Danıştay 6. Daire, 23.5.2000, 5620/3259
~ 30.03.2010 ~
Dosyanın incelenmesinden, davacının hissedarı bulunduğu 12 sayılı parseldeki yapıya ait 10.1.1978 onay tarihli projenin 28.2.1968 tarihli imar planına göre verilen imar durumuna dayandığı, bitişik nizam H=24,50 m. irtifalı yapılaşma hakkına sahip uyuşmazlık konusu 14 sayılı parsele ait dava konusu 30.3.1993 günlü. 93/1-23 sayılı inşaat ruhsatının da aynı imar planı uyarınca verildiği davacının onaylı projesine aykırı olarak arka bahçe mesafesini 2,5 metre bırakacak şekilde binasında yaptığı eklentinin davalı belediyece imar affı kapsamında ruhsata bağlandığı, komşu 14 sayılı parseldeki mevcut binanın yıkıldığı ve yerine imar planı uyarınca verilen inşaat ruhsatına dayalı olarak uyuşmazlığa esas binanın yapıldığı anlaşılmaktadır. İdare mahkemesince karara esas alınan bilirkişi raporunda da, uyuşmazlık konusu taşınmazın bulunduğu yapı adasının yoğunluğunun ve arka çizgi düzenlemesinin 1968 tarihli planı ile gerçekleştiği, komşu 14 sayılı parsele ait imar durumunun plandaki ara cephe yaklaşma sınırına uygun verildiği ancak, davacının parselinin arka cephesinde, 1968 imar planındaki mevcut arka cephe çizgisine aykırı bir şekilde ek yapıldığı ve bu eklentinin imar affından yararlanarak ruhsata bağlandığı, arka cephe çizgisi davacı tarafından her ne kadar plana aykırı olarak teşekkül ettirilmiş olsa bile, ruhsata bağlandığından davalı idarece oluşmuş bu yeni yapı düzeni dikkate alınarak arka cephe hattının yeniden düzenlenmesi gerektiği belirtilmiş bulunmaktadır. İmar planları, planlanan yörenin bugünkü durumunun, olanaklarının ve ilerideki gelişmesinin gerçeğe en yakın şekilde saptanabilmesi için coğrafi veriler, beldenin kullanılışı, donatımı ve mali bilgiler gibi konularda yapılacak araştırma ve anket çalışmaları sonucu elde edilecek bilgiler ışığında, çeşitli kentsel işlevler arasında var olan ya da sağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi çözüm yollarını bulmak belde halkına iyi yasama düzeni ve koşulları sağlamak amacıyla kentin kendine özgü yaşayış biçimi ve karakteri, nüfus, alan ve yapı ilişkileri, yörenin gerek çevresiyle ve gerekse çeşitli alanları arasında olan -bağlantıları, halkın sosyal ve kültürel gereksinimleri, güvenlik ve sağlığı ile ilgili konular göz önüne alınarak hazırlanır. Diğer taraftan, 2981 sayılı Kanunun amacı, imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapıların muhafaza edilebilecek durumda iseler aynen korunmasını sağlamaktır. Bu bakımdan, imar affından yararlanarak ruhsata bağlanan ve imar mevzuatına aykırı olarak yapılmış bulunan yapıların imar durumu dikkate alınarak imar planlarının yapılmayacağı tartışmasızdır. Olayda ise, 1968 onanlı imar planına uygun olarak verilen inşaat ruhsatı uyarınca uyuşmazlık konusu binanın yapılması, davacının bağımsız bölüm maliki olduğu binanın ise aynı imar planına aykırı olarak tamamlanması söz konusudur.
Hits: 14256