Davalı arsa sahiplerince, 8.11.2005 ve 9.11.2005 tarihlerinde davacı yüklenici şirket ile şirket yetkilisi ve şirket çalışanına verilen vekâletnamelerin esasen taraflar arasında arsa payı inşaat sözleşmeleri düzenlenmesi ve ifası amacına yönelik olduğu, vekaletnamede inşaat sözleşmesinin kurulması ve ifası için gerekmediği halde, davacı yararına intifa hakkı kurulması, taşınmazın satışı ve benzeri gibi bir çok yetkinin yer aldığı, bu vekaletnamelere dayanılarak davalı arsa sahiplerine vekaleten davacı şirket çalışanı ile davacı şirket arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı, inşaat sözleşmesinin tapuya şerh edilmesine rağmen sözleşmenin ifasına bir katkısı olmadığı halde davalıların taşınmazların üzerindeki tasarruf hakkını kısıtlayacak şekilde vekalet sözleşmesinin amacına aykırı olarak davacı şirket temsilcisi ve aynı zamanda arsa sahipleri vekili lehine 99 yıl intifa hakkı tesis edildiği, böylece vekilin vekalet görevini asili zararına olacak şekilde ve sadakat yükümlülüğüne aykırı şekilde aştığı, davalıların da güvenlerinin haklı olarak zedelenmesi sonucunda davacı yüklenici şirket ile şirket yetkilisi ve şirket çalışanını vekaletten azlettikleri anlaşılmıştır. Mahkemece, sözleşme hükümleri, sadece inşaat sözleşmesinin ifasına yönelik ve hüküm fıkrasında sınırları ve kapsamı açıkça belirtilecek yetkilerle sınırlı olacak şekilde belirlenecek yetkilerin davacı şirkete verilmesiyle yetinilmesi gerekir (15. HD. 24.12.2018, 4310/5234; 23. HD. 19.3.2019, 5446/1059).Arsa sahibi ile yüklenici arasında yapılmış bulunan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde; yüklenicinin şahsi hakkını temlik alan üçüncü kişilerin, nama ifa talep edip edemeyecekleri hususu davanın esasını oluşturmaktadır. Nama ifa; eseri yüklenicinin nam ve hesabına, iş sahibinin bizzat tamamlaması veya başka bir yükleniciye tamamlattırması demektir. Yüklenicinin eseri tamamlama olasılığı zayıf ve eserde tamamlanabilecek durumda ise, sözleşmenin tarafı olan iş sahibi, TBK 113. maddesi uyarınca nama ifaya izin isteyebilir. Açıklamalardan anlaşılacağı üzere yasal olarak nama ifaya izin isteme hakkı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan arsa sahiplerine ait olup, sözleşmenin tarafı olmadıklarından, davacıların TBK 113’den yararlanarak, böyle bir davayı açmaya aktif husumet ehliyetleri bulunmamaktadır (15. HD. 16.10.2018, 1420/3860).