EKSİK VE BOZUKLUKLARIN YÜKLENİCİ NAM VE HESABINA YAPTIRILMASI
~ 29.03.2010 ~
8- Davacının isteminin dayanağı BK’nın 97. maddesidir. Gerçekten bir şeyin yapılmasına dair olan borç, borçlu tarafından ifa edilmediği takdirde alacaklı masrafı ileride borçludan tahsil edilmek üzere o burcun kendisi tarafından ifasına izin verilmesini talep edebilir. Davalılardan arsa sahibi ile dav dışı yüklenici A. M. İnşaat turizm Tekstil Tic. Ltd. Şti. arasında yapılan 28.22.1997 günlü sözleme uyarınca yüklenicinin yapması gereken iş, sözleşmesine, fenne, amacına uygun bir inşa, inşa etmek ve bunu yine sözleşme koşulları çerçevesinde arsa sahibine teslim etmektir. Yapıda bilirkişi raporlarında ortaya konan bazı projeye aykırı imalatlar saptanmış, aşağıda tekrar sözü edileceği üzere sözleşme ileriye etkili fesih edilip, fesih kararı kesinleştiğinden yüklenici tarafından getirilmesi olanaksız hale gelmiş, yükleniciden şahsi hakkını temellük eden davacı yüklenicinin halefi sıfatı ile eksikliklerin giderilmesini sağlamak için eldeki bu davayı açmıştır. Davanın açılmasında davacının hukuki yararının bulunduğu tartışmasızdır.
Somut olayda tüm dosya kapsamında arsa sahipleri tarafından Antalya Asliye 2. Hukuk Mahkemesinin 2000/1465 sayılı esasında kayıtlı davada yüklenici ile olan 28.11.1997 günlü inşaat yapım sözleşmesin ileriye etkili olarak feshine karar verildiği, ancak feshe karar veren mahkemenin sözleşmenin tasfiyesini yapmadığı, fesih ileriye etkili olmakla beraber yapıdaki bağımsız bölümleri paylaştırmadığı verilen hükmün Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği görülmektedir.
Kural, iki tarafa borç yükleyen sözleşme türlerinden olan eser sözleşmesinin feshinin geriye etkili yapılmasıdır. Geriye etkili fesihte taraflar aralarında hiç sözleşme yapılmaksızın mal varlıkları bakımından sözleşmenin yapıldığı gündeki duruma dönerler. Fakat fesih 25.01.1984 tarih 3/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunda benimsenen ilkenin varlığı saptanarak ileri etkili yapılmışsa yüklenici geriye etkili fesihtekinin aksine inşaatı getirebildiği seviyeye göre kendisine bırakılması sözleşme ile kararlaştırılan bağımsız bölümü sözleşme ile yükleniciye bırakılması gereken yerlerden ise davacı ŞK’de yüklenicinin halefi sıfatı ile talepte bulunabilecek feshin ileriye etkili yapılmasından dolayı yüklenicinin kazanacağı haklardan temlik alan sıfatıyla yararlanacaktır.
Geriye etkili fesihten farklı olarak ileri etkili feshe fesih tasfiyesi inşaatın getirilen fiziki seviyesine göre bağımsız paylaşılması şeklinde olacağından feshedilmiş olmasının eldeki davanın dinlenmesine bir engeli yoktur. Mahkemenin davayı reddetmiş olması ve dairemizce hükmün onanması yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır.
Fesih ileriye etkili sonuçlar meydana getirmek üzere yapıldığından ve mülkiyeti davacı tarafından dava konusu edildiğinden işin yüklenici tarafından getirildiği fiziki seviyeye göre davacı getirilen fiziki seviyenin tezcilini açtığı davada isteyebilir. Aslında mülkiyetin tescili Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 3000/1150 esasında kayıtlı dosyada dava konusu yapıldığından eldeki dava dosyası ile tescil istenen dava dosyası arasında verilecek hüküm diğerini etkileyecek nitelikte bulunması nedeniyle HUMK’un 45. maddesi gereğince bağlantı nedeniyle birleştirilmelidir. Bundan ayrı mülkiyet aktarımın istendiği davada ileriye etkili kesin tasfiye işlemlerinin yapılması zorunlu olduğundan çekişme konusu bağımsız bölümün ileriye etkili fesih neticesine göre yüklenici veya arsa sahiplerinden hangisin düşeceğinin tespiti de o davada incelenecektir. Kuşkusuz tescilini talebe hak kazanmış olmakla birlikte dava konusu taşınmazın tescili ancak yapının bütünü ile tamamlanması ve arsa sahipleri ile yüklenici arasındaki sözleşmedeki iskân koşuluna bağlıdır.
Yapıya iskân ruhsatı verecek olan yetkili mercii 11.2.2004 tarihli yanıtında 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlerde tasdikli projesine aykırı olarak yapılan uygulamaların encümenin 15.5.2003 günlü kararına uygun olarak yıktırılması gerektiğini bildirmiştir.
Mahkemece yapılması gereken iş; yerinde yeniden keşif yapılarak yeniden oluşturulacak bilirkişiler yapıya ait ilgili belediyede bulunan işlem dosyasından da yararlanılarak binaya tadilat yapılarak veya yeni bir tadilat projesi yaptırılıp tasdik ettirilerek iskân ruhsatı alınıp alınamayacağı duraksamaya yer bırakmadan saptanmalı, iskan ruhsatı alınması mümkünse bunun yönteminin ne olduğu belirlenmeli, davacıya yerine getirilmek üzere uygun yetki ve süre verilmeli, iskan ruhsatı alınamıyorsa akdin ifa edilememesinden ötürü uğranılan zararlar BK’nın 96. maddesi gereğince akdi olan yüklenicinden istenebileceğinden yüklenicinin halefi konumundaki üçüncü kişinin açtığı birleştirilecek tescil davası reddedilmeli veya sonucuna uygun bir hüküm kurulmalıdır (14. HD. 19.02.2007, 1188/1450).
Hits: 21122