KİTAP
İnşaat Hukuku Kitabı

AKDİ SORUMLULUĞUN KOŞULLARI (HGK. 14.12.2021, 649/1659)

~ 29.12.2023 ~

Sözleşmeden doğan sorumluluğun şartları; borçlunun borca aykırı davranması, bu aykırı davranış nedeniyle bir zararın doğması, aykırı davranış ile zarar arasında uygun illiyet bağı bulunması ve borçlunun kusurudur.

 

Sözleşmeden doğan borç ilişkileri, asli edim ve yan edim yükümlülükleri ile yan yükümlülükleri içermektedir. Borçlu bu yükümlülüklere uygun hareket etmek ve bunların gereklerini yerine getirmek zorundadır. Borç ilişkisinden ve özellikle sözleşmeden doğan bu yükümlülüklerin ihlal edilmesi aynı zamanda borçlunun borca aykırı davranması hâlini oluşturmaktadır. Borca aykırı davranış aynı zamanda sözleşmenin ihlali niteliğinde olup kusurlu ifa imkânsızlığı (borcun hiç ifa edilmemesi), temerrüt veya gereği gibi ifa etmeme olarak karşımıza çıkmaktadır.

 

Sözleşmeden doğan sorumluluktan bahsedilebilmesi için öncelikle borca aykırılığın sonucunda alacaklının hukukça korunan değerlerinde iradesi dışında bir zararın meydana gelmesi gerekir. Borca aykırılık nedeniyle doğan zarar, maddi veya manevi zarar şeklinde ortaya çıkabilir. Maddi zarar, alacaklının mal varlığının hâlihazır fiili durumu ile borca aykırı davranış olmasaydı göstereceği durum arasındaki farktır. Bu itibarla maddi zarar, fiili zarar ve yoksun kalınan kâr olmak üzere iki unsurdan oluşur. Fiili zarar ya malvarlığının aktif kısmında gerçek bir azalmanın meydana gelmesiyle ya da pasifteki borçların artmasıyla gerçekleşir. Yoksun kalınan kâr ise, borca aykırı davranış olmasaydı alacaklının malvarlığının göstereceği artışı ifade eder.

 

Zararın belirlendiği tarihe kadar gerçekleşmiş olan zarara mevcut zarar denir. Zararın belirlendiği tarihe kadar henüz gerçekleşmemiş olan fakat başka bir maddi olgu eklenmeksizin olayın normal gelişimine uygun olarak gerçekleşmesi beklenen zarar ise müstakbel zarardır. Ayrıca henüz mevcut olmayan fakat riskli bir olgunun ilavesi ile gelecekte gerçekleşme ihtimali olan zarar ise muhtemel zarardır. Hukuk düzeni kural olarak mevcut zararın tazminini düzenlemiş, ancak bazı durumlarda, örneğin ölüm hâlinde destekten yoksun kalma zararı gibi müstakbel zararın tazminini de düzenlemiş bulunmaktadır. Buna karşılık muhtemel zararda ise riskli olgu gerçekleşmedikçe zararın tazmini mümkün değildir.

 

Sözleşme dışı sorumlulukta olduğu gibi sözleşmeden doğan sorumlulukta da uygun illiyet bağı borçlunun sorumluluğunun kurucu unsurlarının birini oluşturur. Borca aykırı davranış ile gerçekleşen zarar arasında uygun illiyet bağı, olayların olağan akışına ve hayat tecrübesine göre, borca aykırı davranışın meydana gelen sonucu oluşturmaya elverişli olmasıdır. Uygun illiyet bağı, sorumluluğu, borçlu bakımından öngörülebilir risklerle sınırlamaktadır.

 

İlliyet bağı; mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru veya üçüncü kişinin kusuru nedeniyle kesilebilir. Aynı zamanda sorumluluktan kurtulma sebebi olan bu üç sebep, sadece sözleşme dışı sorumlulukta değil sözleşmeden doğan sorumlulukta da kabul edilmektedir. Her üç sebep açısından da, illiyet bağının kesildiği iddiası, sorumlu kişiler tarafından açıkça ispatlanmadıkça kabul edilmemelidir.

 

Sözleşmeden doğan sorumluluğun kurucu unsuru olan kusur; borçlunun mensup olduğu sosyal ve mesleki çevrede yaşayan standart ve normal borçlu tipinin davranışından sapan hukuk düzeninin kınadığı, onaylamadığı bir davranıştır. Bu itibarla benzer işlerde benzer kişiler tarafından gösterilmesi gerekli özeni göstermeyen borçlu kural olarak kusurludur. Gösterilmesi gereken özenin derecesini, borçlunun kendi işlerinde göstermeyi âdet edindiği özen ile makul ve dürüst bir borçlunun benzer işlerde göstereceği özen belirlemektedir. Öte yandan sözleşmeden doğan sorumlulukta zarar ve illiyet bağının ispatı alacaklının üzerinde iken; kusuru ispat yükü alacaklının üzerinde değildir. Sözleşme dışı sorumluluğun aksine burada borçlunun kusursuzluğunu ispat etmesi gerekmektedir. Dolayısıyla borçlu, sözleşmenin ihlalinde kendisine hiçbir kusurun yükletilemeyeceğini, zararlı sonucun meydana gelmemesi için durumun gerekli kıldığı her türlü önlemi aldığını ispat edemezse beklenmedik bir olay sonunda meydana gelen zarardan dahi sorumlu olur.

