Taraflar arasında akdedilen 26.4.1978 ve 13.3.1979 tarihli sözleşmelerde kat karşılığı davalıların yükümlendiği inşaatın 30.9.1980 tarihinde bitirilip davacılara isabet eden 12 bağımsız bölümün teslimi taahhüt edilmiş olup, süresi geçmiş bulunmasına rağmen teslim edilmemesi nedeniyle sözleşmede kararlaştırıldığı üzere her bir daire için aylık 4000 liradan 9 aylık gecikme tazminatı tutarı 432.000 liranın davalılardan tahsili istenilmiş, mahkemece davacıların satış vekaletnamesi verme yükümlülüklerine yerine getirmedikleri ve bu nedenle sözleşme süresi işlemediğinden gecikme iddiası sabep görülemeyerek dava reddedilmiştir.
26.4.1978 tarihli sözleşmenin 8. maddesinde yüklenicinin inşaat ruhsatını almasından sonra kendisine isabet eden daireleri satabilmesini teminen davacılar tarafından vekaletname verileceği, imtina halinde geçecek sürenin sözleşme süresinden sayılamayacağı kararlaştırılmıştır. Yüklenici tarafından inşaat ruhsatının alınmasından ve inşaata başlamasından sonra, davacıların satışa yetkili vekaletnameyi verme yükümlülüğünde temerrüdü sabit değildir. Nitekim davacılar tarafından satışa yetkili vekaletnamenin verildiği ( 22.2.1980 ) tarihinden önce bu konuda yüklenicinin davacılara, yükümlülüklerini ifaya davet edici bir ihtarı bulunmadığı gibi davacıların vekaletnameyi vermekten imtina ettikleri iddiası da yoktur. Bu nedenle sözleşme ile saptanan 30.9.1980 tarihinin teslim taahhüt tarihi olarak kabulü gerekir.
Ancak, davacılar kendilerine isabet eden bağımsız bölümlerin teslim edilmediğini iddia ederken, davalı yükleniciler ise bağımsız bölümlerin bir kısmının fiilen teslim edildiğini savunmaktadırlar. Davacılar bağımsız bölümlerin yüklenici tarafından teslim edilip edilmediği veya davacıların fiilen teslim alıp almadıkları hususu ve varsa teslim alış tarihleri araştırılarak sözleşmede kararlaştırılan teslim tarihine göre gecikme süresinin saptanması ve bu süreye göre tazminata hükmedilmesi gerekmektedir (HGK. 14.2.1986, 630/143).