KİTAP
İnşaat Hukuku Kitabı

6306 saylı KENTSEL DÖNÜŞÜM KANUNU "YA 2/3 ÇOĞUNLUĞA UYACAKSIN YA TERK EDECEKSİN"

~ 05.11.2017 ~
SOMUT OLAY: Davacı ve davalılar, bağımsız bölümlere sahip oldukları  (...) Tapu bilgilerinde kayıtlı parsel numaralı kat mülkiyetine tabi apartman hakkında, bir malikin başvurusu ile 6306 Sayılı Kanun kapsamında “riskli yapı"  kararı çıkmış ve bu nedenle ... Belediyesi tarafından yıkım kararı alınmıştır. Davalı apartman malikleri ... tarihli genel kurul toplantısında alınan kararla, mevcut binanın yıkılarak yerine yeni bir bina inşası işini yükleniciye vermişlerdir. Buna göre, birtakım maliklerle yüklenici arasında, ... tarihli bir inşaat sözleşmesi Kadıköy 4. Noterliğinde resmi şekilde yapılmıştır. Sözleşmenin başlığı "157 Ay Süreli Kiralama Karşılığı İnşaat Sözleşmesi” olarak yazılıdır. Sözleşmenin 5. Maddesinde, yıkılacak yapının yerine “yeni bir konut + işyeri” inşa edileceği ve bu binanın tümüyle 157 ay boyunca yükleniciye kiralanacağı kararlaştırılmıştır. 6. Maddeye göre, inşaat “her normal katta ikişer konut olmak üzere toplam sekiz konut, zemin ve bodrum katlara birer olmak üzere toplam 2 işyeri ve sığınak, su deposu, katlı otopark” olarak gerçekleştirilecektir. 7.Maddede, Yüklenicinin inşaatı yapması karşılığının, kat maliklerince tüm bağımsız bölümlerin kendisine 157 ay kiralanması olduğu belirtilmiş, 8. Maddede de bu kira sözleşmelerinin her bir kat malikiyle noterde yapılacağı ve tapu siciline şerh verdirileceği kararlaştırılmıştır. İnşaat sözleşmesini imzalayan maliklerce gene aynı sözleşme uyarınca yapılması taahhüt edilen kira sözleşmeleri noter tasdikiyle imzalanmıştır. Tek tip olan bu sözleşmelere göre, her bağımsız bölüm, boş olarak kiracıya (arsa sahiplerine) teslim edildiği andan itibaren 157 ay için yükleniciye kiralanmıştır. Bu sürenin bitiminden 3 ay öncesine kadar fesih beyanında bulunmazsa kira 12 ay daha uzayacaktır. Kira bedelleri sözleşmenin 7. Maddesinin başındaki tabloda belirtilmiştir. Buna göre, inşaat süresi bitiminden itibaren aylık kira 5.000 USD olup her yıl FED oranında arttırılacaktır. Ancak. 145 - 157 aylar arası için 15.000 USD sabit olarak kararlaştırılmıştır. Kat malikleri kararına katılmayan, inşaat sözleşmesini imzalamayan ve kira sözleşmesini de imzalamayan davacı malik, tüm bu işlemlerin geçerliliğine, itiraz etmektedir.
 
6306 Sayılı “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ” 16 Mayıs 2012 tarihinde kabul edilmiş olup, 31. Mayıs 2012 Tarihli ve 28309 sayılı RG ile yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
 
“Amaç ve Tanımlar"' kenar başlıklı 1. Maddesinde, şu ifadeler ver almakladır:
 
“Bu Kanunun amacı; afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilenmelere dair usul ve esasları belir!emektir. "
 
Kanunun amacı, “kişilerin beden bütünlüğü başta olmak üzere kişilik haklarını” kendilerine karşı dahi korumayı kabul eden MK. md. 23 hükmünün âdeta özel bir uygulama hükmüdür. Burada, sağlıksız ve güvensiz, konutta, iş yerinde yaşayan, çalışan yurttaşlar, bu duruma razı olsalar bile, İdare onların özellikle beden bütünlüklerini, sağlılarını tehlikeye atan bu şartları rızaları hilafına da olsa kaldırmayı üstlenmektedir.
 
Bir kanunun çerçevesi belirlenirken, “düzenleme amacı” esas alınır. Düzenleme amacını belirlemede de yol gösterici olarak, “çıkarılmasını tetikleyen sebepler" göz önüne alınır.
 
Kenti dönüştürme konusunda kamusal yetkilerin kullanılmasına yönelik yasal düzenlemeler doğrultusunda hak ve özgürlüklere müdahale edilmesine izin verilmesinin arkasında kentin fiziksel yetersizliğine bağlı olarak afet riskinin can ve mal güvenliği üzerinde oluşturduğu baskı yer almaktadır. Yapılış sürecinde yaşanan denetimsizlikler ya da zaman içinde ortaya çıkan yıpranmalar nedeniyle riskli hale gelmiş yapıların ya da yapılaşma alanının niteliklerinden kaynaklanan riskler nedeniyle tehlikeli hale gelmiş bölgelerin, sahip olduğu tehlikenin bertaraf edilmesine yönelik olarak dönüştürme uygulamasının yapılması idarenin varlık nedeni olan görevler kapsamında, kentsel dönüşümü/kenti dönüştürmeyi;“ekonomik, fiziksel, işlevsel ya da çevresel açı(lar)dan bozulmuş bir kentsel alanın, devletin bilinçli müdahalesi sonucu, koşutlarının bütünleşik yaklaşımlarla iyileştirilmesine yönelik olarak uygulanan politika, plan, program ve projelerin tümünü kapsayan bir uygulama süreci" olarak tanımlamaktadır.
 