 

Bankalar, özel yasa ile kurulan ve kendilerine alanlarında çeşitli imtiyazlar tanınan, topladıkları mevduatı ve katılım fonlarını sahteciliklere karşı özenle korumak zorunda olan kuruluşlardır. Bankalar sahip oldukları bu vasıfları sebebiyle bankacılık işlemlerinin güvenilen tarafı konumundadırlar. Bu durum, bankaların bir güven kurumu olarak kabul edilmesini ve bankanın sorumluluğunun özel güven sebebiyle ağırlaştırılmasını gerektirir. O hâlde, bankalar, ağırlaştırılmış sorumluluğun bir gereği olarak objektif özen yükümlülüğü altında bulunmakta olup, hafif kusurlarından dahi sorumludurlar. Ayrıca bu sorumluluğu kaldırmaya yönelik sözleşmeler de geçerli değildir. Zira sorumsuzluk sözleşmesi hükümlerine sınırlama getiren TBK 115/3 ve 116/3. maddeleri gereğince, özel kanun ile kuruldukları ve kendilerine alanlarında çeşitli imtiyazlar tanındığı için bankaların, hafif kusurlarından dolayı ortaya çıkan sorumluluğunu kaldıran sözleşme hükümleri geçersiz olacaktır.

 

Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 18/2. maddesi gereğince; tacir, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli iş adamı gibi hareket etmesi gerekir. Ancak bankaların, tacir olarak bütün işlemlerinde basiretli davranma yükümlülüğü herhangi bir tacirden farklılık arz etmektedir. Bu sebeple bankalardan beklenen basiret ölçüsü ve özen yükümlüğü şüphesiz daha ağırdır. Özellikle birer itimat kurumu olan bankaların, aldıkları mevduatları ve kendilerine teslim edilen kambiyo senetlerini koruma yükümlülüğünün daha da arttığının kabul edilmesi gerekmektedir.

 

Bazı durumlarda ise zarar doğurucu eylem hem borca aykırılık hem de haksız fiil teşkil edebilir. Başka bir deyişle borçlunun zarar görenle arasındaki sözleşmeye aykırı davranışı aynı zamanda genel bir davranış kuralının da ihlâlini teşkil etmekteyse, aynı olayda hem sözleşmeden doğan sorumluluk hem de haksız fiil sorumluluğu söz konusu olacaktır. Açıklanan durumun varlığı hâlinde Türk hukukunda hâkim olan görüş bu iki sorumluluğun yarışması (hakların telâhuku) görüşüdür. Hakların yarışmasında, zarar görenin tazminat istemini isterse sözleşmenin ihlâli isterse haksız fiil hükümlerine dayandırma yönünde bir tercih hakkının bulunduğu; dayanılan hukukî sebep açıkça belirtilmediyse, hâkimin önüne gelen olay bakımından hangi sorumluluk hâli zarar gören lehine ise o hükümleri bir bütün olarak uygulaması gerektiği kabul edilir.

 

Somut olay değerlendirildiğinde; davacının hamili olduğu 22.09.2008 ödeme tarihli 4.500TL bedelli, lehtarı ve dolayısıyla cirantası dava dışı B. A. olan dava konusu bononun, borçlusu olan keşideci .... Turizm Otelcilik Seyahat ve Yatırım İşletmeleri İnşaat Ticaret Sanayi Ltd. Şti.’nden tahsili amacıyla davalı bankaya tevdi edildiği, ancak dava konusu bononun davalı banka nezdinde iken kaybolduğu, bunun üzerine davacının talebi doğrultusunda Konya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 14.02.2013 tarihli ve 2012/898 E., 2013/170 K. sayılı kararıyla dava konusu bononun iptaline karar verildiği, zayi olan bononun iptali sonrasında davacı tarafından bono borçlusu şirket aleyhine Konya 3. İcra Müdürlüğünün 2013/1216 E. sayılı dosyası üzerinden icra takibinin başlatıldığı ancak borçlunun menkul ve gayrimenkul varlığı bulunmadığından anılan icra takibine konu alacağın tahsil edilemediği sabittir.

