KİTAP
İnşaat Hukuku Kitabı

KAMULAŞTIRMADA MAL SAHİBİNİN GERİ ALMA HAKKI

~ 08.05.2010 ~
KAMULAŞTIRMADA MAL SAHİBİNİN GERİ ALMA HAKKI
(HGK. 14.11.2007, 810/849)
ÖZET : Davacı, kamulaştırılan taşınmazın amacına uygun kullanılmadığını, idarece kiraya verilerek gelir elde edildiğini belirterek Kamulaştırma Kanununun 23. maddesi uyarınca taşınmazın iadesini istemiştir.
Dava konusu taşınmazın, Medresenin bu cephesinin orijinal durumunu elde edebilmek amacı ile mevcut yapıların irtifaının sınırlandırması için kamulaştırıldığı belirgin olup, bu amaca yönelik olarak aynen muhafaza edildiği anlaşıldığından, artık kamulaştırma amacına uygun tahsis yapılmadığından söz edilmesi olanağının bulunmadığı; esasen Kentsel ve Tarihi Sit Alanlarına ilişkin Koruma Amaçlı İmar Planlarının onaylanmasını bekleyen davalı idarenin, bu plan tamamlanmadan kendiliğinden her hangi bir işlem ve faaliyette bulunma yetkisinin de olmadığı; dolayısıyla Kamulaştırma Kanununun 23. maddesinde öngörülen koşullar oluşmadığından, geri alma davasının dinlenemeyeceği açıktır.
KARAR : Dava, Kamulaştırma Kanununun 23. maddesine göre taşınmazın geri alım istemine ilişkindir.
B ... A... C... A... Vakfından F ... K... Medresenin koruma alam içinde yer alan dava konusu 52 ada 5 parsel sayılı taşınmazın, tapuda davacı adına kayıtlı iken, bu taşınmaza bitişik ve komşu 52 ada 20 parseldeki Medresenin görünümünün tam olarak ortaya çıkarılması, çevreden zarar görmesinin önlenmesi ve kullanmada kolaylık sağlanabilmesi amacıyla, dava dışı 52 ada 6, 7, 8 ve 9 sayılı parseller ile birlikte davalı idarece 20.12.1988 tarihinde kamulaştırıldığı; kamulaştırma kararına dayanak teşkil eden Kültür ve Turizm Bakanlığı 1...1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nun 5.10.1988 gün ve 565 sayılı Kararında, "52 ada 20 parseldeki C ... Medresesine A... Caddesinden bitişik 5 sayılı parsel üzerindeki taşınmazdan, medresenin bu cephesinin orijinal durumunu elde edebilmek amacı ile sınırlandırılmasına, eldeki belgelere göre bu noktayı da içerecek ve yeni fonksiyonunu da belirten restorasyon projesinin Kurula getirilmesine" ve ayrıca "10 sayılı parseldeki taşınmazın korunulacak bir tarihi esere komşu olmasına rağmen medresenin irtifaını geçecek şekilde nasıl ruhsat verildiğinin belediyesinden sorulmasına, 6-7-8-9 sayılı parsellerin C ... Medresesinin bütünlüğünü korumak amacı ile istimlakinin yararlı olacağı hususunun tavsiye olarak bildirilmesine" dair karar verildiği; kamulaştırma nedeniyle 21.5.1991 tarihinde idare adına hükmen tescil edilen taşınmaza 5.5.1991 tarihinde davalı idarece fiilen el atıldığı anlaşılmaktadır.
Yine, 1... 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarım Koruma Kurulu'nun 12.7.1995 gün- 6848 sayılı kararı ile belirlenen Kentsel ve Tarihi Sit Alanında kalan S ... Medresesi ve komşu parsellerinde koruma planı onaylanana kadar geçecek süre içinde Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu'nun kentsel sitlere ilişkin alınış bulunduğu 19.4.1996 gün ve 419 sayılı ilke kararırının 2-c maddesi gereği; yeni yapıların bulunduğu sokaktaki ya da imar adasındaki tescilli yapılardan daha yüksek olamayacağına ve korunması öngörülen kentsel silueti olumsuz etkileyecek konum ve yükseklikte yeni yapı yapılamayacağına, ayrıca aynı ilke kararının3-a maddesinde de Koruma Amaçlı İmar Planı onaylanmış Kentsel Sit Alanları'nda korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı parseline komşu olan veya aralarından yol geçse dahi bu parsellere cephe veren parsellerdeki her türlü inşai ve fiziki uygulama için Koruma Kurulundan izin alma koşulu getirilmiştir.