Kamu düzeninin sağlanmasında güvenlik unsurunun önemine yapılan vurgu, tehlike arz eden yerleşim alanının ya da tek başına tehlikeli hale gelmiş bir yapı riskinin ortadan kaldırılması noktasında kendini gösterecektir. Tehlike arz eden yapıların ortadan kaldırılması can ve mal emniyeti bakımından güvenliği sağlamaya yönelik bir tedbir olsa dahi yıkılacak binaya da alanda yerleşik bulunan kişilerin mağdur olması riskini de beraberinde getirecektir. Bu noktada kanun koyucu, idareye ilave bir sorumluluk yükleyerek, riskin bertaraf edilmesine paralel olarak; yapıların sağlıklaştırılması veya yenilenmesi yönünde uygulamaların da yapılmasını öngörmüştür. 16.5.2012 tarih ve 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun amaç başlığını taşıyan 1. maddesinde yer alan düzenlemeye bakıldığında, bir bölgenin afet riski altında bulunması ya da tek bir yapının riskli olması durumunda dönüştürülme sürecinindevreye gireceği görülmektedir. Düzenli, sağlıklı ve estetik kentleşmenin sağlanması yerleşim alanlarının düzenli, sağlıklı ve estetik olarak, şekillendirilmesi imar planlama ve uygulama yetkilerinin temelini oluşturmaktadır. Bu temel doğrultusunda, kentsel alanda Belediye Kanunu'nun              73. maddesi kapsamında yapılacak yenilemelerin temel gerekçesi şehrin yapılaşma sürecinde düzenli, sağlıklı ve estetik yapılaşma koşullarının gerçekleştirilememiş ya da sonradan kaybedilmiş olmasıdır. Bu noktada idareler, yapılaşma faaliyetlerini düzenleme ve denetleme yetkisinin temel gerekliliğine ulaşmaya yönelik kentin dönüştürülmesine ilişkin yetkiler kullanacaktır.
 
Yenileme alanı uygulamasında ve afet riskiyle mücadelede idareye tanınan yetkiler, muhatapların hak ve özgürlükleri üzerinde doğrudan etkili olabilecek ve baskı oluşturabilecek güce sahiptir. İdareye tanınan yetkilerin kullanılmasında muhatapların hak ve özgürlüklerine yapılacak müdahalelerin sınırlı tutulması esas olmalıdır. Mülkiyet hakkına son vermeden dönüştürmeyi sağlamak mümkünse, uygulamanın bu çerçevede gerçekleştirilmesi gerekir. Üçte iki çoğunlukla alınan “kararlara uy ya da gitşeklinde iki seçenek sunulması, afet riskiyle mücadelenin oluşturacağı pozitif algıyı negatife çevirme gücü ve riskini barındırmaktadır. Afet riski nedeniyle, yaşamakta oldukları konutlarının can ve mal emniyeti açısından riskli olduğu, özellikle yaşamlarını tehdit eden bir durum karşısında bulundukları gerekçesiyle binaları yıkılan kişilerin alınan karara katılmadıkları durumlarda, mülkiyet haklarının kamu gücü kullanılarak üçüncü kişi konumunda bulunan diğer maliklere devredilmesi, maliklere ya canından ya da malından vazgeçmesi seçeneklerinin sunulduğu sonucunu doğuracaktır.
 
6303 Sayılı Kanun'un Genel Gerekçesinde, aynenşu ifade ver almaktadır:
 
"Kanun, afet meydana geldikten sonra ‘yara sarmadeğil de, 'yara almama' anlayışına dayanmakta; böylece Anayasadaki ‘Sosyal Hukuk Devleti' ilkesinin hayata geçirilmesi için önemli ve etkili bir adım atılmasını temin etmektedir. ” denmekledir.
 
6303 Sayılı Kanun, özellikle deprem afeti sebebiyle güvensiz ve ekonomik ömrünü tamamlamış yapı stokunun yenilenmesi ve bu suretle sağlıklı ve güvenli bir konut/işyeri şartlarında yaşama ve çalışma haklarını korumak islediği yurttaşların, mülkiyet haklarını sınırlamaktadır.
Oysa mülkiyet hakkı, MK md. 683 vd. hükümlerine göre malike rızası dışında başkaları tarafından yapılacak her türlü tasarrufu önleme hakkı verirken; bu hak doğrudan Anayasa ile de güvence altına alınmıştır.
 
Anayasanın mülkiyet hakkını koruyan 35. Maddesine göre:
Metin Kutusu:

“Herkes
, mülkiyet ve miras hakkına sahiptir. Bu haklar ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir. Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz."
 
Şu halde yapılacak şey; 6306 Sayılı Kanunun özellikle deprem gibi doğal afetlerden doğacak zararları azaltma/önleme amacıyla getirdiği, belirli şartların da gerçekleşmesiyle, kat mülkiyetine tabi bağımsız bölüm malikine tüm maliklerin üçte ikisinin vereceği karara uyma zorunluluğunu, bu amaçla sınırlı yorumlamaktır.
 
Bu şekilde yorumlanması gereken 6306 Sayılı Kanun'daki hüküm şudur:
 
MADDE 6/I:                         .............. Bu parsellerin malikleri tarafından
değerlendir ilkesi esastır. Bu çerçevede, parsellerin tevhit edilmesine, münferit veya birleştirilerek veya imar adası bazında uygulama yapılmasına, yeniden bina yaptırılmasına, payların satışına, kat karşılığı veya hasılat paylaşımı ve diğer usuller ile yeniden değerlendirilmesine sahip oldukları hisseleri oranında paydaşların en az üçte iki çoğunluğu ile karar verilir ".
 
