ KAPSAM VE İLKELERİ
YAKINMA HAKKININ KAPSAM VE İLKELERİ   (HGK.21.9.2005, E.4-468, K.2005/514)   Yakınma hakkı, başka bir anlatımla hak arama özgürlüğü; Anayasa’nın ...
İBRANAME
İBRANAMEDE, OLAY VE KARARLAR IŞIĞINDA YARGITAY UYGULAMASI   1. OLAY VE KARAR: Altındaki imza davacı tarafından inkar edilmeyen hatta hile ve zorla alındığı kanıtlanamayan ve bir ...
MİRASIN REDDİ
MİRASIN REDDİ I. Ret beyanı 1. Ret hakkı MADDE 405-   Yasak ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden ...
FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİNİN İSPATI
FAZLA ÇALIŞMANIN İSPATI- ÜST DÜZEY YÖNETİCİNİN FAZLA ÇALIŞMASI İşyerinde en üst düzey konumda çalışan işçinin görev ve ...
ORTAKLARIN KOOPERATİF ALEYHİNE "ZAMANINDA TESLİM EDİLMEYEN DAİRELER" İÇİN DAVA AÇMASI
ORTAKLARIN KOOPERATİF ALEYHİNE “ZAMANINDA TESLİM EDİLMEYEN DAİRELER” İÇİN DAVA AÇMASI ÖZET : Kooperatif üyesi olan davacı, dairelerin zamanında teslim ...
HAKSIZ İNŞAAT
                HAKSIZ İNŞAAT (TMK md. 724 (Eski md. 650): I-)Levazım Sahibinin İyi Niyetli Olması: Temlik isteyebilme ...
EDİNİLMİŞ MALLARA KATILMA REJİMİ
EDİNİLMİŞ MALLARA KATILMA REJİMİ[1]   PLAN   I.      GENEL OLARAK   II.   KATILMA REJİMİNDE EGEMEN OLAN ...
ÖDEMELERİNİ TAMAMLAMAYAN ORTAK DAİRENİN ADINA TESPİTİ, TAPU İPTAL VE TESCİLİ İSTEMİNDE BULUNAMAZ.
ÖDEMELERİNİ TAMAMLAMAYAN ORTAK DAİRENİN ADINA TESPİTİ, TAPU İPTAL VE TESCİLİ İSTEMİNDE BULUNAMAZ.  (11. HD. 16.11.2009, 12270/11832). Somut olayda davacı dava ...
KARARLARDA GEREKÇE ZORUNLULUĞU
KARARLARDA GEREKÇE ZORUNLULUĞU   (18. HD. 28.1.2010, 11178/966).               Anayasanın 141/3 maddesi uyarınca ...
ELEKTRİK ABONELİĞİ, KULLANILMAYAN ELEKTRİK BEDELİ, İDARENİN KARŞI KUSURU
ELEKTRİK ABONELİĞİ, KULLANILMAYAN ELEKTRİK BEDELİ, İDARENİN KARŞI KUSURU (13. HD. 14.10.2009, 4964/11563) Kural olarak abonelik sözleşmesi iptal edilmediği sürece kim ...
SİTE YÖNETİMİNİN TARAF EHLİYETİ
SİTE YÖNETİMİNİN TARAF EHLİYETİ (13. HD. 27.4.2009, 14684/5645) Davacı site yönetimi, kendileri ile davalı sitenin aynı taşınmaz üzerine inşa edilmiş iki ayrı site ...
PAYLI MÜLKİYETTE ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL İSTEMİ
PAYLI MÜLKİYETTE ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL İSTEMİ (1. HD. 6.2.2008, 12014/1317). Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş ...
KİRACININ YAPTIĞI YARARLI VE ZORUNLU GİDERLER
KİRACININ YAPTIĞI YARARLI VE ZORUNLU GİDERLER (13. HD. 8.10.2009, 8051/11129) Kiracı, mecurda yaptığı zorunlu ve yararlı işlerin bedelini, buna onay vermeyen kirayaverenden isteyebilir.
OTOBÜSÜN ZORUNLU KOLTUK SİGORTASI
OTOBÜSÜN ZORUNLU KOLTUK SİGORTASI (11. HD. 14.12.2009, 8521/12939). Otobüsün zorunlu koltuk sigortasından yapılan ödemeler, işgücü kaybından ya da ...
SAHTE VEKALETNAME İLE SATIŞTA DEVLETİN SORUMLULUĞU
SAHTE VEKALETNAME İLE SATIŞTA DEVLETİN SORUMLULUĞU (4. HD. 26.2.2009, 1913/2811) Sahte vekaletnamedeki nüfus bilgileriyle Tapu Dairesindeki nüfus bilgilerinin birbiriyle ...
FİİLEN KULLANILAN SU BEDELİ
  FİİLEN KULLANILAN SU BEDELİ (4. HD. 29.3.2006, 4899/3452) Abone kaydı olmasa da, İdare’ye ait sayaçtan fiilen su kullandıkları anlaşılan davalıların tüketilen ...
