Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Olayda, arsa sahiplerince daha önce açılan geriye etkili fesih ve tapu iptal tescil davasından sonra, yüklenici kooperatifin inşaatlara devam ederek, konutları arsa sahiplerine teslim etmiş olması olgusu, tarafların, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ilişkisinin devamı yönünde irade ortaya koyduklarını, sözleşmenin ifa ile sonuçlanmasını beklediklerini gösterir. Uyuşmazlığın ortaya çıkan bu yeni hukuksal durum nazara alınarak çözümlenmesi gerekir. Bu durumda, gerekirse mahallinde yeni bir keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak, davacı yüklenici kooperatifin edimlerini tam olarak yerine getirip getirmediği, işbu dava konusu taşınmazların tapularına kısmen ya da tamamen hak kazanıp kazanmadığı incelenip araştırılarak, asıl davada sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekir (23. HD. 8.9.2020, 1540/2669).