Bu hüküm, kanunun bütünsel amacında soyut ve lafzi olarak ele alındığında, hakkında riskli yapı kararı alınmış bir binada, maliklerin 2/3 çoğunluğuyla bu yapının ve tüm taşınmazın geleceği hakkında her türlü kararı serbestçe alabilecekleri, azınlığın ise buna mutlak şekilde uymak zorunda olduğu anlamını da içermektedir. Bu sınırsız ve sonsuz '‘başkasının malında tasarruf yetkisi”, maddedeki “....ve diğer usuller ile yeniden değerlendirilmesine..." ifadesinin genişliğinden çıkmaktadır. Bu lafzi anlama bakacak olursak, maliklerin üçte ikisi içinde insanların oturdukları, hatta bazısının başkaca oturacak evi olmadığı bu binayı yıktırdıktan sonra ortaya çıkacak arsayı yahut yapılacak yeni binayı, “diledikleri kişi ve kuruma bedava bağışlama!" veya “yerine yeni bina yerine bir anıt heykel yaptırma!” hatta “arsasına bir direk dikme yahut kuyu açma!” kararları alsalar; evinden olan (belki de sokakta kalacak olan) diğer maliklere, bu karara uymaktan başka çare kalmayacaktır.
 
Kanunun aradığı üçte ikiyi oluşturan malikler, özel tasarruf yetkilerini, aynı 6306 sayılı Kanunun amacına uygun biçimde, dönüştürülecek yapının ve içindeki tüm maliklerin/sakinlerin ortak yararına ve ihtiyacına uygun olarak kullanmak zorundadırlar. Bu ise örneğin, konut olarak kullanılan bağımsız bölüm içeren binalarda, herkes karara katılmadıkça, 2/3 çoğunluğun olabildiğince binanın fonksiyonunu, konumunu ve karşıladığı ihtiyaçları koruyan bir inşaat yaptırmayı tercih etmesini gerektirir.
 
Esasen MK.  md.2 uyarınca:          "Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını kanun himaye etmez."
 
İşte gerek bu genel ilke, gerekse bizzat 6306 Sayılı Kanun'un amacına göre yorumlanması gereken, aynı Kanunun 6/1 maddesindeki “...parsellerin tevhit edilmesine, münferit veya birleştirilerek veya imar adası bazında uygulama yapılmasına, yeniden bina yaptırılmasına, payların satışına, kat karşılığı veya hasılat paylaşımı ve diğer usuller ile yeniden değerlendirilmesine"  ifadesi; hiçbir suretle, “2/3 çoğunluk dilerse taşınmazı satar, dilerse gene dilediği biçimde ve büyüklükte bir yapı yapar, dilerse satıp hasılatım dilediği oranda paylaşır, dilerse istediği kişiye istediği kadar uzun süre için kiralar vb. ’’ şeklinde anlaşılamaz. Doğru yorum, Maddenin bütün bu seçeneklerin dönüştürülecek taşınmazın somut durumu bakımından en uygunu (hatta bazen tek mümkün olanı) hangisiyse, o çözüme başvurabilme imkânı tanımak için getirmiş olduğudur. Nitekim; örneğin bazı yapılar yıkıldıktan sonra mevcut imar durumuna göre artık o arsaya her malike birer bağımsız bölüm verilecek büyüklükte bir bina yapılması imkânsızdır. Bu durumda, yapılacak binadan arsa sahiplerine kalacak bölümlerin satılıp bedelinin paylaştırılması tercih edilebilecektir. Bir başka örnekte, yüklenici inşaat karşılığı tüm binayı alırken, burada herkesi tatmin edecek bir yapı inşa edilemeyecekse, aynı veya uzak olmayan bir semtte her bir malike gene en azından aynı değerde birer bağımsız bölüm içeren başka binadan yer vermeyi teklif etmiş ve 2/3 bunu kabul elmiş olabilir. Bu örneklerin ve benzer durumların dışında, yenilenecek yapının maliklere en az birer bağımsız bölüm sağlaması imkânı olduğu müddetçe, sadece bazı maliklerin ticarî maksatlı yahut kira veya kâr payı alma maksatlı ya da peşin nakit para alma amaçlı tercihleri, hiçbir suretle 6306 SK m.6/1 çerçevesinde 2/3 çoğunlukla yapılabilecek bir iş sayılmamalıdır. 6306 Sayılı kanunun amacı, malik çoğunluğunun ticarî , malî vb. maksatlarla riskli yapıdan kendilerine özel menfaatler sağlamaları, diğer malikleri istemedikleri satış, kira gibi sözleşmelere kendi keyfi tercihleri doğrultusunda zorlamalarının sağlanması değildir.
 
Buna karşılık, yıkılacak binanın bulunduğu yerdeki imar durumu gene aynı nitelikle (sadece konut veya sadece işyeri yahut konut-işyeri karma) yeni bir bina yapmayı mümkün kılıyorsa, her bir malikin de en azından bir bağımsız bölüm alabileceği bir sözleşmeye razı olacak yükleniciler de bulunabilecekse; 2/3 çoğunluğun başka hesaplar ve isteklerle, bu imkânı kaldıran bir sözleşme yapmayı tercih etmesi, önlenmelidir. Böyle bir durumda 2/3 çoğunluğun kararı, 6306 Sayılı Kanunun amacına aykırı olan ve böylece md. 6/1 hükmünün verdiği yetkinin dışına taşan; diğer deyişle, karara katılmayanların mülkiyet hakkını Anayasanın 35. maddesine aykırı şekilde sınırlayan bir karar olur.
 
Böyle bir karar ise,Yasanın tanıdığı “yasal temsil yetkisi"ne dayanmayacağından; bu karara dayanılarak yüklenici ile yapılansözleşme de“yetkisiz temsil” (TBK m.46) uyarınca geçersiz olacaktır.
 
