Haklarındaki hükmün kesinleşmesi üzerine hükümlüler, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurmuşlardır. Anılan mahkeme, hükümlülerin yargılandığı Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nin bağımsız ve tarafsız olmaması, savunma hususunda yeterli olanak tanınmaması nedeniyle Devleti tazminata mahkum etmiştir. Bunun üzerine hükümlüler, yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunmuşlardır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kesinleşmiş hak ihlalleri kararları bağlayıcı olduğu gibi aynı zamanda yargılamanın yenilenmesi sebebidir. Başka bir anlatımla, ceza hükmünün, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya eki protokollerin ihlali suretiyle verildiğinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kesinleşmiş kararları ile tespit edilmesi yargılamanın yenilenmesi nedenidir. Bu durumda yargılamanın yenilenmesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde istenebilir. D. Partisi eski yöneticileri olan sanıklarla ilgili olarak yapılan yeniden yargılama sonunda verilen hüküm sanık vekillerince temyiz edilmiştir. Yapılan incelemede; 1- Anayasa'nın 141/3 ve CMUY'nın 32. maddeleri hükmüne aykırı olarak mahkeme başkanına yönelik reddi hakim talebinin reddine ilişkin kararın yasal gerekçeden yoksun bulunması, 2- Yargılamanın yenilenmesi kararına dayanılarak yeniden yapılan yargılamanın eskisinden tamamen bağımsız bir yargılama olması ilkesine uygun biçimde duruşmaya ilişkin yasa kurallarının tümü ile uygulanması, iddianame okunup suç niteliğindeki değişiklik de bildirilmek suretiyle sorguların yeniden yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, 3- Hükme esas alınan, kaset çözüm tutanakları, basın açıklamaları, olay tutanakları, dilekçeler gibi kanıt niteliğindeki belgelerin duruşmada okunup, diyeceklerinin sorulmaması, 4- Gösterilen savunma tanıklarının bir kısmının dinlenilmemesi, duruşmada dinlenemeyip, hazırlıktaki ifadelerinin okunması ile yetinilen ve beyanları hükme dayanak yapılan S.B. ile H.A.'nın adresleri araştırılarak duruşmada dinlenilmelerinin sağlanmaması, 5- Hükme esas alınan konuşmalara ilişkin teyp ve video kaset çözümlerinin tarafsız bilirkişiye yaptırılması talebinin fiilen mümkün bulunması halinde kabulü gerekirken reddine karar verilmesi, yasaya aykırı bulunmuş, sanıklar vekillerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş ve kararın bozulması gerekmiştir (9. CD. 13.7.2004, 3780/3879).