 

Davalı banka, aralarındaki sözleşme gereğince davacı tarafından kendisine teslim edilen bonoyu kaybederek objektif özen yükümlülüğüne açıkça aykırı davranmıştır. Davacı tarafından bono borçlusu/keşidecisi aleyhine yapılan takip gözetildiğinde yapılması gereken tüm hususlar yerine getirilmesine rağmen davacının alacağına kavuşamadığı ve dolayısıyla davacının zararının varlığının aşikâr olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte davalı bankanın bu zarardan sorumlu tutulabilmesi için davalının borca aykırı eylemi ile davacının oluşan bu zararı arasında illiyet bağının bulunması gerekir. Başka bir deyişle uygun illiyet bağının varlığı için davalının eylemi olmasaydı davacının, dava konusu bononun vade tarihi itibariyle alacağına kavuşma ihtimali bulunmalıdır. Eğer dava konusu bono kaybedilmeseydi dahi davacının gerekli hukukî yollara başvurmasına rağmen alacağına kavuşmasının mümkün olmadığı sonucuna varılıyorsa illiyet bağının varlığından bahsedilemeyecektir. Bu kapsamda davalı bankanın bononun kaybedilmesi nedeniyle sorumlu olması için, hamilin zayi nedeniyle alacağını ispatlayamaması veya ispat zorluğu çekilmediği hâlde, bononun vade tarihi ile icra takip tarihi arasında borçluların mallarını ellerinden çıkarması nedeniyle gerek bono borçlusu ve gerekse akdi ilişkisi olan borçlularından alacağını tahsil edememesi gerekir.

 

Bu doğrultuda her ne kadar dava konusu bononun lehtarına/cirantasına başvurulup başvurulmadığı araştırılıp davacının bono bedelini tahsil imkânının bulunup bulunmadığı belirtilerek hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozma kararı verilmiş ise de; dosya kapsamında yapılan incelemede davacı ile dava konusu bononun lehtarı/cirantası arasındaki ticari ilişkinin mevcudiyetine dair kaybedilen bonodan başka herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır. Bunun yanında dava konusu zayi olan bononun protesto evrakının da dosyaya sunulamaması nazara alındığında, bononun lehtarına/cirantasına karşı bono bedelinin tahsili için takip yapılması imkânı bulunmadığı gibi protesto evrakının bulunması hâlinde dahi dava konusu bononun davalı banka tarafından kaybedilmiş olması nedeniyle de lehtara/cirantaya karşı bonoya dayalı takip işlemi yapılması mümkün değildir. Dolayısıyla davacı tarafın, bononun davalı banka tarafından kaybedilerek zayi edilmesi sebebiyle bononun lehtarı/cirantası ile arasındaki ticari ilişkiden doğan alacağını ispat imkânını yitirmiş olması nazara alındığında, bono bedelinin keşideci şirket yanında bononun lehtarından/cirantasından tahsilinin de mümkün olmadığı açıktır.

 

O hâlde, zayi olan dava konusu bononun keşidecisi şirketin, bononun vade tarihine yakın tarihlerdeki banka hesap hareketlerine göre bono bedelini ve fer’îlerini karşılayacak miktarda malvarlığı bulunmasına rağmen davalı bankanın objektif özen yükümlülüğüne aykırı fiili ile dava konusu bononun kaybedilmesi sonucu davacının, bono keşidecisi şirketten alacağını tahsil imkânını yitirerek zarara uğradığı açıktır. Bunun yanında davacının, dava konusu bononun lehtarı/cirantası ile arasındaki akdi ilişkiye dair dava konusu zayi olan bonodan başka herhangi bir bilgi veya belgenin bulunmaması ve ispat zorluğu nedeniyle bononun lehtarından/cirantasından da alacağını tahsil imkânını yitirmiş olması nazara alındığında, bononun kaybedilerek zayi edilmesi sonucu ortaya çıkan zarar nedeniyle davalı banka aleyhine tazminata hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

