YABANCI OKULLARIN BAKANLAR KURULU İZNİ İLE YENİ ARAZİ EDİNEBİLMESİ
~ 30.10.2010 ~
İPTAL DAVASININ KONUSU : 8.2.2007 günlü, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 5. maddesinin (b) bendinin (1) ve (5) numaralı alt bentlerinin, Anayasanın Başlangıç’ı ile 2. ve 11. maddelerine aykırılığı savıyla iptalleri ve yürürlüklerinin durdurulması istemidir.
Dava dilekçesinde, iptali istenilen kurallarla yabancı okullara Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının edinimine açık olan bölgelerde taşınmaz mal edinmek ve edindikleri taşınmazları kuruluş amaçları eğitim vermek olan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre kurulan vakıflara devretmek olanağı tanınırken karşılıklılık koşulunun aranmadığı, bu nedenle de Anayasa’nınBaşlangıç’ı ile 2. ve 11. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
Dava konusu kurallarda, yabancı okulların Bakanlar Kurulu izni ile yeni arazi edinebilecekleri ve kapasitelerini en fazla beş misline kadar artırabilecekleri, bu okulların taşınmaz mallarının, kurucularının veya yetkililerinin önerisiyle Milli Eğitim Bakanlığı’na veya kuruluş amaçları eğitim vermek olan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre kurulan vakıflara devredilebileceği, devredilen kurumların yönetim, eğitim ve öğretim özellikleri dikkate alınarak korunması yararlı görülenlerinin ise Bakanlıkça tespit edileceği öngörülmektedir.
Anayasa’nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devleti, insan haklarına dayanan, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, eylem ve işlemleri hukuka uygun olan, her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa’ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, Anayasa ve yasalarla kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık olan devlettir. Hukuk devletinde yasakoyucu, Anayasa kurallarına bağlı olmak koşuluyla ihtiyaç duyduğu düzenlemeyi yapma yetkisine sahiptir.
Anayasa’nın “Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi” başlıklı 42. maddesinde, kimsenin eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamayacağı belirtildikten sonra, eğitim ve öğretimin Devletin gözetim ve denetimi altında yapılacağı, özel ilk ve orta dereceli okulların bağlı olduğu esasların kanunla düzenleneceği, eğitim ve öğretim kurumlarındasadece eğitim, öğretim, araştırma ve inceleme ile ilgili faaliyetlerinyürütüleceği hükme bağlanarak, eğitim ve öğretim kurumlarının faaliyet alanları “eğitim, öğretim, araştırma ve inceleme ile ilgili faaliyetler” olarak belirlenmiştir.
Yabancı okullar, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu ile bu Kanun’da hüküm bulunmayan hususlarda resmi öğretim kurumlarında uygulanan mevzuata tabi olup, diğer bütün okullar gibi faaliyetlerini Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetim ve gözetiminde yürütmektedirler.
20.2.2008 günlü ve 5737 sayılı Vakıflar Kanunu, vakıfların taşınmaz mal edinebilmelerini ve taşınmaz mallar üzerinde tasarrufta bulunabilmelerini yasaklamamış, ancak kurucularının çoğunluğu yabancı uyruklu olan vakıfların taşınmaz mal edinmeleri durumunda 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun yabancıların taşınmaz mal edinimini düzenleyen 35. maddesinin uygulanacağını öngörmüştür.
Vakıflar Kanunu’nun 3. maddesinde, vakıfların “mazbut, mülhak, cemaat, esnaf ve yeni vakıf”ları, yeni vakıfların da 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre kurulan vakıfları ifade ettiği belirtildikten sonra, “Yeni vakıfların kuruluşu, mal varlığı, şube ve temsilcilikleri” başlıklı 5. maddesinin birinci fıkrasında yeni vakıfların Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kurulacağı ve faaliyet göstereceği, beşinci fıkrasında da yabancıların, Türkiye'de, hukuki ve fiili mütekabiliyet esasına göre yeni vakıf kurabilecekleri belirtilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 101. maddesinde de, Cumhuriyetin Anayasa ile belirlenen niteliklerine ve Anayasa’nın temel ilkelerine, hukuka, ahlaka, milli birliğe ve milli menfaatlere aykırı veya belli bir ırk ya da cemaat mensuplarını desteklemek amacıyla vakıf kurulamayacağı öngörülmüştür.
Buna göre, yabancı okulların taşınmaz mallarının, kurucularının veya yetkililerinin önerisi ile kuralda öngörülen 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre kurulan vakıflara devredilebilmesi için vakfın öncelikle, hukuki ve fiili mütekabiliyet esasına göre kurulmuş bir vakıf olması ve kuruluş amacının eğitim vermek olması gerekmektedir. Öte yandan, devredilen bu kurumların yönetim, eğitim ve öğretim özellikleri dikkate alınarak korunması yararlı görülenleri Milli Eğitim Bakanlığı’nca belirlenecektir.
Bu nedenle, yabancı okulların taşınmaz mallarının, Milli Eğitim Bakanlığı’na veya eğitim vermek amacıyla kurulmuş ve kuruluşu mütekabiliyet esasına dayanan yeni vakıflara devredilebilmesine ilişkin kuralda ayrıca mütekabiliyet ilkesine yer verilmemesinde Anayasa’ya aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, dava konusu kurallar Anayasa’ya aykırı değildir (AMK. 3.6.2010, 38/76).
Hits: 20847