İncelediğimiz inşaat sözleşmesi, kentsel dönüşümde uygulamada hemen daima başvurulan bir "arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi" değil, bir "kira karşılığı inşaat sözleşmesi"dir. Sözleşmeye ilişkin projede tüm bağımsız bölümler birleştirilerek tek bir işyeri oluşturulmuştur. 2/3 çoğunluğun maliklere verilecek bağımsız bölümlerin ve aslında tüm yapının, 157 ay süreyle yükleniciye kiralanması zorunluluğu getirdiği anlaşılmaktadır. Bu zorunluluk, herhangi bir sözleşme şartı veya yükümü olmasını da aşmış, “yüklenicinin inşaat ediminin ivazı’’ yani “maliklerin aslî edim yükümü” olarak kararlaştırılmıştır. 2/3 çoğunluğun diğerleri adına inşaat sonrası mülkiyet haklarını 157 ay yani onüç (13) yıl + bir ay süreyle kira sözleşmesi ile kayıtlaması, kural olarak 6306 sayılıKanunun 6/1 maddesinin verdiği yetkinin dışında sayılmalıdır. Zira, -üstelik şerh edilmesi de öngörülmüş- bu kadar uzun süreli bir mülkiyetkısıtlaması, kentsel dönüşüm imkânının amacı ile uyumsuzdur.
 
Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında 6101 Sayılı Kanunun'un Geçici 2. Maddesi bile, konut ve işyeri kira sözleşmelerinin en fazla on (10) yıl uzamalarını takiben, kiraya verenleri serbestçe bu sözleşmeyi feshetme hakkı vermektedir. Özel kanunun bu tip kiralara çizdiği azami bağlılık süresini bile üç yıldan fazla aşan bu “inşaat karşılığı kira” sözleşmesinin, 6306 Sayılı Kanun gerekçesiyle bağlayıcı sayılması, kanımca mümkün değildir.

Böyle bir bağlayıcılık, teorik olarak olsa olsa, dava konusu riskli taşınmazın dönüştürülmesi için başka hiçbir çare olmadığının, hiçbir yüklenici ile örneğin paylaşma esaslı bir inşaat sözleşmesi yapılmasının objektif olarak imkânsız olduğunun, davalılar tarafından ispatı halinde düşünülebilir 