Dava konusu 52 ada 5 parsel sayılı taşınmazın davalı idarece aynen muhafaza edildiği, mahkemece keşfen belirlenmiştir.
Uyuşmazlık; medrese koruma alam içinde yer alan ve medresenin bu cephesinin orijinal durumunu elde edebilmek amacı ile sınırlandırılmasına yönelik olarak kamulaştırılan 52 ada 5 parsel sayılı taşınmazın, kamulaştırmanın niteliği itibariyle olduğu gibi bırakılmasının amaca tahsis olarak kabul edilip edilemeyeceği; buna bağlı olarak Kamulaştırma Kanununun 23. maddesinde öngörülen geri alma koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun "Mal Sahibinin Geri Alma Hakkı" başlığı altında düzenlenen 23.maddesinde "Kamulaştırma bedelinin kesinleşmesi tarihinden itibaren beş yıl içinde, kamulaştırmayı yapan idarece veya 22 'nci maddenin ikinci fıkrası uyarınca devir veya tahsis yapılan idarece; kamulaştırma ve devir amacına uygun hiç bir işlem veya tesisat yapılmaz veya kamu yararına yönelik bir ihtiyaca tahsis edilmeyerek taşınmaz mal olduğu gibi bırakılırsa, mal sahibi veya mirasçıları kamulaştırma bedelini aldıkları günden itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte ödeyerek, taşınmaz malım geri alabilir" hükmü öngörülmüştür.
Burada amaç, kamulaştırılan malın idare tarafından kullanılmaması halinde, hem idarenin kamulaştırma bedeli oranında zarar etmesinin önüne geçmek, hem de taşınmazın hiçbir işe yaramadan atıl durumda kalmasına engel olmaktır.
O halde ilke olarak, kamulaştırılan taşınmazın geri alınabilmesi için, kamulaştırmayı yapan idarenin kamulaştırma amacına yönelik her hangi bir işlem ve faaliyette bulunmaması ve yasal süre içerisinde kamulaştırılan taşınmazı olduğu gibi bırakması gerekir.
Ne var ki, kamulaştırmanın niteliği itibariyle idarenin zaten bir işlem veya tesis yapmasına gerek bulunmadığı durumlarda, kamulaştırılan malın olduğu gibi bırakılmasından söz edilemeyeceğinden, bu durum taşınmazın iadesini talep hakkı vermez.
Eş söyleyişle; kamulaştırılan taşınmaz, kamulaştırıldığı tarihte hiçbir işlem ve tesisat yapılmadan, kamulaştırma amacına uygun olarak kullanılabiliyorsa geri alma davası dinlenmez. Zira böyle bir durumda taşınmazın hiçbir işe yaramadığı ve atıl kaldığından söz edilmesi olanaklı değildir.
Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 8.5.2002 gün ve E: 2002/373 K:2002/387 sayılı kararında, yeşil alan yapılmak amacıyla kamulaştırılan taşınmazın olduğu gibi bırakılıp, mevcut yeşilliğin muhafaza edilerek kamunun yararlanmasına özgülenmesi, amaca uygun bir işlem ve kullanım tarzı olarak kabul edilmiştir.
Somut olayda davacı, kamulaştırılan taşınmazın amacına uygun kullanılmadığını, idarece kiraya verilerek gelir elde edildiğini belirterek Kamulaştırma Kanununun 23. maddesi uyarınca taşınmazın iadesini istemiştir.
Kamulaştırmaya esas Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nun 5.10.1988 gün ve 565 sayılı Kararında; Medreseye bitişik dava konusu 52 ada 5 numaralı parselin kamulaştırma amacı, medresenin bu cephesinin orijinal durumunu elde edebilmek amacı ile sınırlandırılması olarak açıklanmış, Medreseye bitişik diğer dava dışı 10 numaralı parsele medresenin irtifaını geçecek şekilde nasıl ruhsat verildiğinin belediyesinden sorulması hususu da vurgulanarak, kat adedinin sınırlandırıldığına işaret edilmiştir.
Kısaca davalı idare, dava konusu taşınmazı, mevcut yapıların irtifaının sınırlandırılması için, olduğu gibi bırakılmak amacıyla kamulaştırmıştır.
Yukarıda sözü edilen İ... 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 12.7.1995 tarih ve 6848 sayılı kararında ise, Medrese ve çevre parselleri de kapsayan Kentsel ve Tarihi Sit Alanı sınırları belirlenmiş; 19.4.1996 tarih ve 419 sayılı İlke Kararlarında da, bu alanlardaki yapılanma ve uygulama koşulları açıklanmıştır.
