Kamulaştırma Kanunu gereğince idarenin, yapılacak pazarlığa esas olmak üzere kendi bünyesinde oluşturacağı bir komisyon marifetiyle taşınmazın tahmini bedelinin tespitini yapması zorunludur. Bu işlem ise idarenin kendi iç bünyesinde yaptığı kişinin hukuki durumunda bir değişiklik meydana getirmeyen kesin ve yürütülebilir olmayan işlemdir. Kamulaştırma işlemi kapsamında gerçekleştirilen satın alma usulü mutlak anlamda özel hukuk sözleşmesi olmasa da idari sözleşme de değildir. Kamulaştırma satın alma işlemi için uzlaşmaya varılıp uzlaşma tutanağının imzalanması bunun için de tarafların icap ve kabul yönündeki irade beyanlarının olması gereklidir. Uzlaşmanın olmaması ya da uzlaşmanın gerçeklemesine rağmen ferağ verilmemesi durumunda doğan hukuki ihtilaf, adli yargıda açılacak bedel tespiti ve tescil davası ile çözülecektir. Uyuşmazlıkta; uzlaşma tutanağının iptali istemiyle anılan davanın açıldığı, davacının iddiaları dikkate alındığında istemin taşınmazının bedelinin artırılmasına yönelik olduğu anlaşılmaktadır.Bu durumda davanın uzlaşma tutanağının iptali istemine yönelik olarak görev yönünden reddine karar verilmesi gerekmektedir (Danıştay 6. Daire, 10.9.2015, 7660/5138).