Hits: 7991

FORUM

GÜÇLENDİRME RUHSATI
(Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 13.1.2024 tarihli Resmi Gazetede yayınlandı. BU yönetmeliğin 2. Maddesi, aynı yönetmeliğin ...
MURİS MUVAZAASI HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI MİRAS PAYI ORANINDA TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ
Muvazaa, pozitif hukukumuzda 6098 Sayılı Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenmiş ve anılan maddenin birinci fıkrasında; "Bir sözleşmenin türünün ve ...
ÖNALIM HAKKI ? PAYLI MÜLKİYET ? HİBE ? MUVAZAA
Paylı mülkiyette paydaşlar arasında ortak idare ve kullanma durumu söz konusu olduğundan paydaşların birbirlerini bilmeleri ve tanımaları önem taşımaktadır. Bu ihtiyacın ...
MURİS MUVAZAASI HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI MİRAS PAYI ORANINDA TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir. Muvazaa; tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacı ...
KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA NEDENİNE DAYALI TAZMİNAT
Konuya ilişkin ilk yasal düzenleme 31.08.1956 tarihli ve 6830 Sayılı İstimlak Kanunu'nda yer almakta olup, anılan Kanun'un “Müddetler ve Merci” başlıklı 14. maddesinde; ...
TOPRAK KORUMA VE ARAZİ KULLANIMI KANUNU- ÖNALIM
Dava, 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 8/1 maddesinin ikinci fıkrası kapsamında önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Bilindiği üzere ...
AKDİ SORUMLULUĞUN KOŞULLARI (HGK. 14.12.2021, 649/1659)
Sözleşmeden doğan sorumluluğun şartları; borçlunun borca aykırı davranması, bu aykırı davranış nedeniyle bir zararın doğması, aykırı davranış ile zarar arasında uygun ...
AKDE TAHAMMÜL SÜRESİ
Taraflar arasında düzenlenen 05.01.2006 tarihli Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı inşaat Sözleşmesine göre mülkiyeti davacıya ait olan ...
BORCUN GEREĞİ GİBİ İFA EDİLMEMESİ
Alacaklı dilerse satılanı redde hazır olduğunu beyanla satımın feshini, dilerse satılanı alıkoyup satış parasından indirim yapılmasını talep edebilir. Veya misli eşya satımında ...
BEKLENMEDİK HALDEN (KAZADAN) SORUMLULUK
Direnime düşen borçlu, beklenmedik durum nedeniyle doğacak zarardan sorumludur. Borçlu, direnime düşmekte kusuru olmadığını veya borcunu zamanında yerine getirmiş ...
31.12.1981 TARİHİNDEN ÖNCE ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN ARAZİLER
1.                   31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 2. maddesinin birinci ...
YALIN ORTAKLIĞA TOPLU BAKIŞ
ü  Yalın ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK. ...
YÜKLENİCİNİN ÖZEN BORCU (15. HD. 17.6.2021, 1532/2837)
Dava, davalı ... ile davacıların murisi ... arasında kurulan eser sözleşmesinin ifası sırasında, ...'in elektrik akımına kapılarak ölmesi sebebiyle destekten yoksunluk nedeniyle ...
MURİS MUVAZAASI HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI MİRAS PAYI ORANINDA TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. muvazaa; tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacı ile ve ...
ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ-MUHTESAT
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte ...
DAVA AÇMA SÜRELERİ
ÖZEL DAVA AÇMA SÜRESİNE TABİ BİR İDARİ İŞLEMDE DAVA AÇMA SÜRESİ GÖSTERİLMEMİŞSE VERGİ MAHKEMELERİNDE 30 GÜNLÜK, DANIŞTAY VE İDARE ...
MENFİ TESPİT DAVASINDA İSPAT YÜKÜ ((HGK. 8.2.2022, 659)82):
Menfi tespit davası, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası ...
TÜZELKİŞİLİK PERDESİNİN ARALANMASI (HGK. 8.2.2022, 659/82)
   Tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisine değinmek gerekirse; bu teori ancak istisnai ve sınırlı durumlarda titizlikle uygulanması gereken bir teoridir. Bu teoriye ...
KAMBİYO SENETLERİNDE (ÇEKTE) MENFİ TESPİT (HGK. 8.2.2022, 659/82)
   Kıymetli evrak öyle senetlerdir ki, bunlarda mündemiç olan hak senetten ayrı olarak dermeyan edilemediği gibi başkalarına da devredilemez (TTK. md. ...
KAMBİYO SENETLERİNDE BEDELSİZLİK İDDİASI (HGK. 8.2.2022, 659/82)
   Bedelsizlik iddiası, bir kişisel def'idir. Bedelsizlik bir kişisel def'i olduğundan düzenleyen tarafından kural olarak ancak senet lehtarına karşı ileri ...
TECDİT/YENİLEME (HGK. 8.2.2022, 659/82)
Yenileme, dar anlamda borcu sona erdiren sebeplerden biridir. Borcun yenilenmesi alacaklı ile borçlu arasında yapılacak bir sözleşme ile gerçekleşir. Bir borcun yerine ...
KOOPERATİFTEN İHRAÇ KARARI (6. HD. 21.3.2022, 1329/1491)
 Dava, kooperatif yönetim kurulu tarafından verilen ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. İhraç kararına dayanak ihtarnamelerde istenen borcun gerçek borcu ...
PROTESTO/SAKAT PROTESTO/HAKSIZ PROTESTO
Protesto, olumlu veya olumsuz bir edimin ifasına davet, tazminat talebi, karşı tarafın taleplerinin reddi gibi amaçlarla noter vasıtasıyla gönderilen tek taraflı bir irade ...
UYARLAMANIN KOŞULLARI (İŞLEM TEMELİNİN ÇÖKMESİ)