Hits: 923

FORUM

GÜÇLENDİRME RUHSATI
(Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 13.1.2024 tarihli Resmi Gazetede yayınlandı. BU yönetmeliğin 2. Maddesi, aynı yönetmeliğin ...
MURİS MUVAZAASI HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI MİRAS PAYI ORANINDA TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ
Muvazaa, pozitif hukukumuzda 6098 Sayılı Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenmiş ve anılan maddenin birinci fıkrasında; "Bir sözleşmenin türünün ve ...
ÖNALIM HAKKI ? PAYLI MÜLKİYET ? HİBE ? MUVAZAA
Paylı mülkiyette paydaşlar arasında ortak idare ve kullanma durumu söz konusu olduğundan paydaşların birbirlerini bilmeleri ve tanımaları önem taşımaktadır. Bu ihtiyacın ...
MURİS MUVAZAASI HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI MİRAS PAYI ORANINDA TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir. Muvazaa; tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacı ...
KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA NEDENİNE DAYALI TAZMİNAT
Konuya ilişkin ilk yasal düzenleme 31.08.1956 tarihli ve 6830 Sayılı İstimlak Kanunu'nda yer almakta olup, anılan Kanun'un “Müddetler ve Merci” başlıklı 14. maddesinde; ...
TOPRAK KORUMA VE ARAZİ KULLANIMI KANUNU- ÖNALIM
Dava, 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 8/1 maddesinin ikinci fıkrası kapsamında önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Bilindiği üzere ...
AKDİ SORUMLULUĞUN KOŞULLARI (HGK. 14.12.2021, 649/1659)
Sözleşmeden doğan sorumluluğun şartları; borçlunun borca aykırı davranması, bu aykırı davranış nedeniyle bir zararın doğması, aykırı davranış ile zarar arasında uygun ...
AKDE TAHAMMÜL SÜRESİ
Taraflar arasında düzenlenen 05.01.2006 tarihli Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı inşaat Sözleşmesine göre mülkiyeti davacıya ait olan ...
BORCUN GEREĞİ GİBİ İFA EDİLMEMESİ
Alacaklı dilerse satılanı redde hazır olduğunu beyanla satımın feshini, dilerse satılanı alıkoyup satış parasından indirim yapılmasını talep edebilir. Veya misli eşya satımında ...
BEKLENMEDİK HALDEN (KAZADAN) SORUMLULUK
Direnime düşen borçlu, beklenmedik durum nedeniyle doğacak zarardan sorumludur. Borçlu, direnime düşmekte kusuru olmadığını veya borcunu zamanında yerine getirmiş ...
31.12.1981 TARİHİNDEN ÖNCE ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN ARAZİLER
1.                   31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 2. maddesinin birinci ...
YALIN ORTAKLIĞA TOPLU BAKIŞ
ü  Yalın ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK. ...
YÜKLENİCİNİN ÖZEN BORCU (15. HD. 17.6.2021, 1532/2837)
Dava, davalı ... ile davacıların murisi ... arasında kurulan eser sözleşmesinin ifası sırasında, ...'in elektrik akımına kapılarak ölmesi sebebiyle destekten yoksunluk nedeniyle ...
MURİS MUVAZAASI HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI MİRAS PAYI ORANINDA TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. muvazaa; tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacı ile ve ...
ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ-MUHTESAT
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte ...
DAVA AÇMA SÜRELERİ
ÖZEL DAVA AÇMA SÜRESİNE TABİ BİR İDARİ İŞLEMDE DAVA AÇMA SÜRESİ GÖSTERİLMEMİŞSE VERGİ MAHKEMELERİNDE 30 GÜNLÜK, DANIŞTAY VE İDARE ...
MENFİ TESPİT DAVASINDA İSPAT YÜKÜ ((HGK. 8.2.2022, 659)82):
Menfi tespit davası, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası ...
TÜZELKİŞİLİK PERDESİNİN ARALANMASI (HGK. 8.2.2022, 659/82)
   Tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisine değinmek gerekirse; bu teori ancak istisnai ve sınırlı durumlarda titizlikle uygulanması gereken bir teoridir. Bu teoriye ...
KAMBİYO SENETLERİNDE (ÇEKTE) MENFİ TESPİT (HGK. 8.2.2022, 659/82)
   Kıymetli evrak öyle senetlerdir ki, bunlarda mündemiç olan hak senetten ayrı olarak dermeyan edilemediği gibi başkalarına da devredilemez (TTK. md. ...
