TABİPLERİN REKLAM YASAĞI
~ 11.11.2010 ~
Dava, davacı şirkete 4077 sayılı Yasa uyarınca 37.964,16 YTL idari para cezası verilmesine ilişkin 14.8.2001 tarih ve 71 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Ankara 9. İdare Mahkemesince; "Formsante" adlı derginin Ocak-2001 sayısının 149. sayfasından sonra, sağlık ve güzellik rehberi adı altında yayınlanan toplam oniki sayfanın ilk sayfasında, uyuşmazlık konusu "Belleplast'tan Yağlara Kesin Çözüm", "Grida: Güzelliğinize Açılan Pencere", "İstanbul Plastik Cerrahi'de İstenmeyen Tüylere Son" ve "Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu Sizleri Yeniliyor" başlıklı yazıların yer aldığı; söz konusu bölümün tümüyle reklamlardan oluşması, haber ve yorum ögeleri içeren mecrada yayınlanmaması nedeniyle reklam olarak nitelendirilmesinde hukuka aykırılık bulunmamakla birlikte, örtülü reklam olarak nitelendirilemeyeceği; öte yandan, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, dava konusu yazı ve resimlerin incelenmesinden, yanıltıcı, yanlış yönlendirici bir unsur olmadığı kanaatine varıldığının belirtilmesi ve raporun hükme esas alınabilecek nitelikte görülmesi nedeniyle, uyuşmazlık konusu yazıların 4077 sayılı Yasanın 16 ncı maddesine aykırı bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Danıştay Başsavcılığı'nca, anılan idare mahkemesi kararının, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen kanun yararına bozulması istenilmektedir.
4077 sayılı Yasanın 26/2 maddesinde, bu Yasada öngörülen para cezalarına karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içerisinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebileceği, itiraz üzerine idare mahkemesince verilen kararların kesin olduğu hükme bağlanmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 51. maddesinde, idare mahkemelerince "kesin olarak verilen" kararların da kanun yararına temyiz olunacağına ilişkin açık bir düzenleme bulunmamakla birlikte, kanun yararına bozmanın amaç ve işlevi dikkate alındığında, idare mahkemesince verilen kesin kararların da kanun yararına temyiz olunabileceğine karar verilerek, esasa geçildi.
Dosyanın incelenmesinden; Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Reklam Kurulu Başkanlığının 19.7.2001 günlü ve 8453 sayılı yazısı ile Formsante Dergisinin Ocak 2001 sayısının 150 nci sayfasında yayımlanan, "Bellaplast'tan Yağlara Kesin Çözüm", "Grida: Güzelliğinize Açılan Pencere", "İstanbul Plastik Cerrahi'de İstenmeyen Tüylere Son" başlıklı yazılarda yer alan ibarelerin, 1219 sayılı Yasanın 1 inci ve 24 üncü maddeleri ile Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik'in 58 inci maddesine, Tıbbi Deontoloji Nizamnamesinin 8 inci maddesine aykırı olduğu; aynı sayfada yer alan "Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu Sizi Yeniliyor" başlıklı yazıda yer verilen bir kısım ibarelerin, 1219 sayılı Yasanın 24 üncü maddesine; Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkındaki Yönetmelik'in 58 inci maddesine, Tıbbi Deontoloji Nizamnamesinin 8 inci maddesine aykırı olduğu ve bu yazılarda çeşitli sağlık merkezlerinin isimlerine ve yaptığı faaliyetlere yer verilmesinin, TRKGM-95/142-143 sayılı Ticari Reklam ve İlanlara İlişkin İlkeler ve Uygulama Esaslarına Dair Tebliğin 4 üncü maddesinin ( d ) bendi hükmünü ihlal ettiği; dolayısıyla, reklamın 4077 sayılı Yasanın 16 ncı maddesine aykırı olduğu iddiaları ile ilgili olarak davacı şirketten yazılı görüş istendiği; davacı şirketin, söz konusu yazıların reklam veya örtülü reklam olmadığını, ayrıca sayfanın yanında rehber niteliğinde olduğunu belirttiği; Anayasanın 28. maddesi ile basına tanınan haber verme hakkı kapsamında bulunduğunu savunduğu; Reklam Kurulunun 14.8.2001 günlü ve 71 sayılı toplantısında alınan kararla, savunma istem yazısında belirtilen ihlallerin gerçekleştiği sonucuna varılarak, davacıya 4077 sayılı Yasanın 17 ve 25/3 üncü maddeleri uyarınca idari para cezası uygulanması hususunda Bakanlığa öneride bulunulmasına karar verildiği; sözü edilen öneri doğrultusunda Sanayi ve Ticaret Bakanlığının 24.8.2001 tarih ve 2001/129 sayılı Olur'u ile davacı şirkete 37.964,16 YTL idari para cezası uygulandığı anlaşılmaktadır.