Şu durumda, kamulaştırmanın niteliği itibariyle idarenin zaten bir işlem veya tesis yapmasına gerek bulunmadığı her türlü duraksamadan uzaktır.
Medrese koruma alanı içinde bulunan dava konusu taşınmaz, Medresenin görünümünün tam olarak ortaya çıkarılması, çevreden zarar görmesinin önlenmesi ve kullanmada kolaylık sağlanabilmesi amacıyla, medresenin orijinal durumunu elde edebilmek amacı ile sınırlandırılmış olmakla, açıklanan amaçlara yönelik olarak aynen muhafaza edilmesi, amaca uygun bir kullanım tarzıdır. Dolayısıyla, taşınmazın üzerinde amaca uygun olarak kullanılması için başkaca bir işlem ve faaliyet de gerekmemiştir.
Diğer yandan, kamulaştırılan taşınmazın idarece kiraya verilmesi, kamulaştırmanın açıklanan amacına aykırı olmadığı gibi, Kamulaştırma Kanununun 23. maddesinde belirtilen geri alma nedeni de değildir.
Şu da ilave edilmelidir ki, davalı idarece düzenlettirilen 2.3.2005 tarihli Caferağa Medresesi Raporuna göre; dava konusu parselin de içinde yer aldığı Kentsel ve Tarihi Sit Alanlarına ilişkin Koruma Amaçlı İmar Planları, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunda onaylanma aşamasındadır. Bu planların onaylanmasını müteakiben parsellerle ilgili yeni bir planlama kararı getirildiği takdirde, davalı idarece Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulundan yeniden görüş alınıp değerlendirme yapılması olanaklı hale gelecektir.
Görüldüğü gibi, kamulaştırmaya esas olan ve dava konusu 5 numaralı parseldeki yapıya sınırlandırma getiren 5.10.1988 tarihli Kültür ve Tabiat Varırlıklarını Koruma Kurulu kararından sonra, taşınmazın bu amaç dışında kullanılması, tesis ya da faaliyette bulunulmasına dair alınmış bir karar bulunamamaktadır: Eş söyleyişle, Kentsel ve Tarihi Sit Alanlarına ilişkin Koruma Amaçlı İmar Planları henüz tamamlanmadığından, taşınmaz kamulaştırma amacına uygun olarak bekletilmektedir. Planda öngörülen amaca göre yeniden Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulundan alınacak görüş doğrultusunda kullanılacaktır. Binnetice, davalı idarenin ihtiyarında olarak her hangi bir işlem veya faaliyette bulunulmaması unsuru da mevcut değildir.
Sonuç olarak; birinci derecede korunması gerekli tarihi ve mimari değeri haiz eski eser olan C ... Medresesine bitişik halde bulunan 5 parsel sayılı dava konusu taşınmazın, Medresenin bu cephesinin orijinal durumunu elde edebilmek amacı ile mevcut yapıların irtifaının sınırlandırılması için kamulaştırıldığı belirgin olup, bu amaca yönelik olarak aynen muhafaza edildiği anlaşıldığından, artık kamulaştırma amacına uygun tahsis yapılmadığından söz edilmesi olanağının bulmadığı; esasen Kentsel ve Tarihi Sit Alanlarına ilişkin Koruma Amaçlı İmar Planlarının onaylanmasını bekleyen davalı idarenin, bu plan tamamlanmadan kendiliğinden her hangi bir işlem ve faaliyette bulunma yetkisinin de olmadığı; dolayısıyla Kamulaştırma Kanununun 23.maddesinde öngörülen koşullar oluşmadığından, geri alma davasının dinlenemeyeceği açıktır.
 
Hits: 6484

MAKALELER

2863 sayılı KANUN KAPSAMINDA YAPIM VE YIKIM İŞLERİ
İLKER HASAN DUMAN 2863 SAYILI Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu yapım ve yıkım işlerini şöyle düzenlemiştir: I-) Haber Verme Zorunluğu Taşınır ve ...
YARGICIN VE YARGININ HUKUKA VE ADALETE KATKISI
Av. İlker Hasan Duman   I.    Adalet Eliyle Yapılan Haksızlık Korkunç ve Derindir Hiçbir hukuk düzeni, tüm hukuk sorunlarını ...
TAŞKIN YAPI
  TAŞKIN YAPILAR   Genel Olarak   TMK. md. 725/II’deeki koşullar gerçekleştiğinde komşu araziye taşan ninşaatın, taşan kısmının mülkiyeti, ana ...