ALKOLLÜ SÜRÜCÜNÜN KULLANDIĞI ARACA BİLEREK BİNMEK
ALKOLLÜ SÜRÜCÜNÜN KULLANDIĞI ARACA BİLEREK BİNMEK (4. HD. 21.3.2006, 1430/3027)  Alkollü sürücünün kullandığı araca durumu bilerek ...
İNANÇLI İŞLEMİN İSPATI
İNANÇLI İŞLEMİN İSPATI (1.HD. 7.5.2009, 4531/5348) İnançlı işlemin yazılı belge ile ispatı gerekir. Bu belgenin resmi nitelikte olması gerekmez. Taşınmazın ...
TEMYİZ AŞAMASINDA KANIT SUNMA YASAĞI
TEMYİZ AŞAMASINDA KANIT SUNMA YASAĞI (HGK. 27.1.2010, 586/31) Kural olarak, yargılama aşamasında sunulmayan deliller, temyiz veya karar düzeltme aşamasında sunulamazlar. BU kuralın ...
ÖNALIM HAKKI- HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE
ÖNALIM HAKKI- HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE (6. HD. 8.12.2009, 7141/10701) Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin 11 No'lu parselin paydaşlarından olup ...
TAMAMLANMIŞ VE İÇİNE YERLEŞİLMİŞ YAPIDA KAT MÜLKİYETİ KANUNU HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASI
TAMAMLANMIŞ VE İÇİNE YERLEŞİLMİŞ YAPIDA KAT MÜLKİYETİ KANUNU HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASI (Yargıtay 18. HD. 11.10.2004, 5043/7104) Kat irtifakı kurulmuş ancak kat ...
ESER SÖZLEŞMESİNDE ZAMANAŞIMI
ESER SÖZLEŞMESİNDE ZAMANAŞIMI (15. HD. 7.12.2006, 7107/7172). Eser sözleşmesinde zamanaşımı teslimden veya fesihten işlemeye başlar. Davalı yüklenici eseri sözleşme ...
TAMAMLANMIŞ VE İÇİNE YERLEŞİLMİŞ YAPIDA KAT MÜLKİYETİ KANUNU HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASI
TAMAMLANMIŞ VE İÇİNE YERLEŞİLMİŞ YAPIDA KAT MÜLKİYETİ KANUNU HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASI (Yargıtay 18. HD. 11.10.2004, 5043/7104) Kat irtifakı kurulmuş ancak kat ...
KAMBİYO SENETLERİNDE BORÇLUNUN TEMERRÜDE DÜŞMESİ
Son 3 taksit için 20.8.1984 20.9.1984 ve 20.10.1984 vadeli 3 bono düzenlenmiştir. Bu taksitler için bono düzenlendiğine göre davalı alıcının ödemelerini ...
KAR MAHRUMİYETİ
Kâr yoksunluğundan davalının sorumlu tutulabilmesi için, davalının edimlerini gereği gibi yerine getirmemesi (geç veya kötü yerine getirmesi veya hiç yerine ...
SAHTE VEKALETNAME İLE TAŞINMAZ SATIMI
2. Hukuk Dairesi 2006/6233 E., 2007/5135 K.   · HAZİNENİN SORUMLULUK ŞARTLARI · İLLİYET BAĞI · USULSÜZ İŞLEM Dosyadaki kanıtlara ...
SAHTE VEKALETNAME İLE BAŞKASININ TAPULU MÜLKÜNÜN SAATILMASINDA DEVLETİN SORUMLULUĞU
(Hukuk Genel Kurulu 11/07/ 2007, 422/536)   Davacı, eldeki dava ile tapu ve noter memurlarının özensizliği nedeniyle uğradığı maddi zararının tazminini ayrıca haksız yere ...
SÖZLEŞMEYE UYGUN TESLİM
(15. HD. 8.2.2007,1132/706)   Davacı yüklenici, yapımını yüklendiği sözleşme konusu tüm işi yaptığını ileri sürerek az yukarda belirtildiği üzere, ...
MÜTEAHHİDİN KENDİ KUSURU İLE TEMERRÜDÜ - İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİN FESHİ - MÜTEAHHİDİN TESLİM GÜNÜNDE YAPIYI BİTİREMEMESİ -MÜTEAHHİDİN KUSURU HALİNDE İŞ SAHİBİNİN HAKKI -HAKKIN KÖTÜYE KULLANILMASI YASAĞI
Tam karşılıklı sözleşmelerden olan istisna sözleşmelerinde borçlunun ( müteahhidin ) kendi kusuruyla işi teslim gününde bitirmeyerek temerrüde ...
GECİKME (KİRA) TAZMİNATINDA KUSURUN ROLÜ
(15. HD. 18.1.2007, 7562/177) Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı gecikme tazminatı (kira) istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki 5.7.1999 tarihli kat ...