TBK’nun 138. maddesinde “Aşın İfa Güçlüğü” başlığı altında “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve ...
KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN ÖDENMESİ İSTEMİ - OBJEKTİF ÖLÇÜLERİN BELİRLENMESİ SURETİYLE TAŞINMAZ BEDELİ TESPİT EDİLEREK UYUŞMAZLIĞIN ESASI HAKKINDA YENİDEN KARAR VERİLMESİ
İdare Mahkemesince, ü  öncelikle sorumlu idare/idareler belirlenerek, ü  uyuşmazlığa konu taşınmazdaki tasarruf imkanının mülkiyet hakkının özüne ...
KİRA SÖZLEŞMESİNİN UZAMASI (HGK. 25.5.2021, 458/614)
Kira sözleşmesi kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanılmasıyla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan ...
MUVAZAA-MURİS MUVAZAASI (HGK. 7.10.2021, 485-1188)
   Bir sözleşmenin türünün ve içeriğinin belirlenmesinde ve yorumlanmasında, tarafların yanlışlıkla veya gerçek amaçlarını gizlemek ...
MUHATABIN ADRESTE BULUNMAMASI - USULSÜZ TEBLİGAT
Uyuşmazlık, davalı idare vekilinin ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararının 16.04.2018 tarihinde öğrenildiği iddiası karşısında, davalı idare vekiline gerekçeli ...
TAPU SİCİLİNİN ALENİYETİ
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava konusu bağımsız bölüm üzerindeki haciz şerhlerinin kaldırılıp kaldırılamayacağı noktasında toplanmaktadır.Arsa payı karşılığı ...
İLAMLI İCRA TAKİBİNE DAYANAK MENFİ TESPİT (İSTİRDAT) İLAMININ KESİNLEŞMEDEN İCRA TAKİBİNE KONU EDİLİP EDİLEMEYECEĞİ
Alacaklının ilamlı icra takibi yapabilmesi için elinde bir mahkeme ilamı ya da kanunların bu kuvvete sahip kıldığı bir belgenin bulunması gerekir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri ...
SÖZLEŞMENİN HAKSIZ FESHİ NEDENİYLE MÜSPET VE MENFİ ZARARLARIN TAZMİNİ İSTEMİ
Davacı yüklenici davalı iş sahibi olup yapılan ihale sonucunda taraflar arasında ... ili ... ilçesi ... Mah. 685 ada 27 parsel üzerinde Sosyal ve Kültürel Hizmet ...
TAPU TAHSİS BELGESİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL İKİNCİ KADEMEDE TAZMİNAT İSTEMİ (14. HD. 2.12.2020, 2127/8027).
Uygulamada kısaca, İmar Affı Kanunu olarak bilinen 2981 sayılı Yasanın 1. maddesi hükmüne göre kanunun amacı, imar ve gecekondu mevzuatına aykırı olarak inşa edilmiş ...
İNANÇLI İŞLEME DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ (14. HD. 19.11.2020, 17809/7504).
İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç ...
MALZEME SAHİBİNİN TESCİL İSTEMİ (14. HD. 24.11.2020, 18788/7688).
Tapu Kanunu 26. Borçlar Kanununun 237. Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddeleri uyarınca; tapulu taşınmazın satışını amaçlayan sözleşme anılan ...
İFA YERİNE OLUMLU ZARARIN HESAPLANMA ZAMANI
  İfa yerine olumlu zararlarını isteyebilecekleri, bu zararın borçlunun temerrüde düştüğü güne göre hesaplanacağı ve bunun da davacıların hak ...
GİDER AVANSININ YATIRILMAMASI
  HMK'nın 324. maddesinde ; “Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak ...
HARÇ EKSİKLİĞİ ? DOSYANIN İŞLEMDEN KALDIRILMASI
  Dava konusunun belirli bir değere ilişkin olması nedeniyle bir başka deyişle para veya para ile değerlendirilen bir şey ile ilgili bir dava olması nedeniyle 492 Sayılı ...
YÜKLENİCİYE TAPU DEVİR YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜN YERİNE GETİRİLMEMESİ * BU NEDENLE SÖZLEŞMENİN ÖNGÖRDÜĞÜ CEZA KOŞULUNUN İSTENMESİ
  Davacı şirket yüklenici, davalılar arsa sahipleridir. ... 3. Noterliği'nin 02.07.2012 gün 7782 yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat ...
MAKUL BEKLEME SÜRESİ
  Davacılar davalarında, davalı yüklenici şirket ile aralarında 05.09.2005 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme uyarınca ...
YÜKLENİCİNİN EDİMİNİ YERİNE GETİRİLMEMESİ HALİNDE, TEMLİK ALACAKLISI TAPU İPTAL VE TESCİL DAVASINI ARSA SAHİBİNE YÖNELTEMEZ
Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükler. Buradaki öncelikli borç arsa sahibine aittir. Her ...
3194 SAYILI İMAR KANUNU?NDA BAKANLIĞIN BAZI YETKİLERİ
İmar Planları; Nâzım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye ...
ÖZEL ORMANLARDA YAPILAŞMA
  ÖZEL ORMANLARDA YAPILAŞMA[1]    I-) TEMAL İLKELER   Özel ormanlarda ve tüzel kişiliği bulunan kamu kuruluşlarına ait ormanlarda Orman Kanunu'nun ...
USULİ FORMALİTELER
Prof. Mustafa Reşit Belgesay, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu adlı kitabını 1947 yılında yayınlarken[1], kitabının bir yerinde “seri ve emin adalet” konusunda şöyle ...
TEMİNAT MEKTUBUNUN DEPO EDİLMESİ İÇİN İHTİYATİ HACİZ KARARI VERİLEBİLİR Mİ
Bankalarca verilen teminat mektupları, Bankacılık Kanunu uygulamasında kredi sayılır (Bankacılık Kanunu md. 48).  Banka, teminatı veren’dir. Bankanın taahhüdü, temel ...
TEMİNAT MEKTUBUNUN DEPO EDİLMESİ İÇİN İHTİYATİ HACİZ KARARI VERİLEBİLİR Mİ
Bankalarca verilen teminat mektupları, Bankacılık Kanunu uygulamasında kredi sayılır (Bankacılık Kanunu md. 48).  Banka, teminatı veren’dir. Bankanın taahhüdü, temel ...