HEKİMİN ÖZEN BORCU
HEKİMİN ÖZEN BORCU   Davacı, burnundan rahat nefes alamadığı için muayene olduğu doktor olan davalının önerisi ile 9.11.1995 tarihinde davalı tarafından ameliyat ...
ÖZEL HASTANELERDE YAPILAN TIBBİ MÜDAHALELERDEN DOĞAN HUKUKİ SORUMLULUK
ÖZEL HASTANELERDE YAPILAN TIBBİ MÜDAHALELERDEN DOĞAN HUKUKİ SORUMLULUK I – ÖZEL HASTANE KAVRAMI 2219 sayılı Hususi Hastahaneler Kanunu[1] özel hastahaneleri ...
KAMULAŞTIRMASIZ ELATMA
KAMULAŞTIRMASIZ ELATMA   Davacı İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü, tapuda davalı adına kayıtlı bulunan dava konusu 2 parsel sayılı taşınmaza 1968 ve 1980 ...
İHBAR VE YAKINMA HAKKININ KÖTÜYE KULLANILMASI
İHBAR VE YAKINMA HAKKININ KÖTÜYE KULLANILMASI   (HGK. 22.9.2004, 360/431)   Dava, haksız yakınma nedeniyle uğranılan zararın giderimine ilişkindir. Taraflar avukattır. ...
ÖNALIM HAKKI VE DAVASI
ÖNALIM HAKKI VE DAVASI       KAVRAMLAR: ·         Önalım hakkının kullanılmasının ...
TİCARİ İŞ
TİCARİ İŞ Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen konularla, bir ticarethane, fabrika veya ticari şekilde işletilen diğer bir müesseseyi ilgilendiren bütün muamele, ...
ORMAN KANUNU MD. 2 B UYGULAMASI
ORMAN KANUNU MD. 2/B UYGULAMASI         Madde 2 - (Değişik : 5/6/1986 - 3302/1 md.)     Orman sayılan yerlerden:     A) Öncelikle ...
MÜTEMMİM CÜZ
MÜTEMMİM CÜZ     I.                   TANIM: Bölgesel töreye göre bir ...
MURİS MUVAZAASI
MURİS MUVAZAASI       Bir kimsenin; mirasını miras hakkından yoksun etmek amacıyla, gerçekte bağışlamak istediği, tapu sicilinde kayıtlı taşınmaz malı ...
MERKEZ-ŞUBE-TİCARİ İŞLETME
MERKEZ – ŞUBE - TİCARİ İŞLETME   Merkez: Ticari işletmenin merkezi işletmenin düzenli ve sürekli bir idari yapılanma içinde ticari faaliyetlerini ...
MAHKEME KARARLARINDA GEREKÇE
.                MAHKEME KARARLARINDA ...
KAMULAŞTIRMADA MAL SAHİBİNİN GERİ ALMA HAKKI
KAMULAŞTIRMADA MAL SAHİBİNİN GERİ ALMA HAKKI (HGK. 14.11.2007, 810/849) ÖZET : Davacı, kamulaştırılan taşınmazın amacına uygun kullanılmadığını, idarece kiraya verilerek ...
İŞÇİNİN İŞE İADE İSTEMİNİN KAPSAM VE KOŞULLARI
ÇIKARILAN İŞÇİNİN İŞE İADESİ İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem ...
İHKAKI HAK SUÇU
İHKAKI HAK SUÇU               Madde 308- Bir kimse Hükümete müracaata muktedir olduğu ahvalde iddia eylediği bir ...
TİCARET KANUNUNDA HAKSIZ REKABET
TÜRK TİCARET KANUNU’NDA HAKSIZ REKABET[1]     I - TARİFİ:    Haksız rekabet, aldatıcı hareket veya hüsnüniyet kaidelerine aykırı sair ...
ALACAKLININ DİRENİMİ
ALACAKLININ DİRENİMİ Av. İlker H. Duman             I. Genel Olarak Yapma veya verme edimi gereği gibi kendisine önerilen ...
İNŞAAT İŞLERİNDE İLAVE İŞ
İLAVE İŞ Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalanması aşamasında taraflar, sözleşmeye, ileride yapılabilecek kimi ilave işlere ilişkin olarak hüküm ...
Suçsuzluk Karinesi
SUÇSUZLUK KARİNESİ[1] Adem Çelik             Hakkında suç isnadı bulunan bir kimse, savunması için gerekli ...