GARANTİ VERİLEN İŞLERDE AYIP İHBARI
           Eser sözleşmelerinin en önemli unsuru, eserdir. Başka bir anlatımla, sonuçtur. Sonuç gerçekleştiği ...
FUTBOL MAÇINDA ADAM ÖLDÜRME
FUTBOL FEDERASYONU VE EV SAHİBİ KULÜBÜN BİRLİKTE SORUMLULUĞU Dava konusu olayda, dava dışı Fatih’in ayakkabısının içinde bıçak saklayarak maça ...
EVLİLİKTE EDİNİLEN MALLARDA ZAMANAŞIMI
ÖZET : Türk Medeni Kanunu'nun 178. maddesinde belirtilen ve evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden sonra doğan, ancak boşanma kararının kesinleşmesinden sonra ...
DEVLET ORMANI - ORMAN KADASTROSU
Hukuk Genel Kurulu 7.2.2007 GÜN VE 2007/20-62 E., 2007/56 K. · DEVLET ORMANLARI VE ORMAN KADASTROSU · ORMANLARIN TARİFİ VE TAKSİMİ Davacı vekili tarafından, ...
BORCUN İFA EDİLMEDİĞİ DEF'İ (BK. MD. 81)
  Karşılıklı borçları kapsayan bir sözleşmenin yerine getirilmesini isteyen tarafın, sözleşmenin gereklerine veya niteliğine göre bir süreden yararlanma ...
BK. MD. 360/I UYARINCA SÖZLEŞMENİN FESHİ
Eser sözleşmesi, karşılıklı edimleri içeren bir iş görme sözleşmesidir. Yüklenicinin edimi, eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek, iş sahibinin ...
BK. md. 102: Direnimden sonra meydana gelen kazadan Sorumluluk
Direnime düşen borçlu, borcun geç ödenmesinden dolayı tazminat vermek zorunda olduğu gibi, rasgele bir olaydan doğacak bir zarardan da sorumludur. Borçlu, ...
BK. md. 82 ÖDEMEZLİK SAVUNMASI
1. Genel Açıklama Karşılıklı taahhütleri havi akitlerde, daha önce ifa ile yükümlü olan taraf, karşılıklı edimi ileride talep edip edemeyeceğinden ...
HİZMET KUSURU NEDENİYLE BELEDİYENİN SORUMLULUĞU
     Bir Hukuk devletinde idarenin hukuka aykırı eylem ve işlemler yapmaması gerekir. Hukuka saygılı bir idarenin kendi eylem ve işlemlerinden kaynaklanmış bu zararları ...
AVUKATIN ÖZEN BORCU
Hukuk Genel Kurulu 11.4.2007 GÜN VE 2007/13-198 E., 2007/199 K. · ANLAŞMAZLIKLARIN HAKEM YOLUYLA ÇÖZÜMÜ · GENEL İTİBARİYLE VEKİLİN ...
İMALATIN İŞ SAHİBİNİN KULLANAMAYACAĞI DERECEDE AYIPLI OLMASI
27- Yapılan şey iş sahibinin kullanamayacağı ve nısfet kurallarına göre kabule icbar edilemeyeceği derecede ayıplı veya sözleşme koşullarına aykırı olursa, iş sahibi o şeyi ...
ANAYASA MAHKEMESİ, HARÇLAR KANUNU'NUN 28. MADDESİNİ İPTAL ETTİ
A- Yasa’nın 28. Maddesinin Birinci Fıkrasının (a) Bendinin İkinci Tümcesinin İncelenmesi Başvuru kararlarında, davacı tarafın davayı kazandığı halde ilamı alarak icra ...
İETT İŞLETMESİNİN HALK OTOBÜSLERİNDEN SORUMLU OLMASI
YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 2009/3126 Karar Numarası: 2009/7497 Karar Tarihi: 18.06.2009   İETT İŞLETMESİNİN HALK OTOBÜSLERİNDEN SORUMLU OLMASI   818 s. ...
ALIŞVERİŞ ANINDA VEYA PASTAHANEDE ÇANTA ÇALINMASINDA İŞYERİ SAHİBİNİN MÜŞTERİYE (TÜKETİCİYE) KARŞI SORUMLULUĞU
Davacının, davalılardan (M.B.) tarafından işletilen pastanede arkadaşı ile birlikte oturduğu sırada, yanındaki sandalyeye bırakmış olduğu çantasının çalındığı ...
BORÇLUNUN TEMERRÜDÜ İLE OLUŞAN MUNZAM ZARAR - MÜRURU ZAMAN
Dava, BK.'nun 105/1.maddesi hükmüne dayanılarak açılan alacağın geç tahsil edilmesi nedeniyle geçmiş günler faizi ile karşılanmadığı iddia edilen munzam ...