TAPU TAHSİS BELGESİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL MÜMKÜN OLMADIĞI TAKDİRDE TAZMİNAT İSTEMİ,DENKLEŞTİRİCİ ADALET İLKESİ
Uygulamada kısaca, İmar Affı Kanunu olarak bilinen ve 08.03.1984 tarihinde yürürlüğe giren 2981 Sayılı Kanun'un 1. maddesi hükmüne göre kanunun amacı imar ve ...
KİRA PARASININ UYARLANMASI
1.       Temel ilke, koşullar değişmiş olsa bile (sözleşme koşulları borçlu için sonradan ağırlaşmış, edimler dengesi sonradan ...
GABİN
Taraflar arasında Bolu 6.Noterliğine ait 27.12.2017 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile; davalıların hissedarı oldukları Bolu ili, Merkez ilçe, Paşaköy ...
İŞ SAHİBİNİN "GÖRDÜĞÜM LÜZUM ÜZERİNE" DİYEREK APKİS'Nİ BOZMASININ AĞIR FATURASI=YÜKLENİCİNİN OLUMLU + OLUMSUZ ZARARLARININ TOPLAMINI ÖDEMEK
Taraflar arasında karşılıklı edimleri içeren ve üstün yönü ile eser sözleşmesi niteliğinde bulunan geçerli ve tarafları bağlayıcı karma bir akit ...
BİTİŞİKTE BULUNAN VE HATALI YAPILAN BİNANIN VERDİĞİ ZARARIN TAZMİNİ
Davacı, B... Sokakta bulunan Çakır Apartmanının 1 numaralı dairesinde hissesi oranında iki dükkana malik olup, söz konusu binanın bitişiğinde bulunan 626 ada, 160 parsel ...
MURİS MUVAZAASI
Bir kimsenin; mirasını miras hakkından yoksun etmek amacıyla, gerçekte bağışlamak istediği, tapu sicilinde kayıtlı taşınmaz malı hakkında tapu sicil memuru önünde ...
YÜKLENİCİ, BİR GEÇERSİZ SÖZLEŞME İLİŞKİSİNDE, GERÇEKLEŞTİRDİĞİ İMALATTAN DOLAYI İMALAT BEDELİNİ İSTEYEBİLİR Mİ? BU BEDELİN İÇİNDE KÂR DA VAR MIDIR?
YÜKLENİCİ, BİR GEÇERSİZ SÖZLEŞME İLİŞKİSİNDE, GERÇEKLEŞTİRDİĞİ İMALATTAN DOLAYI İMALAT BEDELİNİ İSTEYEBİLİR Mİ? BU BEDELİN İÇİNDE KÂR DA ...
DAİRELERİN KÜÇÜK YAPILMASI NEDENİYLE MEYDANA GELEN DEĞER KAYBININ İSTENMESİ
Binada var olan eksik işler bedeline hükmedilmediğine göre artık binadaki eksik işler nedeniyle değer kaybının varlığından söz edilemez. Ne var ki sözleşme ekleri ve ...
SÖZLEŞMENİN GERİYE VEYA İLERİYE ETKİLİ OLARAK BOZULMASI
Sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra tarafların sözleşmenin etkisinden kurtulmaları, başka bir anlatımla, sözleşme ilişkisinin tasfiyesi gerekir.  Sözleşme ...
TİCARİ DEFTERLERİN İSPAT GÜCÜ
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan ...
FAİZ-AVANS FAİZİ
Faiz: Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat ...
BELİRSİZ ALACAK DAVASI
Davanın belirsiz alacak davası türünde açılabilmesi için, davanın açıldığı tarih itibariyle uyuşmazlığa konu alacağın miktar veya değerinin tam ve kesin ...
ŞEKİL EKSİKLİĞİNİN ÖNE SÜRÜLMESİ
Mahkeme gerekçesinde de kabul edildiği üzere tapuda pay devri içeren inşaat yapım sözleşmelerinin geçerli olabilmesi için, TMK'nın 706, BK'nın 213, TK'nın ...
EKSİK VE KUSURLU İŞLER BEDELİ YÜKLENİCİYE YÜKLENECEKSE SÖZLEŞME BEDELİNİN DE KENDİSİNE ÖDENMESI GEREKİR
Taraflar arasında yapılan 3.12.1979 tarihli sözleşmenin 15. maddesinde eserin götürü bedeli ( 710.000 ) lira olarak kabul edilmiş, ödemeler hususunda davacı işveren ...
YÜKLENİCİYE VEKALETNAME VERİLMEZSE TESLİM SÜRESİNİN İŞLEMEYECEĞİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME HÜKMÜ
Taraflar arasında akdedilen 26.4.1978 ve 13.3.1979 tarihli sözleşmelerde kat karşılığı davalıların yükümlendiği inşaatın 30.9.1980 tarihinde bitirilip davacılara isabet ...
YÖNETİCİNİN YÜKLENİCİYE DAVA AÇMA HAKKI
Taraf sıfatı, bir başka deyişle husumet ehliyeti; dava konusu hak ile kişiler arasındaki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup ...
YÜKLENİCİNİN APARTMAN YÖNETİCİSİ ALEYHİNE DAVA AÇMASI
Somut olayda, dava dışı Apartman Yöneticiliğine kat malikleri kurulu kararı ile binanın çatısının komple yapımı, asansörlerin yeşil etiket olacak şekilde yapılması, ...
YÜKLENİCİNİN İFLAS ETMESİ, ALACAĞIN İFLAS MASASINA BİLDİRİLMESİ, KAYIT KABUL
Acele durumlar ayrık olmak üzere müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından on gün sonra devam olunabilir. Dava durduğu ...
KİRA BEDELİNİN UYARLANMASI
Sözleşme Hukukuna egemen olan sözleşmeye bağlılık  ilkesi hukukumuzda da kabul edilmiştir. Bu ilkeye göre, sözleşme yapıldığı andaki gibi aynen uygulanmalıdır. ...
TAMAMLANMA ORAN %10'U ALTINDA İSE BU ORANDA YÜKLENİCİ PAYINA DÜŞEN BAĞIMSIZ BİRİMLERİN SATIŞININ İDARENİN İZNİYLE YAPILMASI
 7181 Sayılı Yasanın 24. Maddesiyle 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 6 ncı maddesine eklenen 13 fıkrasında[1], Afet ...
KENTSEL DÖNÜŞÜM SÖZLEŞMELERİNİN FESHİ
7181 Sayılı Yasanın 24. Maddesiyle 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 6 ncı maddesine eklenen 14 fıkrasında[1], TBK. md. ...
MÜTEAHHİDİN PAYINA DÜŞEN DAİRENİN ARSA SAHİBİNE SATILDIĞI İDDİASI
 Taraflar arasında 29.3.1973 günlü sözleşme ile arsa payı karşılığında bina yapımı konusunda bir ilişki kurulmuştur. Davacılar, yüklenicidir ve sözleşme ...
İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİN SÜRESİZ HALE GELMESİ
