Dava, davacı şirketin müteahhitliğini yaptığı Ankara İli, Mamak İlçesi, … Mahallesi, … ada … sayılı parseldeki inşaata ilişkin olarak, 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun ve Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği'ne aykırı olarak yasal süresi içinde yapı denetim hizmet bedellerinin ödenmediğinin ve bu şekilde inşaata devam edildiğinin tespit edildiğinden bahisle 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesinin 2. fıkrası uyarınca idari para cezası verilmesine ilişkin 30.03.2010 gün ve 445 sayılı Mamak Belediye Encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesi'nce; 4708 sayılı Kanun'un 5. maddesinde; yapı denetimi hizmet sözleşmesinin yapı sahibi ile yapı denetim şirketi arasında akdedileceğinin, bu sözleşmenin bir suretinin taahhütname ekinde ilgili idareye verileceğinin, ilgili idarenin yapı denetimi hizmet sözleşmesinde yer alan hükümlere yapı sahibinin uymaması halinde yapı tatil tutanağı düzenleyerek inşaatı durduracağının, Kanun'un 9. maddesinde; bu Kanun hükümlerinin uygulanması sırasında, yapı denetim kuruluşunun icraî veya ihmalî davranışla görevini kötüye kullanan ortakları, yöneticileri, mimar ve mühendisleri, yapı müteahhidi, proje müellifi gerçek kişiler ile laboratuvar görevlilerinin, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağının kurala bağlandığı, anılan Kanun uyarınca çıkarılan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği'nin 27. maddesinin 3. fıkrasında; müteakip bölümün hizmet bedeli yatırılmadığı takdirde, yapı denetim kuruluşunca yapı faaliyeti durdurma tutanağı ile seviye tespit tutanağı tanzim edilerek, tanzim tarihinden itibaren üç iş günü içinde ilgili idareye bildirimde bulunulacağının, İlgili idarece yapı tatil tutanağı tanzim edilerek yapının devamına izin verilmeyeceğinin, bu hükümlere aykırı hareket eden ilgililer hakkında, Kanunun cezai hükümlerinin uygulanacağının düzenlendiği, diğer yandan 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 5940 sayılı Kanun'la değişik 42. maddesinin 1. fıkrasında; bu maddede belirtilen ve imar mevzuatına aykırılık teşkil eden fiil ve hallerin tespit edildiği tarihten itibaren on iş günü içinde ilgili idare encümenince sorumlular hakkında, üstlenilen her bir sorumluluk için ayrı ayrı olarak bu maddede belirtilen idari müeyyidelerin uygulanacağının, ikinci fıkrasında; ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibine, yapı müteahhidine veya aykırılığı altı iş günü içinde idareye bildirmeyen ilgili fenni mesullere yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine, durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre, beşyüz Türk Lirasından az olmamak üzere, aşağıdaki şekilde hesaplanan idari para cezalarının uygulanacağının, 3. fıkrasında ise; 18, 28, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 40 ve 41'inci maddelerde belirtilen mükellefiyetleri yerine getirmeyen veya bu maddelere aykırı davranan yapı veya parsel sahibine, harita, plan, etüt ve proje müelliflerine, fenni mesullere, yapı müteahhidine ve şantiye şefine, ilgisine göre ayrı ayrı olmak üzere ikibin Türk Lirası, bu fiillerin çevre ve sağlık şartlarına aykırı olması halinde dörtbin Türk Lirası, can ve mal emniyetini tehdit etmesi halinde altıbin Türk Lirası idari para cezası verileceğinin kurala bağlandığı, anılan mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden, 4708 sayılı Kanun ve uygulama Yönetmeliğine aykırılık halinde sorumluların 3194 sayılı Kanun'un 42. maddesine göre cezalandırılmasına cevaz veren bir düzenlemenin bulunmadığı, bu nedenle yapı denetim bedelinin taksitlendirilmesi halinde müteakip taksitlerin yatırılmadığının tespiti üzerine ilgili idare tarafından inşaatın devamına izin verilmeyeceği ve ilgililer hakkında 4708 sayılı Kanun'da öngörülen cezaların uygulanabileceği, 3194 sayılı Kanun'un 42. maddesi uyarınca ceza verilebilmesi için bu maddedeki düzenlemelere aykırılığın tespiti gerektiği, uyuşmazlığa konu olayda ise bu yönde bir tespitin bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekilince temyiz edilmiştir(Danıştay 14. Dairesi,13.12.2012, 13952/9691).