KAMBİYO SENETLERİNDE BEDELSİZLİK İDDİASI (HGK. 8.2.2022, 659/82)
   Bedelsizlik iddiası, bir kişisel def'idir. Bedelsizlik bir kişisel def'i olduğundan düzenleyen tarafından kural olarak ancak senet lehtarına karşı ileri ...
TECDİT/YENİLEME (HGK. 8.2.2022, 659/82)
Yenileme, dar anlamda borcu sona erdiren sebeplerden biridir. Borcun yenilenmesi alacaklı ile borçlu arasında yapılacak bir sözleşme ile gerçekleşir. Bir borcun yerine ...
KOOPERATİFTEN İHRAÇ KARARI (6. HD. 21.3.2022, 1329/1491)
 Dava, kooperatif yönetim kurulu tarafından verilen ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. İhraç kararına dayanak ihtarnamelerde istenen borcun gerçek borcu ...
PROTESTO/SAKAT PROTESTO/HAKSIZ PROTESTO
Protesto, olumlu veya olumsuz bir edimin ifasına davet, tazminat talebi, karşı tarafın taleplerinin reddi gibi amaçlarla noter vasıtasıyla gönderilen tek taraflı bir irade ...
UYARLAMANIN KOŞULLARI (İŞLEM TEMELİNİN ÇÖKMESİ)
TBK’nun 138. maddesinde “Aşın İfa Güçlüğü” başlığı altında “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve ...
KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN ÖDENMESİ İSTEMİ - OBJEKTİF ÖLÇÜLERİN BELİRLENMESİ SURETİYLE TAŞINMAZ BEDELİ TESPİT EDİLEREK UYUŞMAZLIĞIN ESASI HAKKINDA YENİDEN KARAR VERİLMESİ
İdare Mahkemesince, ü  öncelikle sorumlu idare/idareler belirlenerek, ü  uyuşmazlığa konu taşınmazdaki tasarruf imkanının mülkiyet hakkının özüne ...
KİRA SÖZLEŞMESİNİN UZAMASI (HGK. 25.5.2021, 458/614)
Kira sözleşmesi kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanılmasıyla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan ...
MUVAZAA-MURİS MUVAZAASI (HGK. 7.10.2021, 485-1188)
   Bir sözleşmenin türünün ve içeriğinin belirlenmesinde ve yorumlanmasında, tarafların yanlışlıkla veya gerçek amaçlarını gizlemek ...
MUHATABIN ADRESTE BULUNMAMASI - USULSÜZ TEBLİGAT
Uyuşmazlık, davalı idare vekilinin ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararının 16.04.2018 tarihinde öğrenildiği iddiası karşısında, davalı idare vekiline gerekçeli ...
TAPU SİCİLİNİN ALENİYETİ
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava konusu bağımsız bölüm üzerindeki haciz şerhlerinin kaldırılıp kaldırılamayacağı noktasında toplanmaktadır.Arsa payı karşılığı ...
İLAMLI İCRA TAKİBİNE DAYANAK MENFİ TESPİT (İSTİRDAT) İLAMININ KESİNLEŞMEDEN İCRA TAKİBİNE KONU EDİLİP EDİLEMEYECEĞİ
Alacaklının ilamlı icra takibi yapabilmesi için elinde bir mahkeme ilamı ya da kanunların bu kuvvete sahip kıldığı bir belgenin bulunması gerekir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri ...
SÖZLEŞMENİN HAKSIZ FESHİ NEDENİYLE MÜSPET VE MENFİ ZARARLARIN TAZMİNİ İSTEMİ
Davacı yüklenici davalı iş sahibi olup yapılan ihale sonucunda taraflar arasında ... ili ... ilçesi ... Mah. 685 ada 27 parsel üzerinde Sosyal ve Kültürel Hizmet ...
TAPU TAHSİS BELGESİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL İKİNCİ KADEMEDE TAZMİNAT İSTEMİ (14. HD. 2.12.2020, 2127/8027).
Uygulamada kısaca, İmar Affı Kanunu olarak bilinen 2981 sayılı Yasanın 1. maddesi hükmüne göre kanunun amacı, imar ve gecekondu mevzuatına aykırı olarak inşa edilmiş ...
İNANÇLI İŞLEME DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ (14. HD. 19.11.2020, 17809/7504).
İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç ...
MALZEME SAHİBİNİN TESCİL İSTEMİ (14. HD. 24.11.2020, 18788/7688).
Tapu Kanunu 26. Borçlar Kanununun 237. Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddeleri uyarınca; tapulu taşınmazın satışını amaçlayan sözleşme anılan ...
İFA YERİNE OLUMLU ZARARIN HESAPLANMA ZAMANI
  İfa yerine olumlu zararlarını isteyebilecekleri, bu zararın borçlunun temerrüde düştüğü güne göre hesaplanacağı ve bunun da davacıların hak ...
GİDER AVANSININ YATIRILMAMASI
  HMK'nın 324. maddesinde ; “Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak ...