 Asıl dava, eser sözleşmesinin feshi ile bu sözleşme sebebiyle verilen bonoların iptal ve senetlerin iadesi istemine; birleşen dava ise, aynı sözleşme gereğince ...
TEMİNAT GÖSTERME BORCU İÇİN İHTİYATİ HACİZ KARARI VERİLEMEZ
Bankanın sıfatı teminatı veren olduğundan, taahhüdün, esas sözleşmeyi yapan taraflardan ve esas akitten ayrı ve tamamen müstakil olduğunu, banka taahhüdünün ...
YAPI KAYIT BELGESİNİN ALINMASI, YASALLIK İÇİN YETERLİ DEĞİLDİR
Bazı istisnalar dışında, bütün yapılar için belediye veya valiliklerden yapı ruhsatı alınması zorunludur. Yapı ruhsatı ise, ancak projelerine, imar plânı ve ...
ALACAĞIN DEVRİ İLE DAVA KONUSUNUN DEVRİ AYNI ŞEY MİDİR?
 Dava, davacı yüklenici şirket ile davalı iş sahibi ... arasında imzalanan eser sözleşmesinden kaynaklanan geçici kabul ve haksız kesintiler ile süre uzatımı ...
ARSA PAYI DÜZELTİM DAVASI
"634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 5711 sayılı Kanunla değişik 3. maddesi hükmüne göre; “Kat mülkiyeti ve kat irtifakı, bu mülkiyete konu olan ...
SÖZLEŞMEDE KARARLAŞTIRILANDAN FAZLA VE DAHA KALİTELİ MALZEME KULLANARAK YAPILAN İŞLERİN BEDELİ * BAĞIMSIZ BÖLÜMLERE YAPILAN FAZLA İMALAT
 Yüklenici kendi iradesiyle inşaatın tamamına ve bu kapsamda arsa sahiplerine ve kendisine verilen bağımsız bölümlere aynen yansıtılan değer artırıcı işler yapması ...
İNŞAAT SÖZLEŞMESİ İLERİYE ETKİLİ OLARAK BOZULMUŞSA, TASFİYE YAPMAK GEREKİR
 Asıl dava, Kat Karşılığı İnşaat Yapım ve Satış Vaadi Sözleşmesinin ve buna ek yapılan sözleşmenin feshinin tespiti, davalıların inşaata müdahalelerinin ...
GECİKİLEN SÜRENİN TAMAMI İÇİN GECİKME CEZASI İSTENEBİLİR Mİ?
 1. Yüklenici direnime düştüğünde, iş sahibi zamanaşımı süresi içinde, sözleşmede yazılı olan ceza koşulunu isteyebilir. 2. İş sahibinin direnim ...
YÜKLENİCİNİN BEDELİ HAK ETMESİ
 İş sahibinin ödemeyi borçlandığı bir bedel karşılığında yüklenicinin bir eser meydana getirip teslim etmeyi üstlendiği sözleşmeye "eser ...
TAPU TAHSİS BELGESİNE DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL OLMADIĞI TAKDİRDE TAZMİNAT İSTEMİ
 Tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı ...
İŞ SAHİBİ İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİ GERİYE ETKİLİ OLARAK BOZDUĞUNDA, YÜKLENİCİYE, YAPTIĞI KISIMLA ORANTILI BİR PAY VERİLEBİLİR Mİ?
 Kusuru ile borçlu direnimine düşen yüklenicinin, arsa payı karşılığında kat yapımı sözleşmesinin bozulmasına neden olması durumunda, sözleşme ilişkisi ...
ÖN ALIM HAKKI-FİİLİ TAKSİM-HAKKIN KÖTÜYE KULLANILMASI
 Yasal ön alım hakkı, paylı mülkiyette bir paydaşın, taşınmaz mal üzerindeki payını tamamen veya kısmen üçüncü bir kişiye satması halinde, diğer ...
6306 saylı KENTSEL DÖNÜŞÜM KANUNU "YA 2/3 ÇOĞUNLUĞA UYACAKSIN YA TERK EDECEKSİN"
SOMUT OLAY: Davacı ve davalılar, bağımsız bölümlere sahip oldukları  (...) Tapu bilgilerinde kayıtlı parsel numaralı kat mülkiyetine tabi apartman hakkında, bir malikin ...
SORUNA 6306 SAYILI KANUN MU YOKSA 634 SAYILI KAT MÜLKİYETİ KANUNU MU UYGULANACAKTIR?
Her türlü önemli yönetim işinde kat maliklerince oybirliği ile karar alınması gerekir (634 s. Kanun md. 45).   Her bir paydaş, eşyayı bir zarar tehlikesinden veya ...
DÜZEN, SADECE DÜZENİN ÇİĞNENMESİNE VERİLECEK CEZANIN YARATTIĞI KORKUYLA SAĞLANAMAZ
 Ülkemizin bağımsızlığını kazananlar, devletin nihai amacının yeteneklerini geliştirmeleri için halkı özgür kılmak ve ülkenin yönetiminde aklın ...
KENTSEL DÖNÜŞÜMDE SATIŞ SÜRECİ
 a.      Bu payın satış işlemlerini Bakanlık (Bakanlığa bağlı müdürlük) yürütecektir.   b.      ...
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ VE SAVUNMA DOKUNULMAZLIĞI
 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) göre, ifade özgürlüğü demokratik toplumun temelini oluşturan ana unsurlardan ve toplumun ilerlemesi ve bireyin ...
OSMAN BAHADIR: YEMİNİN TARİHTEKİ ROLÜ
Yemin etmek, kişinin doğruyu söylediğine ya da bir sözü yerine getireceğine dair bir kutsal değere atıfta bulunması veya onu şahit göstermesidir. Yemin ile kutsal ...
İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİN GERİYE VEYA İLERİYE ETKİLİ OLARAK BOZULMASI
 Yüklenicinin kendi kusuruyla işi teslim gününde bitirmeyerek direnime düşmesinin hukuki sonuçları hakkında Borçlar Kanunu`nda özel bir hüküm ...
İNŞAAT HUKUKU SORUNLARINDA SÖZLEŞME İLE SORUMLULUKTAN KURTULMA
Borçlunun ağır kusurundan sorumlu olmayacağına ilişkin önceden yapılan anlaşma kesin olarak hükümsüzdür. Borçlunun alacaklı ile hizmet ...
GÜNEŞ GÜRSELER: CMK DEĞİŞİKLİĞİ KAMUOYUNDAN NASIL KAÇIRILDI?
Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğü beş yıl ertelenen tutukluk süresine ilişkin 102 nci ve 252/2 nci maddelerinin 2011 yılı ile birlikte ...
ANAYASA DEĞİŞİKLİK ÖNERİSİ YARGI REFORMU SAYILABİLİR Mİ?
Konuyu açıklamadan önce, yargının gerçeklerine bakmakta yarar vardır: DANIŞTAY DAVA DAİRELERİNE, 2008 YILINDA, bir önceki yıldan devredilenle birlikte, ...