4077 sayılı Yasanın olay tarihinde yürürlükte bulunan 1 inci maddesinde, bu Yasanın amacının, ekonominin gereklerine ve kamu yararına uygun olarak, tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, aydınlatıcı, eğitici, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı önlemleri almak ve tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konudaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemek olduğu belirtilmiş; 16. maddesinde, "Ticari reklam ve ilânların yasalara ve genel ahlâka uygun, dürüst ve doğru olmaları esastır." ilkesine yer verildikten sonra, tüketiciyi aldatıcı, yanıltıcı veya onun tecrübe ve bilgi noksanlıklarını istismar edici, tüketicinin can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürücü, şiddet hareketlerini ve suç işlemeyi özendirici, kamu sağlığını bozucu, hastaları, yaşlıları ve özürlüleri istismar edici reklam ve ilânlar yapılamayacağı belirtilmiş; aynı Yasanın 17 nci maddesinin yine olay tarihinde yürürlükte olan birinci fıkrası ile "Ticari reklam ve ilanlarda uyulması gereken ilkeleri belirlemek, bu ilkeler çerçevesinde ticari reklam ve ilanları incelemek ve inceleme sonucuna göre 16 ncı madde hükümlerine aykırı hareket edenleri cezalandırmak, söz konusu reklam ve ilanları durdurmak ve/veya aynı yöntemle düzeltmek hususlarında Bakanlığa öneride bulunmakla görevli" bir Reklam Kurulu kurulmuş; 25 inci maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan metninde, 16 ncı maddeye aykırı hareket edenler hakkında para cezası uygulanacağı ve bu aykırılık ülke düzeyinde yayın yapan yazılı, sözlü, görsel ve sair araçlar ile gerçekleşmiş ise, cezanın on katının uygulanacağı, Bakanlığın ayrıca ticari reklam ve ilânın durdurulması ve/veya aynı yöntemle düzeltilmesini ilgililerden istiyeceği, bu isteğe karşın 16 ncı maddeye aykırılığın devamı halinde, Bakanlıkça, ticari reklam veya ilânın durdurulması ve/veya aynı yöntemle düzeltilmesi istemi ile tüketici mahkemesine başvurulabileceği öngörülmüş; 31 inci maddesinde, Bakanlığın, bu Yasanın uygulanmasıyla ilgili olarak mevzuat çerçevesinde gerekli tedbirleri almaya ve düzenlemeleri yapmaya yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, olay tarihinde yürürlükte olan 21.12.1995 tarihli ve 22500 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Ticari Reklam ve İlanlara İlişkin İlkeler ve Uygulama Esaslarına Dair Tebliğin 4 üncü maddesinin ( d ) bendinde, "Biçimi ve yayınlandığı mecra ne olursa olsun, bir reklamın 'reklam' olduğu açıkça anlaşılmalıdır. Bir reklam ve yorum ögeleri içeren bir mecrada yayınlandığında 'reklam' olduğu kolaylıkla algılanacak biçimde belirtilir. Örtülü reklam yapılamaz." denilmiştir.
1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San'atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunun 1. maddesinde, "Türkiye Cumhuriyeti dahilinde tababet icra ve herhangi surette olursa olsun hasta tedavi edebilmek için Türkiye Darülfünunu Tıp Fakültesinden diploma sahibi olmak ve Türk bulunmak şarttır." hükmüne yer verilmiş; 24 üncü maddesinde, icrayı sanat eden tabiplerin, hasta kabul ettikleri mahal ile muayene saatlerini ve ihtisaslarını bildiren ilanlar tertibine mezun olup diğer suretlerle ilan, reklam ve saire yapmalarının yasak olduğu kurala bağlanmıştır.
9.3.2000 tarih ve 23988 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik'in "reklam, tanıtım ve bilgilendirme" başlıklı 58. maddesinin 1 inci fıkrasında; sağlık kuruluşlarının çalışmalarına ticari bir görünüm veremeyecekleri gibi; insanları yanıltıcı, paniğe sevk edici, yanlış yönlendirici, benzer nitelikteki kuruluşlar ve çalışanları arasında rekabete yol açıcı davranışlarda bulunamayacakları belirtilmiş; 3. fıkrasında, sağlık kuruluşları ve çalışanlarının yukarıda açıklanan hususlara riayet etmek ve reklam, tanıtım, bilgilendirme niteliğindeki her türlü faaliyetleri için Müdürlükten izin almak zorunda oldukları öngörülmüştür.
Tıbbi Deontoloji Nizamnamesinin 8. maddesinde, tabiplik ve diş tabipliği mesleklerine ve tedavi müesseselerine ticari bir veçhe verilemeyeceği, tabip ve diş tabiplerinin her ne suretle olursa olsun, yazılarında kendi reklamını yapamayacağı belirtilmiş; 9. maddesinde, tabip ve diş tabibinin, gazete ve sair neşir vasıtaları ile yapacağı ilanlarda ancak ad ve soyadı ile adresini, Tababet İhtisas Nizamnamesine göre kabul edilmiş olan ihtisas şubesini, akademik unvanını ve muayene gün ve saatlerini yazabilecekleri kuralına yer verilmiştir.
Yukarıda anılan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, sanatını icra eden tabiplerin ve ayakta teşhis ve tedavi yapılan sağlık kuruluşlarının, çalışmalarına ticari bir görünüm veremeyecekleri; tabiplerin, gazete ve sair neşir vasıtaları ile yapacakları ilanlarda hasta kabul ettikleri mahal ile muayene saatlerini ve ihtisasları ve akademik unvanlarını yazabilecekleri, reklamlarını yapamayacakları sonucuna varılmaktadır.
Bu durumda, sözü edilen derginin Ocak 2001/1 sayısında yer verilen yazıların reklam niteliğinde olması, içeriğinde yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin yasakladığı reklamların da bulunduğu sonucuna ulaşılması karşısında, 4077 sayılı Yasanın 16. maddesine aykırılık nedeniyle davacı şirketin idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır (Danıştay 9. Daire, 16.5.2008, 5991/3378)
Hits: 3469