HARÇ EKSİKLİĞİ ? DOSYANIN İŞLEMDEN KALDIRILMASI
  Dava konusunun belirli bir değere ilişkin olması nedeniyle bir başka deyişle para veya para ile değerlendirilen bir şey ile ilgili bir dava olması nedeniyle 492 Sayılı ...
YÜKLENİCİYE TAPU DEVİR YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜN YERİNE GETİRİLMEMESİ * BU NEDENLE SÖZLEŞMENİN ÖNGÖRDÜĞÜ CEZA KOŞULUNUN İSTENMESİ
  Davacı şirket yüklenici, davalılar arsa sahipleridir. ... 3. Noterliği'nin 02.07.2012 gün 7782 yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat ...
MAKUL BEKLEME SÜRESİ
  Davacılar davalarında, davalı yüklenici şirket ile aralarında 05.09.2005 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme uyarınca ...
YÜKLENİCİNİN EDİMİNİ YERİNE GETİRİLMEMESİ HALİNDE, TEMLİK ALACAKLISI TAPU İPTAL VE TESCİL DAVASINI ARSA SAHİBİNE YÖNELTEMEZ
Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükler. Buradaki öncelikli borç arsa sahibine aittir. Her ...
3194 SAYILI İMAR KANUNU?NDA BAKANLIĞIN BAZI YETKİLERİ
İmar Planları; Nâzım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye ...
ÖZEL ORMANLARDA YAPILAŞMA
  ÖZEL ORMANLARDA YAPILAŞMA[1]    I-) TEMAL İLKELER   Özel ormanlarda ve tüzel kişiliği bulunan kamu kuruluşlarına ait ormanlarda Orman Kanunu'nun ...
USULİ FORMALİTELER
Prof. Mustafa Reşit Belgesay, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu adlı kitabını 1947 yılında yayınlarken[1], kitabının bir yerinde “seri ve emin adalet” konusunda şöyle ...
TEMİNAT MEKTUBUNUN DEPO EDİLMESİ İÇİN İHTİYATİ HACİZ KARARI VERİLEBİLİR Mİ
Bankalarca verilen teminat mektupları, Bankacılık Kanunu uygulamasında kredi sayılır (Bankacılık Kanunu md. 48).  Banka, teminatı veren’dir. Bankanın taahhüdü, temel ...
TEMİNAT MEKTUBUNUN DEPO EDİLMESİ İÇİN İHTİYATİ HACİZ KARARI VERİLEBİLİR Mİ
Bankalarca verilen teminat mektupları, Bankacılık Kanunu uygulamasında kredi sayılır (Bankacılık Kanunu md. 48).  Banka, teminatı veren’dir. Bankanın taahhüdü, temel ...
TAPU TAHSİS BELGESİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL MÜMKÜN OLMADIĞI TAKDİRDE TAZMİNAT İSTEMİ,DENKLEŞTİRİCİ ADALET İLKESİ
Uygulamada kısaca, İmar Affı Kanunu olarak bilinen ve 08.03.1984 tarihinde yürürlüğe giren 2981 Sayılı Kanun'un 1. maddesi hükmüne göre kanunun amacı imar ve ...
KİRA PARASININ UYARLANMASI
1.       Temel ilke, koşullar değişmiş olsa bile (sözleşme koşulları borçlu için sonradan ağırlaşmış, edimler dengesi sonradan ...
GABİN
Taraflar arasında Bolu 6.Noterliğine ait 27.12.2017 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile; davalıların hissedarı oldukları Bolu ili, Merkez ilçe, Paşaköy ...
İŞ SAHİBİNİN "GÖRDÜĞÜM LÜZUM ÜZERİNE" DİYEREK APKİS'Nİ BOZMASININ AĞIR FATURASI=YÜKLENİCİNİN OLUMLU + OLUMSUZ ZARARLARININ TOPLAMINI ÖDEMEK
Taraflar arasında karşılıklı edimleri içeren ve üstün yönü ile eser sözleşmesi niteliğinde bulunan geçerli ve tarafları bağlayıcı karma bir akit ...
BİTİŞİKTE BULUNAN VE HATALI YAPILAN BİNANIN VERDİĞİ ZARARIN TAZMİNİ
Davacı, B... Sokakta bulunan Çakır Apartmanının 1 numaralı dairesinde hissesi oranında iki dükkana malik olup, söz konusu binanın bitişiğinde bulunan 626 ada, 160 parsel ...
MURİS MUVAZAASI
Bir kimsenin; mirasını miras hakkından yoksun etmek amacıyla, gerçekte bağışlamak istediği, tapu sicilinde kayıtlı taşınmaz malı hakkında tapu sicil memuru önünde ...
YÜKLENİCİ, BİR GEÇERSİZ SÖZLEŞME İLİŞKİSİNDE, GERÇEKLEŞTİRDİĞİ İMALATTAN DOLAYI İMALAT BEDELİNİ İSTEYEBİLİR Mİ? BU BEDELİN İÇİNDE KÂR DA VAR MIDIR?
YÜKLENİCİ, BİR GEÇERSİZ SÖZLEŞME İLİŞKİSİNDE, GERÇEKLEŞTİRDİĞİ İMALATTAN DOLAYI İMALAT BEDELİNİ İSTEYEBİLİR Mİ? BU BEDELİN İÇİNDE KÂR DA ...
DAİRELERİN KÜÇÜK YAPILMASI NEDENİYLE MEYDANA GELEN DEĞER KAYBININ İSTENMESİ
Binada var olan eksik işler bedeline hükmedilmediğine göre artık binadaki eksik işler nedeniyle değer kaybının varlığından söz edilemez. Ne var ki sözleşme ekleri ve ...
SÖZLEŞMENİN GERİYE VEYA İLERİYE ETKİLİ OLARAK BOZULMASI
Sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra tarafların sözleşmenin etkisinden kurtulmaları, başka bir anlatımla, sözleşme ilişkisinin tasfiyesi gerekir.  Sözleşme ...
TİCARİ DEFTERLERİN İSPAT GÜCÜ
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan ...
FAİZ-AVANS FAİZİ
Faiz: Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat ...
BELİRSİZ ALACAK DAVASI
Davanın belirsiz alacak davası türünde açılabilmesi için, davanın açıldığı tarih itibariyle uyuşmazlığa konu alacağın miktar veya değerinin tam ve kesin ...
ŞEKİL EKSİKLİĞİNİN ÖNE SÜRÜLMESİ
Mahkeme gerekçesinde de kabul edildiği üzere tapuda pay devri içeren inşaat yapım sözleşmelerinin geçerli olabilmesi için, TMK'nın 706, BK'nın 213, TK'nın ...
EKSİK VE KUSURLU İŞLER BEDELİ YÜKLENİCİYE YÜKLENECEKSE SÖZLEŞME BEDELİNİN DE KENDİSİNE ÖDENMESI GEREKİR
Taraflar arasında yapılan 3.12.1979 tarihli sözleşmenin 15. maddesinde eserin götürü bedeli ( 710.000 ) lira olarak kabul edilmiş, ödemeler hususunda davacı işveren ...
YÜKLENİCİYE VEKALETNAME VERİLMEZSE TESLİM SÜRESİNİN İŞLEMEYECEĞİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME HÜKMÜ
Taraflar arasında akdedilen 26.4.1978 ve 13.3.1979 tarihli sözleşmelerde kat karşılığı davalıların yükümlendiği inşaatın 30.9.1980 tarihinde bitirilip davacılara isabet ...
YÖNETİCİNİN YÜKLENİCİYE DAVA AÇMA HAKKI
Taraf sıfatı, bir başka deyişle husumet ehliyeti; dava konusu hak ile kişiler arasındaki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup ...
YÜKLENİCİNİN APARTMAN YÖNETİCİSİ ALEYHİNE DAVA AÇMASI
Somut olayda, dava dışı Apartman Yöneticiliğine kat malikleri kurulu kararı ile binanın çatısının komple yapımı, asansörlerin yeşil etiket olacak şekilde yapılması, ...
YÜKLENİCİNİN İFLAS ETMESİ, ALACAĞIN İFLAS MASASINA BİLDİRİLMESİ, KAYIT KABUL
Acele durumlar ayrık olmak üzere müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından on gün sonra devam olunabilir. Dava durduğu ...
KİRA BEDELİNİN UYARLANMASI
Sözleşme Hukukuna egemen olan sözleşmeye bağlılık  ilkesi hukukumuzda da kabul edilmiştir. Bu ilkeye göre, sözleşme yapıldığı andaki gibi aynen uygulanmalıdır. ...
TAMAMLANMA ORAN %10'U ALTINDA İSE BU ORANDA YÜKLENİCİ PAYINA DÜŞEN BAĞIMSIZ BİRİMLERİN SATIŞININ İDARENİN İZNİYLE YAPILMASI
 7181 Sayılı Yasanın 24. Maddesiyle 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 6 ncı maddesine eklenen 13 fıkrasında[1], Afet ...
KENTSEL DÖNÜŞÜM SÖZLEŞMELERİNİN FESHİ
7181 Sayılı Yasanın 24. Maddesiyle 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 6 ncı maddesine eklenen 14 fıkrasında[1], TBK. md. ...
MÜTEAHHİDİN PAYINA DÜŞEN DAİRENİN ARSA SAHİBİNE SATILDIĞI İDDİASI
 Taraflar arasında 29.3.1973 günlü sözleşme ile arsa payı karşılığında bina yapımı konusunda bir ilişki kurulmuştur. Davacılar, yüklenicidir ve sözleşme ...
İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİN SÜRESİZ HALE GELMESİ
 Asıl dava, eser sözleşmesinin feshi ile bu sözleşme sebebiyle verilen bonoların iptal ve senetlerin iadesi istemine; birleşen dava ise, aynı sözleşme gereğince ...
TEMİNAT GÖSTERME BORCU İÇİN İHTİYATİ HACİZ KARARI VERİLEMEZ
Bankanın sıfatı teminatı veren olduğundan, taahhüdün, esas sözleşmeyi yapan taraflardan ve esas akitten ayrı ve tamamen müstakil olduğunu, banka taahhüdünün ...
YAPI KAYIT BELGESİNİN ALINMASI, YASALLIK İÇİN YETERLİ DEĞİLDİR
Bazı istisnalar dışında, bütün yapılar için belediye veya valiliklerden yapı ruhsatı alınması zorunludur. Yapı ruhsatı ise, ancak projelerine, imar plânı ve ...
ALACAĞIN DEVRİ İLE DAVA KONUSUNUN DEVRİ AYNI ŞEY MİDİR?
 Dava, davacı yüklenici şirket ile davalı iş sahibi ... arasında imzalanan eser sözleşmesinden kaynaklanan geçici kabul ve haksız kesintiler ile süre uzatımı ...
ARSA PAYI DÜZELTİM DAVASI
"634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 5711 sayılı Kanunla değişik 3. maddesi hükmüne göre; “Kat mülkiyeti ve kat irtifakı, bu mülkiyete konu olan ...
SÖZLEŞMEDE KARARLAŞTIRILANDAN FAZLA VE DAHA KALİTELİ MALZEME KULLANARAK YAPILAN İŞLERİN BEDELİ * BAĞIMSIZ BÖLÜMLERE YAPILAN FAZLA İMALAT
 Yüklenici kendi iradesiyle inşaatın tamamına ve bu kapsamda arsa sahiplerine ve kendisine verilen bağımsız bölümlere aynen yansıtılan değer artırıcı işler yapması ...
İNŞAAT SÖZLEŞMESİ İLERİYE ETKİLİ OLARAK BOZULMUŞSA, TASFİYE YAPMAK GEREKİR
 Asıl dava, Kat Karşılığı İnşaat Yapım ve Satış Vaadi Sözleşmesinin ve buna ek yapılan sözleşmenin feshinin tespiti, davalıların inşaata müdahalelerinin ...
GECİKİLEN SÜRENİN TAMAMI İÇİN GECİKME CEZASI İSTENEBİLİR Mİ?
 1. Yüklenici direnime düştüğünde, iş sahibi zamanaşımı süresi içinde, sözleşmede yazılı olan ceza koşulunu isteyebilir. 2. İş sahibinin direnim ...
YÜKLENİCİNİN BEDELİ HAK ETMESİ
 İş sahibinin ödemeyi borçlandığı bir bedel karşılığında yüklenicinin bir eser meydana getirip teslim etmeyi üstlendiği sözleşmeye "eser ...
TAPU TAHSİS BELGESİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL OLMADIĞI TAKDİRDE TAZMİNAT İSTEMİ
 Tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı ...
İŞ SAHİBİ İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİ GERİYE ETKİLİ OLARAK BOZDUĞUNDA, YÜKLENİCİYE, YAPTIĞI KISIMLA ORANTILI BİR PAY VERİLEBİLİR Mİ?
 Kusuru ile borçlu direnimine düşen yüklenicinin, arsa payı karşılığında kat yapımı sözleşmesinin bozulmasına neden olması durumunda, sözleşme ilişkisi ...
ÖN ALIM HAKKI-FİİLİ TAKSİM-HAKKIN KÖTÜYE KULLANILMASI
 Yasal ön alım hakkı, paylı mülkiyette bir paydaşın, taşınmaz mal üzerindeki payını tamamen veya kısmen üçüncü bir kişiye satması halinde, diğer ...
6306 saylı KENTSEL DÖNÜŞÜM KANUNU "YA 2/3 ÇOĞUNLUĞA UYACAKSIN YA TERK EDECEKSİN"
SOMUT OLAY: Davacı ve davalılar, bağımsız bölümlere sahip oldukları  (...) Tapu bilgilerinde kayıtlı parsel numaralı kat mülkiyetine tabi apartman hakkında, bir malikin ...
SORUNA 6306 SAYILI KANUN MU YOKSA 634 SAYILI KAT MÜLKİYETİ KANUNU MU UYGULANACAKTIR?
Her türlü önemli yönetim işinde kat maliklerince oybirliği ile karar alınması gerekir (634 s. Kanun md. 45).   Her bir paydaş, eşyayı bir zarar tehlikesinden veya ...
DÜZEN, SADECE DÜZENİN ÇİĞNENMESİNE VERİLECEK CEZANIN YARATTIĞI KORKUYLA SAĞLANAMAZ
 Ülkemizin bağımsızlığını kazananlar, devletin nihai amacının yeteneklerini geliştirmeleri için halkı özgür kılmak ve ülkenin yönetiminde aklın ...
KENTSEL DÖNÜŞÜMDE SATIŞ SÜRECİ
 a.      Bu payın satış işlemlerini Bakanlık (Bakanlığa bağlı müdürlük) yürütecektir.   b.      ...
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ VE SAVUNMA DOKUNULMAZLIĞI
 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) göre, ifade özgürlüğü demokratik toplumun temelini oluşturan ana unsurlardan ve toplumun ilerlemesi ve bireyin ...
OSMAN BAHADIR: YEMİNİN TARİHTEKİ ROLÜ
Yemin etmek, kişinin doğruyu söylediğine ya da bir sözü yerine getireceğine dair bir kutsal değere atıfta bulunması veya onu şahit göstermesidir. Yemin ile kutsal ...
İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİN GERİYE VEYA İLERİYE ETKİLİ OLARAK BOZULMASI
 Yüklenicinin kendi kusuruyla işi teslim gününde bitirmeyerek direnime düşmesinin hukuki sonuçları hakkında Borçlar Kanunu`nda özel bir hüküm ...
İNŞAAT HUKUKU SORUNLARINDA SÖZLEŞME İLE SORUMLULUKTAN KURTULMA
Borçlunun ağır kusurundan sorumlu olmayacağına ilişkin önceden yapılan anlaşma kesin olarak hükümsüzdür. Borçlunun alacaklı ile hizmet ...
GÜNEŞ GÜRSELER: CMK DEĞİŞİKLİĞİ KAMUOYUNDAN NASIL KAÇIRILDI?
Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğü beş yıl ertelenen tutukluk süresine ilişkin 102 nci ve 252/2 nci maddelerinin 2011 yılı ile birlikte ...
ANAYASA DEĞİŞİKLİK ÖNERİSİ YARGI REFORMU SAYILABİLİR Mİ?
Konuyu açıklamadan önce, yargının gerçeklerine bakmakta yarar vardır: DANIŞTAY DAVA DAİRELERİNE, 2008 YILINDA, bir önceki yıldan devredilenle birlikte, ...